En Sıcak Konular

Nuh Gönültaş


Nuh Gönültaş
0 0 0000

Tayyip Bey de bilmiyor Devlet Bey de...



Meydanlar ısındı. Liderler birbirlerine meydanlardan çakıyorlar.
Klasik usul böyle. Birisi bir yerdeki mitinginde ötekine bir şey diyor, öteki de kendi mitinginde misliyle ve hatta daha ağır biçimde cevap veriyor.
Bu durum seçime kadar böyle sürecek.
Bu Kemal Kılıçdaroğlu biraz halim selim birisi. Öyle pek "ağır" laflar edemiyor. Bahçeli ve Erdoğan'ın kullandığı tabirlere biraz "Fransız" kalıyor, belki ondandır sessizliği. Ama o da dün ağzını bozdu Tayyip Bey'e neredeyse küfür edecekti.
Ama Devlet Bahçeli öyle mi ya?
Çok ağır konuşuyor konuştuğunda.
Hakarete vardırıyor işi.
Suratının aldığı şekil değişiyor konuşurken.
Yüz kasları geriliyor. Düşmanına hitap eder gibi bir şekil alıyor.
Sanırsın az sonra kılıcı muhatabının kellesine indirecek bir cellat gibi.
Tayyip Erdoğan da konuştuğu zaman "ağır" konuşabiliyor.
Devlet Bahçeli'ye söylediği "Ben eşref-i mahlukat olan insan ile dolaşıyorum, bozkurtlarla dolaşmıyorum" gerçekten ağırdı. Bu sözün çağrıştırdığı mana ile kim olursa olsun insanlara hitap edilmiyor genellikle.
Bahçeli de "ağır" hitap etmişti ama "Seni bin tane bozkurtla Kasımpaşa'ya kadar kovalarım" derken...
Ne demek bu şimdi?
Niye kovalıyorsun ki, nereden alıyorsun bu yetkiyi?
Allah aşkına siyasetin düzeyinin daha fazla düşmemesi gerekiyor.
Kullanılan terimler, seçilen kavramlar siyasette bu şekilde, ayaküstü, başkalarını karalayacak, başkalarını kötü sıfatlandırmaya yarayacak şekilde kullanılacak kavramlar değil.
Çok derin manaları olan ve Kur'an'da geçen tabirler bunlar.
Bakın bu "eşref-i mahluk" ve "esfel-i safilin" kavramları yanlış kullanılıyor.
Tayyip Bey de yanlış kullandı, Devlet Bey de...
Mesela eşref-i mahluk... Mahlukların en şereflisi anlamında.
Ama Tayyip Bey dedi ki, "Ben eşref-i mahluk insanla dolaşırım, bozkurtlarla değil."
Bozkurt ile hayvan çağrışımı yapılıyor gibi.
Eşref-i mahluk sözü bütün insanlar için geçerli. Bozkurtlar için de, AK Partililer için de, CHP'liler içinde ve diğer bütün insanlar için de, Yahudisi, Urumu, Çingenesi...
Bu söz belirli insanlar için "sen eşref-i mahluksun, sen değilsin" biçiminde kullanılamaz.
Eşref-i mahluk insaniyeti ifade eder.
Yani insanların sadece bir kısmı eşref-i mahluk değil. Bu sıfat bütün insanlığa Allah tarafından verilmiştir.
Herkes eşref-i mahluk da herkes buna uygun davranır mı o ayrı...
Bir siyasi parti lideri çevresindeki herkesi eşref-i mahluk diye sıfatlandırabilir mi?
Bence hayır?
İnsanın iyisi de var kötüsü de...
Bilemezsin yani.
Yine aynı şekilde Devlet Bahçeli'nin Tayyip Bey'in çevresindeki insanlar için kullandığı "esfel-i safilin" sözü de yanlış kullanıldı.
Esfel-i-safilin bir yer adı, insanlara verilen bir sıfat değil.
Kur'an'da geçer. "İnsanın düşebileceği en aşağı nokta anlamında, Cehennem'in en dibi" anlamında kullanılır.
İnsanlar esfel-i safilin olmaz Sayın Bahçeli, insanlar esfel-i safiline düşer!
Mesela sizin bozkurt dediğiniz insanlar içinde esfel-i safiline düşecek insanlar olabilir. Aynı şekilde alay-ı illiyin'e çıkabilecek insanlar da olabilir. Ama bütün bozkurtlar da, bütün AK Partililer de, bütün CHP'liler de eşref-i mahluk yani.
Elbette BDP'liler de öyle.
Alay-ı illiyin esfel-i safilinin zıddıdır.
İnsanoğlu yaptıkları ve yapmadıklarıyla sonunda bu ikisi arasında bir yere konumlanır.
En yükseğe de çıkabilir, en çukura da düşebilir.
Dediğim gibi bunlar derin manaları olan ve siyasette kullanılmayacak kadar yüce kavramlar.
Siyaset bu manaların ağırlığını kaldıramaz. Hem zaten yanlış da kullanıyorsunuz.
Bir de bu kavramlarla ilişkili "ahsen-i takvim" var. Onu da yanlış kullanırsanız buradan düzeltiriz.
Ama sizlere tavsiyem böyle kavramları siyasi nutuklarınızda kullanmayınız.

bugün



Bu yazı 1,700 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 8 Temmuz 2012 Delikli demir ile mertlik arasındaki ilişki...
    • 5 Temmuz 2012 İki arada bir derede ölüm!
    • 28 Haziran 2012 Dessas-ı ehli dünyanın hafiyeleri veya satılık kalemler...
    • 26 Haziran 2012 Kılavuzu NATO olanın...
    • 17 Haziran 2012 Davet ile davete icabet...
    • 5 Haziran 2012 AK Parti celladına gülümserken...
    • 31 Mayıs 2012 Kürtaj emanete ihanettir!
    • 13 Mayıs 2012 28 Şubat dalgaları ve hükümetin kıyıları...
    • 26 Nisan 2012 CHP'nin tarihi en yumuşak yeri...
    • 24 Nisan 2012 Vatana ihanetin yasal dayanağı olur mu?
    • 19 Nisan 2012 Peki, AK Parti iktidarı bin yıl sürecek mi?
    • 17 Nisan 2012 Çevik Bir nefreti, Tayyip Erdoğan sevgisi...
    • 14 Nisan 2012 Adaletin rövanşı...
    • 8 Nisan 2012 İçimizdeki darbeciler yüzünden...
    • 29 Mart 2012 Gazete kapatmak çağ dışı bir çözümdür...
    • 22 Mart 2012 Talimatla akreditasyon olur fakat demokrasi olmaz...
    • 13 Mart 2012 Liderlik cesareti...
    • 8 Mart 2012 Stratfor ve WikiLeaks gazeteciliği!
    • 1 Mart 2012 Bu ülkede 28 Şubatlar bitmez!
    • 26 Şubat 2012 15 yıl sonra yeniden ''şubat soğuğu!''

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,064 µs