En Sıcak Konular

Ergun Babahan


Ergun Babahan
0 0 0000

Derin TÜSİAD, TÜSİAD’a karşı



Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, Ergenekon soruşturmasını başlattığında SABAH’ta ‘Devlet, Derin Devlete karşı’ manşetini atmıştık.

Anayasa taslağı çalışması nedeniyle TÜSİAD’da başlayan tartışma bana bu başlığı anımsattı.

TÜSİAD’da olan tam da bu, derin dernek, derneğe karşı.

TÜSİAD’da bütün patronlar eşit ama bazıları daha eşit.

Rahmetli Bülent Tanör’ün raporundan sonra anayasa çalışmasının başına gelenler bunu açık göstergesi.

TÜSİAD’ın ‘çekirdek’ bir yapısı vardır, 5-6 aile temsil eder bu yapıyı.

Başkanın kim olacağına, yönetim kurulunda kimlerin yeralacağına bu çekirdek karar verir.

Bu çekirdek kadro, statükocu, laikçi, askerci bir kadrodur.

Kopkoyu kırmızı çizgileri vardır ve seçilmesine karar verdikleri yönetim bu çizginin dışına çıkması halinde devreye girer.

Seçilmiş hükümetlerle eski Milli Güvenlik Kurulu ve Genelkurmay ilişkisi benzeri bir yapıdır bu. Kıbrıs’tan Avrupa Birliği’ne uzanan bir yelpazede seçilmişler askerin çizgisi dışına çıkınca bu kurullar devreye girer, gazete manşetlerinden hükümete ayar verirdi. TÜSİAD’da bu devam ediyor.

Askerle yakın temas içinde olan, geçmişte onlarla hükümet devirip hükümet kurma çalışmaları yapan ‘Derin TÜSİAD’ anayasa taslağından rahatsız oldu ve TÜSİAD’a geri adım attırdı.

TÜSİAD bir kez daha kendi hazırladığı bir çalışmayı reddetmek durumunda kaldı.

Bundan sonraki rapor ve çalışmalarında, ‘Bu rapor, kitap veya çalışma TÜSİAD’ın görüşünü temsil etmez, TÜSİAD’ı bağlamaz, aslında TÜSİAD’ın görüşü yoktur’ notunu baştan düşerse, hiç sıkıntı yaşamaz.

Sonuç TÜSİAD’ın saygınlık ve güven kaybı oldu açıkçası.

 

Boyner’in farkı

Cem Boyner, Beymen markasının yöneticisi.

İşi, bireyin memnuniyeti üzerine kurulu.

Ayrıca bu iş onun Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkelerin ünlü markalarının patronlarıyla biraraya gelmesini öngörüyor.

Muhabbeti, kültüründe bu fikir alışverişinin de payı büyük.
Beymen, marka olarak seçme hakkına dayanıyor ve müşterisine en iyiyi seçme fırsatı verdiğine inanıyor, en azından bu amaçla rekabet ediyor.

Kültürü, eğitimi, işi ve ilişkileri açısından rekabetçi, özgürlükçü.

O yüzden TÜSİAD içinde farklı bir çizgiyi temsil ediyor.

Bununla kalmıyor, kimilerine aykırı gelen fikirleri savunarak elini taşın altına koymaktan çekinmiyor.

Demokratik mücadele, eşitçilik, özgürlükçülük dosyası bunun örnekleriyle dolu.

Boyner, o yüzden önemli ve değerli.

O yüzden Devlet Bahçeli 28 Şubat günlerini hatırlayıp boykot çağrıları yapıyor..
 

Orhan Pamuk ve özgürlükçüler!

Darbe günlüklerini yayınlayan Nokta Dergisi basıldığında görmezden geldiler.

O zaman düşünce özgürlüğü, basın özgürlüğü söz konusu değildi. Çünkü askerin kirli çamaşırlarını ortaya döken bir yayıncılık vardı.

Bizimkilerin özgürlükçülüğü garnizon kapısında sona erer.

Şimdi de Yargıtay’ın Genel Kurulu’nun Orhan Pamuk hakkında verdikleri kararı görmezden geliyorlar. Çünkü utanç verici bir karar, Türkiye’yi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde mahkum ettirecek bir karar, tamamen siyasi bir karar.
Yargıyı, Ergenekon sanıklarıyla aynı noktada buluşturan bir karar bu aynı zamanda.

Oral Çalışlar’ın dünkü yazısında vurguladığı gibi, düşünce ve ifade özgürlüğü üzerinde ciddi tehdit oluşturan bir karar aynı zamanda.

Ama o dert edilmez.

Devleti ve suçlarını örtmeye yarıyor ya, o yeter.

Derin Devlet’in utangaç işbirlikçisi bunlar.
 

Prof’lar ve idam

1960 Darbesi’ni gerçekleştiren kadro, devrik Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı da asmayı kafaya koymuştu.

Ama önlerinde bir engel vardı, Bayar’ın yaşı.

İstanbul Üniversitesi’nin anlı şanlı hukuk profesörleri devreye girdi ve geçmişe yönelik bir yasa hazırlanabileceği teklifini ortaya attı.

Sonunda sağduyu hakim oldu ve bu yola gidilmedi.

Yani, bu İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin idama tavır konusunda sabıka dosyası parlak değildir.

Siz o yüzden adının önünde profesör yazan her hukukçuyu ciddiye almayın.

star



Bu yazı 1,372 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 6 Mayıs 2012 Adalet talebinden tahrik olan bir ordu! Astsubaylar direnin
    • 4 Nisan 2012 Benim darbecim insanlık suçu işlemez
    • 24 Mart 2012 Ergenekon ve psikolojik savaş
    • 14 Mart 2012 Kürt meselesinde tarihi uyarı
    • 7 Mart 2012 Türkiye, AB için neden önemli!
    • 4 Mart 2012 Medya nasıl kurtulur?
    • 3 Mart 2012 Medya eliyle hükümet devirmek de darbedir!
    • 19 Şubat 2012 Sayın Başbakan 3’üncü dönemler hep zor geçer!
    • 15 Şubat 2012 Washington’ın Türkiye’ye bakışı
    • 14 Şubat 2012 Gazetecinin suç işleme özgürlüğü
    • 7 Şubat 2012 Tencere dibin kara
    • 5 Şubat 2012 Sadece ordu yetmez devleti sıfırdan kurmalı
    • 22 Ocak 2012 Barlas, Özkök’ü neden uyarmıştı!
    • 3 Ocak 2012 Bu facia AK Parti için çok ciddi alarm
    • 13 Aralık 2011 Siyaset ve sadakat
    • 11 Aralık 2011 Bu iddianamede ciddi şike var!
    • 6 Aralık 2011 İşte kahramanınız Kozinoğlu!
    • 22 Kasım 2011 CHP, Dersim ve Ermeni kırımı!
    • 19 Kasım 2011 Atatürk milliyetçiliği ‘Ne Mutlu Türküm’ demektir
    • 15 Kasım 2011 Ulusalcılara bir iyi bir de kötü haber

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,062 µs