En Sıcak Konular

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta



Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
0 0 0000

Tanrım sen dev ilaç firmalarını koru



İlaç firmalarını hileli uygulamalardan caydırmadığı için tenkit edilen Amerikan hükümeti daha radikal tedbirler almaya yöneliyor.

Bir konferansta konuşan Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) Başkan Yardımcılarından Eric Blumberg, endikasyon dışı ilaç tanıtımı yapan ilaç şirketlerinin yöneticilerinin de ceza mahkemelerinde yargılanıp ceza alabileceklerini söylüyor ve devam ediyor:

“Sadece ağır para cezaları ile bu işi halledemeyeceğimiz artık belli oldu. Hükümet, şirkette her düzeydeki kişilerin de ceza mahkemelerinde yargılanmaları için daha kararlı olmadığı takdirde endikasyon dışı ilaç tanıtımının önüne geçmede gelişme kaydetmemiz mümkün olmayacaktır. “

Endikasyon dışı ilaç tanıtımı nedir?

Off the label veya endikasyon dışı ilaç tanıtımı ilaç firmalarının çok sık başvurdukları bir yöntem. Bu, FDA tarafından belirli bir hastalık için onaylanan ilacın başka hastalıklar için de kullanılmasını özendirmek demek. Birçok ilaç onay alınmayan endikasyonlar için kullanılıyor olsa da, bir ilacın prospektüsünde belirtilmeyen hastalıklarda kullanımı için tanıtım ve pazarlama faaliyetleri yürütmek kesinlikle yasak.

Endikasyon dışı tanıtım özellikle seyrek rastlanan bir hastalık için onay alan ilacı çok daha sık görülen hastalıklar için de kullanılmasını hedef alıyor.

Dünyanın en büyük ilaç üreticisi olan Pfizer’ in, FDA tarafından onaylanmayan endikasyonlar için ilaç tanıtımı yaptığı için çok ağır para cezalarına çarptırıldığını biliyoruz. Mesela, valdecoxib etken maddeli anti-romatizmal ilaç Bextra’ nın endikasyon dışı promosyonu sebebiyle 2.3 milyar dolar ve gabapentinin etken maddeli Neurontin için de 423 milyon dolar ödemek zorunda kalmıştı.

Epilepsi ilacı baş ağrısı ilacı olursa

Epilepsi tedavisi için onay alan Neurontin isimli ilacın kanunsuz promosyonlarla baş ağrısı, migren, bipolar bozukluk, sinirsel ağrılar başta olmak üzere en az bir düzine hastalık için de reçete edilmesini sağlanmıştı. Böylece, çok sınırlı kullanım alanı olabilecek bir epilepsi ilacı sanki dünyada epilepsisi olmayan insan kalmamışçasına leblebi gibi satılmaya başlamıştı. Neurontin, kısa zamanda blockbuster yani hâsılat rekorları kıran bir ilaç olup çıkmış ve 2003 yılında en çok satılan ilk 50 ilaç arasına girmişti. Sadece Amerika’ daki yıllık satış rakamları 2 milyar doları geçmişti. Bu arada, satışların yüzde 90’ ının ruhsat dışı hastalıklar için gerçekleştiğini tahmin etmişsinizdir sanırım.


Dev ilaç firmalarını batırmak mümkün ama…

CNN tarafından yayınlanan bir araştırma raporuna göre hükümet Pfizer’ in batmasına yol açabilecek daha büyük para cezaları verebilecekken bunu yapmadı çünkü Pfizer batırılamayacak kadar büyük bir şirketti!

Hükümet sadece Pfizer’ in bir alt kuruluşu olan ve ilaç satmayan Pharmacia & Upjohn için kanuni takibatta bulunmaya karar verdi. Çünkü ceza Pfizer’ e kesilmiş olsaydı bu firmayı temelden sarsabilecek ve hatta batırabilecekti.

Pfizer değil de onun bir şirketi dava edildiği için Pfizer hükümet tarafından kurulan en büyük iki sigorta şirketi olan Medicare (yaşlılar için sağlık sigortası) ve Medicaid (yoksullar için sağlık sigortası) ile iş yapmaya devam edebiliyor. Dolandırıcılık suçu işleyen ilaç üreticilerinin Medicaid ve Medicare ile çalışmaları mümkün olmuyor. Bu, bizde firmaların ilacın yüzde 90’ ını ödeyen sosyal güvenlik kurumlarına ilaç satamaması gibi bir şey.

Davada görevli savcı Mike Loucks CNN’ e yaptığı bir açıklamada ana firmanın değil de onun şirketlerinden birinin cezalandırılmasını savunuyor ve diyor ki ‘Şayet Pfizer’ i cezalandırmış olsaydık Medicare ve Medicaid’ e ilaç satamayacaklardı ve bunun sonucu da bu işte hiçbir suçu olmayan pek çok firma çalışanı zarar göreceklerdi.’

Firma ne diyor?

Pfizer’ in sözcülerinden Ray Kerins kendilerini şu sözlerle savunuyor:

“Pfizer’ in Bextra olayında sorumluluktan kaçtığı söylenemez. Şirket 2.3 milyar dolar ödedi ve bundan sonraki uygulamalarında kanunlara uymak dışında hastaların, doktorların ve diğerlerinin bekledikleri güven ve bütünlük standartlarını yerine getirmeye de söz verdi. Kurumsal bütünlük Pfizer için mutlak önceliktir. Halkın şirkete güvenini artırmak için gerekli her türlü girişimi de yapacağız.

Gelelim neticeye

Bu cezalar firmaların çok da umurunda değil, çünkü USA’ da Adalet Bakanlığı tarihinde sağlıktaki en büyük dolandırıcılığı kapatmak için ödenen 2.3 milyar dolar Pfizer’ in 3 haftalık ilaç satışından daha düşük bir rakam. Bu para onlar için leblebi-çekirdek parası gibi bir şey.

Endikasyon dışı ilaç promosyonu, USA’ da ilaç üreticilerinin çoğu tarafından uygulanan, halka ve hükümete milyarlarca dolara mal olan bir suç. Dünyanın en büyük 10 ilaç üreticisinden 6’ sının bu suçtan dava edildikleri veya cezalandırıldıkları biliniyor ama bu suçu işleyen firmaları batırmak da mümkün olmuyor: Bunlar, hem tıpkı bankalar gibi batırılamayacak kadar büyükler ve hem de bunların ilaçlarını kullanan hastaların bundan büyük zarar görmelerinden endişe ediliyor.

Pfizer’ e ceza vereceğiz diye mesela sadece Viagra’ nın piyasaya verilemediğini ve dünyanın nasıl sarsılacağını düşünün, yeter. Tanrım sen dev ilaç firmalarını koru!

KAYNAK

  1. http://www.bmj.com/content/341/bmj.c5808.full

  2. http://www.bmj.com/content/341/bmj.c5095



Bu yazı 1,421 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 31 Ekim 2014 Günde 3 bardak süt kemik kırığı ve ölüm riskini artırıyor
    • 14 Mayıs 2013 Akademik sahtekârlık geleneğinin kime ne zararı var
    • 11 Aralık 2012 Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
    • 9 Ekim 2012 Bir Türk tıp alanında Nobel alabilir mi?
    • 3 Ekim 2012 Burun damlaları ile aldatılıyor muyuz?
    • 2 Ekim 2012 Kimi kime şikâyet edelim?
    • 1 Ekim 2012 Türkiye'de mamografi taramaları rezaleti
    • 16 Eylül 2012 Mamografi taramalarına karşıyım
    • 10 Eylül 2012 Modern tıbbın son numarası: Aşırı teşhis
    • 8 Eylül 2012 Mamografi kanser riskini arttırıyor
    • 7 Eylül 2012 Benzer ilaç nedir?
    • 28 Ağustos 2012 Meme taraması saç taramaya benzemez
    • 14 Ağustos 2012 Antibakteriyel ürünlerdeki büyük tehlike
    • 6 Ağustos 2012 Sağlıklı suda hiçbir mikrop olmamalıdır
    • 30 Temmuz 2012 Enerji içecekleri yasaklanmalıdır
    • 23 Temmuz 2012 Damacana mı musluk suyu mu?
    • 10 Temmuz 2012 İlaç tanıtımında bundan iyisi Şam'da kayısı
    • 23 Haziran 2012 Bir sağlık haberi skandalı
    • 13 Haziran 2012 Ot-Çöp tüccarlarından alacağımız dersler de var
    • 17 Nisan 2012 Sönmez gene döndü

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,814 µs