En Sıcak Konular

Murat Yetkin


Murat Yetkin
0 0 0000

Gül sordu: Nasıl oldu?



Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dün Köşk’te topladığı güvenlik zirvesi üzerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı yorum ilginçti.
Kılıçdaroğlu, Gül’ün bu zirveyi daha önce başka toplantılarda olduğu gibi, kamuoyu baskısıyla yapıldığına dikkat çekti. Böyle zirvelerden gerçekten sonuç alınmak isteniyorsa, önceden hazırlık yapılması gereğini vurguladı.
Kılıçdaroğlu’nun sakin üslubunun altında yatan soru aslında şuydu: Bu toplantılar kamuoyunun tepkisini yatıştırmak, ‘Devlet duruma hâkimdir’ görüntüsü oluşturmak amacıyla mı yapılıyordu? Aslında alınan bir önlem olmuyor da vatandaşta güven duygusu oluşturmak amacıyla yetkililer meşgul görünmeyi mi tercih ediyordu?
Kılıçdaroğlu, bugün İstanbul’da Gül tarafından kabul edilirse endişelerini ve görüşlerini Cumhurbaşkanı’na doğrudan iletebilir. Belki CHP’nin bu konudaki görüş ve hazırlıklarını ona bir dosya halinde iletebilir.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin dün Gül ile (bir terörizm dosyası sunduğu) görüşmeden sonra yaptığı ‘Uçurumun kenarındayız’ açıklaması artık geçici önlemlerin, nutukların, vaatlerin bir anlam ifade etmeyecek noktaya geldiğini gösteriyor.
Bunun bir kanıtı da BDP adına Köşk’e çıkan Gülten Kışanak’ın yansıttığı kendi tabanının nabzının, giderek Türkiye’nin geri kalanından uzaklaşıyor olması.

Diyarbakır’da neler oluyor?
Ankara’da Köşk’te Gül’ün çağrısıyla bir araya gelen Başbakan Tayyip Erdoğan ve güvenlikle ilgili bakanları daha sonra Bakanlar Kurulu toplantısına geçtiler.
Erdoğan, Şemdinli baskınının hemen ardından bölgeye gitti, basılan karakol bölgesinde baskın hakkında bilgi aldı.
Ama Ankara, Diyarbakır’da başka neler oluyor duyuyor mu acaba?
BDP’nin 19 ve 20 Haziran tarihlerinde, yani Türkiye’nin dikkati Şemdinli’deyken Diyarbakır’da yaptığı ‘İl Genel Meclisi Başkanları ve Belediye Başkanları’ toplantısında ne kadar alındı bilen var mı?
Duymak isteyenler için söyleyelim: BDP, Doğu ve Güneydoğu’da elinde bulunan belediyeleri ‘özerkleştirmek’ için mücadele kararı aldı.
Bunun ne anlama geldiğini bilen var mı? Onu da söyleyelim: ‘Siyasi yetkiyi hakle devretmek’ adı altında, bir tür ikili iktidar modelinin ilk aşaması olarak, belediyeler üzerinde İçişleri Bakanlığı yetki ve otoritesini reddetmeye hazırlanıyor BDP.
Bunu yalnızca çoğu (daha önce DTP, şimdi) BDP’nin seçilmiş belediye üyesi olan 1500 kadar kişinin PKK’nın cephe örgütü KCK üyesi olma suçlamasıyla içeri alınmasına tepki olarak yapmıyor ama.
İmralı’da mahpus Abdullah Öcalan ve KCK’nın başı Murat Karayılan’ın son konuşmalarında durduk yerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden söz etmeleri, ilgilenenler için söylüyorum, sizde de ‘Bayram değil, seyran değil’ duygusu doğurmuyor mu?

Gül’ün aldığı ilk sonuç
Cumhurbaşkanı Gül’ün topladığı ve ‘Neler oldu?’ sorusuna cevap aradığı zirveyi, 24 Haziran’da İstanbul’da planlanan MGK toplantısıyla birlikte düşünmek lazım. Ve aynı gün Gül’ün Harp Akademileri’nde yapacağı konuşmayla...
Dünkü açıklamadaki “Son gelişmelerin ışığında kısa ve orta vadeli ilave tedbirler alınması kararlaştırılmıştır. Bu bağlamda istihbarat ve bölgede görev yapan personelin yapısının gözden geçirilmesi hususunun üzerinde durulmuştur” ifadesine gelince.
Sordum ve bu ifadenin ‘içeriden PKK’ya istihbarat sızması’ anlamına gelmediği söylendi bana.
Şu anlama geliyormuş: Türk Silahlı Kuvvetleri bundan iki yıl kadar önce, Yaşar Büyükanıt Genelkurmay Başkanı, İlker Başbuğ Kara Kuvvetleri Komutanı, sınır bölgelerinden sorumlu İkinci Ordu Komutanı Necdet Özel de Eğitim Doktrin Komutanı iken, 2009 sonuna dek, özellikle sınır bölgelerinde görev yapan, toplam altı komando tugayının tamamen profesyonellerden oluşacağını açıklamıştı. Sonra bu süre mali ve idari gerekçelerle 2010 ortasına dek uzatıldı. Sayılı gün çabuk geçer, 2010 ortasındayız, sınır bölgesindeki birliklerin tamamen profesyonellerden oluşmadığını Şemdinli’de acı bir şekilde öğrendik.
İşte dün Çankaya’da bu sürecin hızlandırılması istenmiş.
Ama soruna ciddi bir çözüm bulunmadıkça, bir sonraki PKK baskınında şehit edilenler askere yasayla alınanlar değil de, meslek olarak seçenler oldu diye kimse sevinmeyecek herhalde.
Bakın, Diyarbakır’da dün bir sorunumuz daha oldu. Erdoğan, Gül’ün ardından en azından Kılıçdaroğlu ile bu konuları, İstanbul’un havalı kalemlerine de, başka hiçbir medya mensubuna da bir kez olsun duyurmadan görüşmeyi düşünür mü acaba?

radikal



Bu yazı 1,222 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 22 Mart 2012 İki önemli mesele
    • 15 Mart 2012 Türkiye'nin yeni deniz stratejisi üzerine
    • 23 Aralık 2010 Şahin'den çağrı: Siyasi partiler yasası değişmeli
    • 11 Aralık 2010 Üniversitelerde ikinci 68 mi?
    • 5 Aralık 2010 Ankara'dan Tel Aviv'e: Özür insani-siyasi diye ayrılamaz
    • 21 Kasım 2010 'Diyarbakır'da 3. bir yol açabiliriz'
    • 19 Kasım 2010 'Füze kalkanında mutabakata yakınız'
    • 15 Kasım 2010 2010 model Ecevit çıkışı
    • 7 Kasım 2010 Hem AK Parti hem de CHP'de merkeze açılım
    • 23 Ekim 2010 Bedelli görüşülmedi ama söz siyasetin
    • 18 Ekim 2010 Gül ve Demirel'le dinleme üzerine
    • 3 Ekim 2010 Siyaset sahnesinde bu kez çok güzel hareketler var
    • 30 Eylül 2010 ABD, Irak sınırında güvenlik şeridine destek verdi
    • 26 Eylül 2010 Bilim dünyasına biraz daha ilgi
    • 16 Eylül 2010 CHP'nin hatası ve faturası
    • 11 Eylül 2010 Öcalan 'boykot' dedi, tansiyon yükseldi
    • 30 Temmuz 2010 Kılıçdaroğlu: Geçmişteki yanlışları telafi ediyoruz
    • 25 Temmuz 2010 Orduda değişim
    • 22 Temmuz 2010 Başbakan hesaplaşacaksa madde 35 ve YÖK'ü kaldırsın
    • 20 Temmuz 2010 AB elçisi: Yeni bir İran istemiyoruz

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,986 µs