En Sıcak Konular

Engin Ardıç


Engin Ardıç
0 0 0000

Halkın anlayacağı şekilde anlatalım



Çok kişi Anayasa'da neyin değişeceğini bilmiyor. Muhalefet meseleyi ayağa düşürüp "hani benim Receb'im, Receb'im, sana hayır vereceğim, almazsan karakola gideceğim" gibi bir mahalle karısı basitliğine getirip bağladığı için, çok kişi hayır verecek ve sonra da Trabzonspor'a yenilmiş Fenerbahçe düzeyinde üzülecek...
Çok kişi de evet oyu verecek ve "geçirdik geçirdik" zihniyetiyle sevinecek...
"On binler hayır dedi" şeklinde şişiniyorlar. Böyle yazıyorlar.
Milyonlar da ne diyecek, görelim bakalım.
Bu arada neler olacak?
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun "yapısı" değişecek.
Bunun "sokaktaki adam" için hiçbir anlamı da önemi de yok gibi görünüyor.
"Anayasa maaşıma zam getirir mi" ya da "toptan ve perakende kayısı fiyatlarını etkiler mi" düzeyinde dolaşanlara gel de anlat bunu...
Olur. Gelelim ve anlatalım.
Bugüne kadar, HSYK kısaltmasıyla tanınan bu kurul, "al gülüm ver gülüm" yaklaşımıyla seçiliyordu...
Ya da "tut beni tutayım seni" anlayışıyla...
Yargıtay ve Danıştay üyeleri HSYK üyelerini seçiyorlar, HSYK üyeleri de Yargıtay ve Danıştay üyelerini seçiyorlardı.
"Kapalı devre turnike"... Kendi aralarında iş bitiriyorlardı.
Eğer evet derseniz, HSYK'nın üye sayısı arttırılacak, bazılarını gene Yargıtay ve Danıştay seçecek ama esas olarak illerde görev yapan hâkimler ve savcılar, bir ölçüde de cumhurbaşkanı söz sahibi olacak seçimde.
Yani, "zümre hâkimiyeti" bitiyor. "Yüksek yargının" birbirini kayırma çemberi kırılıyor, yargının asıl "emekçilerine" de söz hakkı veriliyor. Yargının "tümü" temsil ediliyor. Buna üniversitelerin hukuk hocaları ve avukatlar da dahil olacaklar, onlar da söz sahibi olacaklar. ("Söz sahibi olmak istemem" diyen hayırcı avukatın aklından fikrinden şüphe edilir.)
Bir de cumhurbaşkanı tabii...
Bunu sakıncalı buluyor muhalefet ve amigo medyası...
Niçin?
Çünkü şimdilik "Abdullah" seçecek o kurula dört üyeyi.
Allah korusun, sonra CHP'li olmayan birilerini seçiverir... Memleket elden gider...
Cumhurbaşkanı, yani devletin en üst makamı, orduların başkomutanı...
Olur mu efendim? O makamda "bizim adamımız" oturursa iyidir, başkası oturursa kötüdür!
Şöyle memur emeklisi bir cumhurbaşkanı olacaktı ki, memleket kurtulacaktı. Emekli büyükelçi, paşa falan...
"Halk adamı" bize uymaz, halk dediğin cahildir.
Hele "dindar" cumhurbaşkanı hiç uymaz, Atatürk camiye mi giderdi?
Bu kafada giden "hayırcı esnafına" bir soru sormak isterim:
Niçin korkuyorsunuz? Hani seçimi kazanacaktınız? Hani CHP-MHP koalisyonu çantada keklikti? Amigolar öyle yazmıyorlar mıydı? Şunun şurasında sekizon ay bir şey kalmamış mıydı sıkıntılarınızın sonuna?
Kılıçdaroğlu başbakan, Bahçeli başbakan yardımcısı, ondan sonra hayırlısıyla "kasetlerin Baykal" da cumhurbaşkanı olmayacak mı? Garanti değil mi bu iş?
Eh o zaman HSYK'yı da o seçer canım, kendi adamlarını getirir... Fena mı, daha ne istiyorsunuz?
Yoksa bu umutsuz çırpınmalarınızın temelinde "hiçbir zaman kolay kolay seçim kazanamayacak olmanızı" bilmenin gizli umutsuzluğu mu yatıyor?
"Hep onlar kazanıyorlar" çaresizliği, ha?
Tüh, piyasada darbe yapıp sonra iktidarı size teslim edecek arslan parçası da kalmadı...

sabah




Bu yazı 1,208 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 26 Eylül 2012 Tayyip gitsin de Hitler mi gelsin?
    • 15 Ağustos 2012 Atraksiyon
    • 29 Temmuz 2012 Akşam diyordun Abbas
    • 23 Temmuz 2012 Özeleştirini yap Kemal arkadaş!
    • 16 Temmuz 2012 Fransa'nın Kılıçdaroğlu'su
    • 15 Temmuz 2012 Onları geri kazanalım
    • 4 Haziran 2012 Ay birbirinizden farkınız mı vardı?
    • 26 Mayıs 2012 İç savaş istediklerini söylemiştim
    • 29 Nisan 2012 Coşku duyulacaaak... Duy!
    • 13 Nisan 2012 Osmanlıca dersi de konulsun
    • 8 Nisan 2012 Osmanlı'da garaj mes'elesi
    • 23 Mart 2012 Hatırlayalım hatırlatalım
    • 7 Mart 2012 ''Haybeden Şef Gezisi''
    • 29 Şubat 2012 Senin de adın Kemal
    • 12 Şubat 2012 Lafının ardında dur
    • 19 Ocak 2012 Aman oğlum, vururlar ha
    • 6 Ocak 2012 Zurnanın zırt dediği yere henüz gelmedik
    • 5 Ocak 2012 İlker Paşa bize de ifade versin
    • 2 Ocak 2012 CHP'yi destekliyorum
    • 19 Aralık 2011 Olmayanı olduramazsınız

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,356 µs