En Sıcak Konular

Emre Aköz


Emre Aköz
0 0 0000

Olup biteni anlamak için köşeli bir model



Nasıl oluyor da Türkiye'de Sol, Kemalizm'in oyuncağı oluyor? Aralarında bazı uzlaşmaz çelişkiler olan bu iki ideoloji, hangi noktada ittifak kurabiliyor?
Tabii yukarıdaki ilk cümleyi de açmak gerekir: Neden oyuncak olan Sol da, tersi değil? Niye Sol, Kemalizm'i maşası haline getiremiyor?
Burada kastedilen Sol, elbette CHP'nin "gibi yapan" solu değil. CHP zaten Kemalizm'in partisi... Sol deyince sosyalizm eğilimli solu kastediyoruz.
Önce şuna cevap verelim: Sol ile Kemalizm arasındaki uzlaşmaz nokta nedir?


***

Bu sorunun cevabı zor değil: Sol'un temel derdi Kapitalizm iledir. Kapitalist ekonomi yerine, sosyalist bir ekonomi kurmak ister.
Kemalizm ise kapitalizme karşı değildir. Tam tersine, gerek İttihatçılar, gerek Kemalistler, Türkiye'de girişimci bir sınıf yetiştirmek için epey çaba harcamıştır.
Kemalizm'in kapitalizm karşısındaki korkusu, gelişen girişimci sınıfın, kendi elindeki devlet iktidarına talip olmasıdır.
Kemalizm'in tipik siması generaldir. Yani askeri bürokrat... Kapitalizmin tipik siması ise sermayedardır.
Bürokrat, sermayedarın devlete hâkim olmasını istemez: "Para kazan, yatırım yap, keyfince yaşa, hatta ekonomiyi yönet, ülkeyi kalkındır ama benim iktidarıma dokunma" der.
Sermayedar da kendisine para kazandırdığı sürece ülkenin son kertede Bürokrat tarafından yönetilmesine sesini çıkarmaz.

***

Bu denklemde Sol nerede?
Solun amacı, devlet iktidarını ele geçirerek, sosyalizmi yukarıdan aşağıya inşa etmektir. Teorisi budur.
Yani Sol da, Kemalizm gibi devletçidir.
İşte tam bu noktada Kemalist ile Sosyalistin aynı kafada olduğunu görürüz.
Ancak Bürokrat için devlet iktidarı nihai amaçtır. Sol ise o iktidarı önceleri bir araç olarak kullanacaktır.
"Önceleri" diyorum çünkü pratikte Sol, devlet iktidarını ele geçirdikten sonra bürokratlaşır.
Böylece nihai amaç olan sosyalizm ve komünizm unutulur, devletçilik ile yetinilir.
Tarihsel olarak zaten devlete hâkim olan Kemalist, koltuğunu elinden almaya kalkışan "Yeni Burjuva"ya karşı, Sosyalisti kullanır.
"Yeni Burjuva" diyorum, çünkü Kemalist, kendi eliyle büyüttüğü "Eski Burjuva" ya hâkimdir.
Hem devlet olanaklarını ona akıttığı, hem de "Yeni Burjuva"ya karşı ortaklaşa mücadele ettikleri için ittifak halindedirler...

***

Bu model, "Eğitim parasız olmalı" diyen Sosyalist öğrenciyi anlatır...
Bürokrasinin siyasetteki uzantısı olan CHP'nin niye o öğrenciyi desteklediğini de anlatır...
Ayrıca, "parasız eğitim" sloganı karşısında tüylerinin diken diken olması gerekirken, "Eski Burjuva"nın (yani Rahmi Koçların, Ümit Boynerlerin, Aydın Doğanların), tam tersi bir davranışla, Sosyaliste niye arka çıktığını da anlatır...
Sol içinde elbette Sosyalistlik mesleğini hakkıyla yapmaya çalışanlar vardır...
Onlar modeli kavramış olup, siyaseten bunun dışına çıkmak isteyenlerdir aynı zamanda...
Ancak Sol içinde azınlığı oluştururlar.
Çünkü ekonomiyi dönüştürmek için devlet iktidarına ihtiyaç duyan Sol, "kimlik" bahsinde de ister istemez Kemalist ile ittifak kuracaktır.
Çünkü Kemalist'in, kendi iktidarını korurken kullandığı en önemli araçlardan biri laikçiliktir.
Laikçilik, Türkiye'nin toplumsal yapısı gereği, Sünni olmayanları yanına davet eder.
Böylece kimlik çekişmesinde, Alevilerin desteklediği Sol, Kemalizm ile ittifak kurar.

***

Bu model, siyasetteki hepsini değilse de, birçok önemli olayı anlatır.
Örneğin sahibi bir kapitalist ağa olmasına rağmen, Aydın Doğan medyasının, Sosyalist öğrenciyi, niye sempatik ve yerden göğe kadar haklı gösterdiğini açıklar.
Aynı şekilde, bazı Sosyalistlerin, niye "Yeni Burjuva"nın medyasında değil de, AD medyasında yazmaya ve konuşmaya böylesine teşne olduklarını da açıklar.
Peki, sizin bir modeliniz var mı?

sabah



Bu yazı 1,182 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 23 Ağustos 2012 Yeni Anteplere dikkat!
    • 28 Haziran 2012 Suriye aynı zamanda Rusya'dır!
    • 21 Haziran 2012 Bunlar bizi kandırıyor
    • 23 Mayıs 2012 Tek emperyalist ABD mi?
    • 15 Mayıs 2012 Silivri izlenimleri (1)
    • 10 Mayıs 2012 Başkanlık sistemi: Valiyi halk mı seçecek?
    • 6 Mayıs 2012 Aşk olmadan meşk olur mu?
    • 3 Mayıs 2012 Çelişik mesajlar kafa karıştırıyor
    • 27 Nisan 2012 27 Nisan'ın da hesabı sorulacak mı?
    • 24 Nisan 2012 Stalinci olmak suç mu, değil mi?
    • 3 Nisan 2012 PKK'nın vesayet aracı KCK
    • 16 Mart 2012 Aleviler neden Sivas'ı 'yaptıranları' görmek istemez?
    • 9 Mart 2012 Hani kadınları eve kapatacaklardı?
    • 22 Şubat 2012 Seçilmişler, atanmışların kulu değil... Ya seçenler?
    • 16 Şubat 2012 Krizler bitmeyecek
    • 14 Şubat 2012 O ajanlara bir de böyle bakın
    • 10 Şubat 2012 2014 kavgası
    • 8 Şubat 2012 Kemalistler ve İsrail lobisi
    • 5 Şubat 2012 Müsamere kardeşliği
    • 25 Ocak 2012 Kemalistlerin baba kompleksi

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,951 µs