En Sıcak Konular

Taha Akyol


Taha Akyol
0 0 0000

Orduda normalleşme!



ASKERİ Şûra’da yaşanan sıkıntı, dışardan bakıldığında, ceza yargısıyla ordu arasında patlak vermiş ârızi bir olay gibi gözüküyor; hükümet de yargıdan yana...
Doğru ama hükümet ve YAŞ’ın kendisi yargı kararlarını yok sayarak davranabilir miydi?
Yargı kararlarının “tutuklama” değil “yakalama” ve “davet” olduğunu söyleyerek, yargı süreci devam ederken, bu terfileri yapmak doğru olur muydu?
“Yakalama” kararları bende de ölçüsüz izlenimi yaratıyor, ama beğenmediğimiz yargı kararını yok saymak gibi bir kapı açılırsa nereye gidilir?
Bu satırlar yazılırken, avukatların itirazına yargı henüz karar vermemiş, YAŞ toplantısı da sonuçlanmamıştı.

Eski alışkanlık
Eskiden böyle mi olurdu? Hatırlayın; Genelkurmay, Başkan Mesut Yılmaz’ı irticaya ödün veriyor diye, Başbakan Ecevit’i de AB’ye ödün veriyor diye küçük düşürücü bildiri yayımlamış, susarak olayı geçiştirmek başbakanlara düşmüştü.
Meclis’in gündemine bile karışırlardı.
O alışkanlığın etkisiyle, 2000’li yıllarda da müdahale toplantıları, planları, tartışmaları yapıldı. Soruşturma ve davaların konuları bunlardır: Darbe, müdahale, provokasyon iddialarından tutun da 2007 yılındaki “internet andıcı”na kadar...
Eski alışkanlığın devamı olan eylemler yani.
2007 yılı genel seçim ve cumhurbaşkanı seçimi yılıdır... Cumhuriyet mitingleriyle, yüksek yargının ilginç kararlarıyla siyasi bir mücadele yaşanmaktadır... Ve aynı süreçte Genelkurmay’da belirli birimler “irtica.org” gibi siteler açarak AKP’ye karşı “psikolojik harekat” yürütüyor!
Ordu bünyesinde böylesine bir politizasyonu, demokrasi ve dünyaya açıklık düzeyi bugünkü hale gelmiş olan Türkiye de kaldıramaz, profesyonelleşme düzeyi yükselen Türk ordusu da kaldıramaz...
Bu süreçte yargı, zaman zaman ölçüyü kaçırsa da çekinmeden soruşturmalar açıyor...
YAŞ da bunları dikkate alıyor; artık ne andıç, ne muhtıra.
YAŞ’ta yaşananlar da bu köklü değişimin sancılarıdır.

Normalleşme adımı
Orduyu bütünüyle müdahaleci gibi görmek ve göstermek yanlıştır. Ordunun ve komuta kademesinin ana gövdesi demokrasiye bağlıdır ve zaten o sayede malum girişimler başarısız kalmıştır.
Hatta YAŞ toplantılarının günlerce devam etmesi ve yargı kararlarını yok saymaksızın çözümler aranması olumlu bir gelişmedir!
Ordudaki 28 Şubat hizbi, 2002 YAŞ’ında “gelenekleri çiğneyerek” Orgeneral Edip Başer gibi üstün başarılı bir komutanı tasfiye etmişti; 28 Şubatçıların siyasi bir tavrıydı bu!
Devrim Sevimay’ın Edip Başer’le yaptığı mülakatı okuyunuz; Sayın Başer gibi politika dışı değerli bir komutan tasfiye edilmeyip de orduda normal süreç o zaman işleseydi, son yıllarda yaşadığımız gerilimler olmayacaktı.(Milliyet, 7 Temmuz 2008)
Hatta büyük ihtimalle, bazı askerler hakkındaki soruşturmalara konu olan olaylar bile olmayacak, bu seneki YAŞ da böyle gerilimli geçmeyecekti.
Geciken normalleşme şimdi oluyor.
Hatta bu seneki Yüksek Askeri Şûra’yı ben eski alışkanlıkların sessizce ayıklanması yönünde bir adım olarak görüyorum; tabii kaba bir “tasfiye” hoyratlığıyla değil, ‘silah arkadaşlığı’ duygusundan gelen inceliklere de özen göstererek.
SON DAKİKA NOTU: Kriz dün akşam 21.00 sularında sonuçlandı. Tahmin ettiğim gibi, sağduyu ve hukuka saygı ile kriz aşıldığı için yazımda bir değişiklik yapmadım.

milliyet



Bu yazı 1,207 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 7 Kasım 2011 KCK ve hukuk
    • 30 Temmuz 2011 Afrika kampanyası
    • 29 Temmuz 2011 Stalinist milliyetçilik!
    • 22 Temmuz 2011 AKP’li bakan İnönü’yü övüyor
    • 20 Temmuz 2011 ‘Makas açılıyor’
    • 18 Temmuz 2011 Totalitarizmi eleştirmek
    • 12 Temmuz 2011 Anayasa da böyle yapılır
    • 7 Temmuz 2011 ‘Usta’ kabine
    • 1 Temmuz 2011 CHP Meclis’e
    • 27 Haziran 2011 Anayasa yapmak
    • 7 Haziran 2011 AKP, CHP, MHP uzlaşır mı?
    • 30 Mayıs 2011 Kürt meselesi nereye?
    • 27 Mayıs 2011 Hukuk ve yargı açısından 27 Mayıs
    • 26 Mayıs 2011 Proje savaşı
    • 19 Mayıs 2011 Ergenekon ve PKK
    • 12 Mayıs 2011 Demirel ve CHP
    • 11 Mayıs 2011 MHP
    • 18 Nisan 2011 2023 Vizyonu
    • 2 Nisan 2011 ‘Bizden yana adalet!’
    • 25 Mart 2011 Türkiye’nin rolü?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,112 µs