İki iktisat var. Bir: Millî sınır içindeki iktisat. Dahilî iktisat. İki: Dış dûnya ile ilişki olan iktisat. İlk iktisat, bölüşüm, üretim, istikrar, istihdam ile ilgili. İkinci olan, dış dûnya ile sermaye ve ticaret ilişkisini içerir.
Türk iktisadı, 1839’dan beri dış dûnya ile ilişkilidir. 1939 ile birlikte, Türkler dış dûnyadan mal ve sermaye aldı. Mali sonuç, devletin borçlandırılmasıdır. Osmanlı, mali olarak iflas ettirildi. Osmanlı’nın yıkılması, borçların silinmesi sonucunu oluşturmadı. Borçlar, mutlaka ödettirilir. Prensip olarak, pratikte.
Sorun I: Devlet borç krizi ile birden çok batar mı?
Önerme I: Devlet bir kez batar. Ele geçirilen devlet yükselmiş olan değildir.
Çağ, değiştirildi. Teknolojik dönüşüm ve sermaye birikimi, iki etkin fail oluyor. Değiştirilme, 15.yüzyılda başlatıldı, devam ediyor. Hareket, kapitalizmin ortadan kalkmasına kadar devam ettirilir.
İyi iktisatçı, görebilen, gördüğünü kavrayan, kavradığını anlatan, anlattığını doğru anlatan bir tür sanatçıdır.
Teknolojik dönüşüm ve sermaye birikimi, millet ve devlet kavramlarının varoluşlarına dayalı çalışmaz, çalışması gerekmiyor. Kapitalizm yalnızca belirli millet/devlet(lerin) karşısında değildir, kapitalizm, millet/ devlet kavramının karşısındadır. Kapitalizmin işlediği alanda millet/devlet, tam da bu nedenle kaybeder.
Kapitalist sistemin seçkinleri devleti borçlandırır, borç tutarını millet öder. Türk devleti, iki kez borçlandırıldı. İlki, 19.yüzyılın ikinci yarısı. İkincisi, 20.yüzyılın sonu ilâ 21.yüzyılın başı.
Dış dûnya iktisadının belirleyicisi, dışardakilerdir. Ticaret anlaşması, faiz haddi, borç anlaşması şartları ve başka şeyleri dışardakinin iradesi ile oluşturulur.
Sorun II: Dahilî iktisat alanında olanlar dış dûnyadan bağımsız değildir.
Önerme II: Minimum ihtiyaçları karşılanmayanların siyasal olması imkânsızdır.
Dışa açık küçük bir ekonominin bağımsız olması teknik olarak imkânsızdır. Şu: Küçük ekonomi dışa açıldığında ihracat yapmaktan çok ithalat yapar. Net ihracat değerinin negatif işaretli olması devletin borçlandırılması ile sonuçlanır.
Üretim, bölüşüm, meselelerinin rıza ile çözülmediği bir alanda yaşayanların kendilerini hür hissetmeleri, onların hür olmaları ve hürriyetin gücünden etkin olarak yararlanmaları mümkün değildir.
Yeni çağ, önceki olandan daha belirlenmiş, katı ve baskıcı. Piyasaya bağlı hiçbir kimse hür değil.
Piyasanın dahili ya da harici olmasının bir önemi yok. Piyasa, piyasadır.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle