Şivan Perver, Kürt kimliğiyle öne çıkan, ama Türklerin de severek dinlediği önemli bir sanatçıdır. 1976 yılında Avrupa'ya gitmek zorunda kalan ve halen Almanya'da yaşayan Kürt sanatçı bugüne kadar sadece eserleriyle değil, Kürt meselesine yönelik söylemleriyle de gündem oluşturdu. Perver kimi zaman hükümetin Açılım çalışmalarını olumlu bulduğunu söyledi, kimi zaman ise sert eleştiriler yöneltti. Kürtler üzerinde ciddi bir etkisi olan Perver, son günlerde tehdit ve baskı altında... Ama bu kez baskı kaçmasına sebep olan zihniyetten değil, yıllardır kendisinden istifade eden ve Kürt hareketinin sembolü haline getirenlerden geliyor.
Perver, geçen hafta Bülent Arınç'la görüştü, Açılım politikasını cesaretlendirecek sözler sarfetti, ülkesine yönelik özlemlerini dile getirdi. 35 yıldır vatanından uzakta yaşayan bir sanat insanının ülkesini özlemle anması, geri dönmek istemesi son derece anlamlıdır ve anlaşılabilir bir durumdur.
Onlarca yıllık mağduriyeti tescillenen sanatçı, bu söylemleri sebebiyle PKK'nın baş hedefi haline getirildi. Şimdi Perver'e tehditler yağıyor, hakaretler ediliyor, acımasız bir mahalle baskısı yapılıyor...
Perver, geçenlerde sadece hükümete ve Türklere kırgın olmadığını, Kürtlere de kırgın olduğunu söyledi, BDP'nin ağalık siyaseti takip ettiğinden yakındı.
PKK'ya yakın olan gazete ve internet siteleri Perver'e karşı acımasız ve insafsız bir kampanya başlattılar, sanatçıyı 'hain' ilan ettiler. Bir yazar "Şivan, Kürtler için artık yaşayan bir ölü mü?" başlıklı yazısında Perver'in kabahatini şöyle özetledi: "Yeri gelince sosyalist, Mao ve Lenin üzerine şarkılar yazıp söyleyen, zamanı gelince liberalizme yönelerek Barzanici kesilen Perwer, şimdi ise yeni bıyıklı imajı ile 'prestijli' ve paralı bir senfonik konser ayarlamak ve Türkiye'ye gelmenin yoluna açmak için her zamanki gibi 'Ben halk sanatçısıyım' safsatasına sığınıyor. Ve bu 'Halk Sanatçısı' sıfatıyla iktidarla işbirliğine gidiyor."
Perver artan saldırılar üzerine en sonunda dayanamadı ve Youtube'da "İftiracılara cevabımdır" şeklinde bir açıklama yaptı: "Sesimizi çıkartmadıkça bunların saldırıları artıyor. Onları uyarıyorum: Yaptıklarınız büyük ayıptır. Kimseyi hain ilan etmeye hakkınız yok. Eğer bir ihanetten söz edilecekse, asıl hainler sizlersiniz."
Perver PKK'nın zihniyetini 'Baskı altında tut, ez, korkut ve yıldır, iftira at ve kirlet, irade ve ruhunu teslim al, köleleştir ve kullan" şeklinde özetledi.
Perver, hayatı boyunca hiçbir baskıya boyun eğmediğini, PKK'nın da baskısına eyvallah etmeyeceğini cesur bir şekilde şöyle dile getirdi: "Ben doğru bildiklerimden vazgeçmem. İnsanların kendi düşünce hakkına dahi tahammülleri olmayan bu zihniyet yıllarca yurtsever Kürt şahsiyetleri ve hareketlerine karşı sayısız suçlar işlemelerine karşın bir tek gün halkımızdan özür dilemediler. İyi niyetli sabrımızdan cesaret alıp saldırılarını gün be gün daha da artırdılar."
İnsanları pozisyonlarına göre yargılamak, suçlamak, eleştirmek doğru değildir. Perver, hükümeti eleştirdiğinde iyi adam, hükümeti övdüğünde kötü adam ilan edilecekse hakkaniyetle bağdaşmayan bir durum vardır. 'Benim adamımsan iyisin, bana yar olmazsan seni kimseye yar etmem' anlayışı çok kötüdür, acımasızdır. Sanatçılar bir örgüte, bir partiye angaje olduklarında değil, toplumun her kesimiyle konuşabildikleri, her kesime empati yapabildikleri oranda daha fazla anlam kazanırlar. Bir sanatçının masum haykırışlarını ihanet olarak damgalamak, ancak eli kanlı bir terör örgütünün işi olabilir.
PKK'nın Perver'i tehdit etmesi ve baskı altına alması kesinlikle kabul edilemez. Bu insanlıkdışı mahalle baskısını oluşturmaya çalışan kalemler, acınacak bir hale düşüyorlar. Perver'in Türkiye'ye dönüşü ana sütü gibi kendisine helaldir ve çözüm süreçlerine yönelik katkıda bulunmasını kimse engellememelidir.
Kürtlerin de Türklerin de sevdiği bir Kürt sanatçısını tehdit etmek, ona zarar vermeye çalışmak, yapılabilecek yanlışların en büyüğü olur...
yenişafak
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle