0 0 0000

CHP ve MHP artık tek partidir

Gazeteler "CHP merkez-sağ isimleri tercih etti" diyor. Aynı gazetelere göre, MHP de aynı tercihi yapmış; bunu vurgulayan isimler haberlerde tek tek yer alıyor.

Biri 'sol' diğeri 'sağ' yelpazede iki parti artık 'mevta' olmuş ANAP ve DYP gibi partilerin kadrolarından devşirdikleri adaylarla seçmenlerinin karşısına çıkacaklar 12 Haziran'da...

CHP ve MHP seçmeni partilerine oy verecek, ama geçmişin ANAP ve DYP kadrolarını Meclis'e taşımış olacak... 'Ergenekon' davasının bazı sanıklarıyla birlikte...

Seçmen listelerinin hazırlanış yöntemi böyle sürprizlere açık olmamızı gerektiriyor. Başında bulundukları partiyi Meclis'te temsil edecek kadroları oluşturan, sonuçta o partilerin liderleri; her partinin aday listesi "Liderin zihninde nasıl bir parti var?" sorusunun cevabını vermeye yaradığı gibi, önümüzdeki dört yılda yaşanacaklar için de ipuçları sağlıyor.

Merkez-sağ isimlerle takviyeli CHP ve MHP listeleri önümüzdeki dört yılın 'Yeni Türkiye' ile 'Eski Türkiye' kavgasına sahne olacağını gösteriyor. Ak Parti'nin sekiz yıl boyunca izlediği dünyaya açık ekonomi uygulamaları, tarihiyle barışmayı önceleyen açılım politikaları ve sorunları çözmekten yana dış politik tercihleri yerine, dayanışmacı kapalı ekonomi uygulamaları, sorunlara güvenlik öncelikli yaklaşım ve sınırlarının ötesiyle ilgilenmeyen dış politika anlayışını geri getirme kavgasına...

Böyle bir sonuca varmamın sebebi, CHP ve MHP'nin 'merkez-sağ' bilinen isimleri listelerine alması değil yalnızca; 'merkez-sağ' insan kaynakları deposundan özellikle 'Eski Türkiye' ile birebir özdeşleşmeyi getiren isimleri tercih etmesi daha önemli... Biraz yakından bakıldığında, CHP'ye de MHP'ye de kendi çizgilerine aykırı aday isimlerini telkin edenin kimliği rahatlıkla anlaşılabiliyor: Süleyman Demirel...

Türkiye'nin siyasi hayatı üzerinde yarım asırdır etkili olan Süleyman Demirel kendi has kadrolarını Meclis'e sokmanın yolunu böyle bulmuşa benziyor.

Son iki genel seçimde, CHP ve MHP, sandığa giderken seçmenlerini parti tercihinde muhayyer bırakmışlardı; CHP'nin güçlü olduğu yerlerde MHP'lilerin, MHP'nin güçlü olduğu yerlerde de CHP'lilerin güçlü olan diğer partiye oy verebileceği bir esneklik yaşandı. İki parti tabanları arasında geçişliliği savunan politikacılar, medyada, desteği hiç umulmayan bir isimden, İlhan Selçuk'tan, almışlardı.

Kısmen başarılı oldu proje; iki parti de Meclis'te temsil şansı yakaladı, ama ortak cephe kurmayı mümkün kılacak sayısal etkinliğe ulaşılamadı.

Şimdi aynı sonuç farklı bir yöntemle alınmak isteniyor: CHP ve MHP geçmişin 'merkez-sağ' partilerinin en devletçi ve tutucu unsurlarını listelerine alarak, Meclis içerisinde ortak mücadelenin zeminini oluşturma niyetini açığa vurmuş oldu. CHP ile MHP tek bir parti gibi hareket imkânı sağlayacak geçişliliği yeni oluşacak Meclis'in kadrolarında bulabilecek...

Yine de bir sorun var: İki partinin yöneticileri 'eskiye dönüş' mücadelelerinde kendileri açısından 'akıllı' bir tercihte bulunmuş olabilir, ama iki partinin seçmen tabanı partilerini başkalaştıran bu dönüşümü kolayca hazmedebilecek mi bakalım?

zaman

Bu yazı 1,347 defa okundu.