En Sıcak Konular

Fehmi Koru


Fehmi Koru
0 0 0000

Tersine göç zamanı



Türkiye ile İsrail'in ilişkileri ne zaman sorunlu hale gelse bunu üzerlerinde en fazla hissedenler beş yüz yılı aşkın süredir bu topraklarda birlikte yaşadığımız Yahudiler oluyor. Her ihtilâfın Türkiye'de yaşayan Yahudi nüfusunu azaltmak gibi fiili bir sonucu var. Tel Aviv'deki büyükelçiye yapılan 'aşağılama' amaçlı gösterinin yol açtığı kriz benzer bir sonuç vermemeli; tam tersine, daha önce İsrail'e göçmüş Türkiyeli Yahudiler oradaki varlıklarını gözden geçirip yeniden Türkiye'ye dönmeyi düşünmeli.

Bütün dünyadaki Musevilerin İsrail Devleti kurulduktan sonra o topraklara göçme sebebi çoktan ortadan kalktı da ondan...

İsrail nasıl bir ülke bugün? Yahudiler, devleti kuranların vaat ettikleri gibi, kendilerine ait bir ülkede güven içerisinde yaşayabiliyorlar, başka uluslardan insanlar karşısında boyunları dik durabiliyorlar mı? Tam tersi bir durum söz konusu; 'dünya sistemi'nin en önemli kurumu sayılan Birleşmiş Milletler'in çıkardığı sayısız kınama kararlarına muhatap İsrail; uygulanan devlet politikalarının acımasızlığı yüzünden, İsrailliler, başkaları önünde kendilerini moral bakımdan savunamaz haldeler.

Kurucu kadronun çağdaş, demokratik ve adil bir yönetim biçimi sayesinde birlikte yaşayabilecekleri düşüncesiyle 'vatandaş' yaptıkları 1,5 milyonluk Arap nüfusun 2020 yılında yerleşik Yahudi nüfustan daha kalabalık olacağı ve devletin yönetimini ele alacağı endişesi, 'Filistin sorunu' için çözüm arayışlarını da çıkmaza sokuyor.

İşgal ettikleri topraklardaki Filistinlileri ne yapacaklarını bilemedikleri için üzerlerine ölüm yağdırmanın bir çözüm olduğunu sanıyor İsrail'i yönetenler... Yakın zamanlara kadar yanaştıkları izlenimini verdikleri “1967 sınırları içine çekilme ve hemen yanı başlarında bir Filistin Devleti kurulmasını kabul etme” formülünü artık ağızlarına bile almıyorlar.

Türkiye'ye ve Türklere bile tepeden bakan zihniyete sahip bir yönetim kadrosunun Filistinlileri nasıl gördüklerini tahmin etmek hiç de zor değil...

İsrail, kuruluş felsefesi ve toplumu bir arada tutan değerler açısından 'iflâs' etmiş bir devlet görünümünde bugün. Demokrasiye önem veren, çağdaş olmayı önceleyen bir görüntüsü olmadığı gibi âdil bir davranış da sergilemiyor. Sorununu silâh gücüyle çözmeyi marifet sayan, etrafıyla ve başka ülkelerle dostluk ilişkileri kurmak yerine herkesi 'korkutarak' kendi çizgisine çekmeye çalışan bir ülke İsrail...

Yıllar önce, yaşadıkları ülkemizden iyi niyetler ve yüksek beklentilerle İsrail'e göçmüş Yahudilerin bu durumu görmedikleri düşünülemez.

Netanyahu gibi, Lieberman gibi, Ayalon gibi 'ırkçı' politikacıları iktidara taşıyan garip bir demokrasi İsrail'inki; o politikacılar Türkiye'den gelen akıl ve mantığı devreye sokma davetlerine kulak tıkayıp şov yaparak ayakta kalıyorlar...

Gözümüzü kapayamayacağımız gerçek ortada: İsrail'in bugünkü siyasi yapısı artık ancak böyle politikacıları iktidara taşıyor. Gerçeklerle yüzleşmekten biraz daha kaçarsa İsrail toplumu, yaşadıkları moral iflâsı kimselerin fark etmediğini sanmaya devam ederse, devletlerinin dışarıdan nasıl göründüğüne önem vermeden de yaşanabileceğini düşünürse, hiçbir zaman başları dertten kurtulamaz.

Diplomasi nezaket gerektirir; diplomatı bir yabancı ülkenin temsilcisini aşağılamaya kalkarsa aslında kendisini ve kendi ülkesini küçük düşürür.

İsrail'e göçmüş Türkiyeli Yahudiler tersine göçü düşünmeliler.

yenişafak



Bu yazı 1,032 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ak Parti kongresinin düşündürdükleri...
    • 28 Eylül 2012 Yalan dünya, hem de ne yalan
    • 23 Eylül 2012 Tartışma sağlık alametidir
    • 20 Eylül 2012 Darbeler, CHP ve Deniz Baykal...
    • 18 Eylül 2012 CHP’nin özrünün anlamı
    • 16 Eylül 2012 Hayasızca saldırının düşündürdükleri
    • 11 Eylül 2012 O da bir gün bitecek...
    • 9 Eylül 2012 Ne olur, ne olamaz...
    • 6 Eylül 2012 Suriye politikasına yeniden bakmak
    • 29 Ağustos 2012 Türkiye Pakistan, Hatay da Peşaver değil...
    • 26 Ağustos 2012 Hayatları oyun
    • 19 Ağustos 2012 Orhan Pamuk tiksiniyormuş, ben acıyorum...
    • 14 Ağustos 2012 Milletvekili neden kaçırılır?
    • 12 Ağustos 2012 ‘Yeni gazetecilik’ denen şey
    • 9 Ağustos 2012 Tuzak varsa tedbir nerede?
    • 3 Ağustos 2012 Komutan tanıklık yaptı
    • 31 Temmuz 2012 Abdullah Gül ‘yeniden’ ha, gerçekten mi?
    • 24 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu siyaseti kirli (mi) görüyor
    • 18 Temmuz 2012 CHP’nin Ak Parti açmazı
    • 17 Temmuz 2012 CHP makas değiştirirken...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,121 µs