İsrail’de yaşanan diplomatik rezaletin Tel Aviv’in iç dengelerinden bolca beslendiği biliniyor.
Ama besleyen el kimin?
Dakikası dakikasına dillendirildiği üzere, durdurulamaz politik çarkın dişlilerine “skandal eti”ni atan Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman mı?
Yoksa?..
* * *
İsrail'deki koalisyon hükümetini 15 sandalyeli “Yisrael Beitenu Partisi” ile destekleyen, karşılığında da Dışişleri Bakanlığı’nı alan Lieberman’ın küresel bir sempatinin odağı olduğu söylenemez.
Şimdi anlaşılıyor ki, İsrail’de de seveni çok değil. Ama daha önce ABD, İngiltere, Türkiye, Arap dünyası (Mısır ?) var!
10 Şubat 2009’da, neredeyse bir yıl önce yaşanan İsrail seçimlerinden koalisyon çıktı ve altı parti hükümet etmeye başladı.
120 sandalyeli Knesset’in 74 sandalyesi hükümete destek verdi.
Koalisyonun liderliğini Likud (Benyamin Netanyahu) 27 sandalye ile yaparken, Ehud Barak liderliğindeki (Pazar günü Türkiye’de olacak) İşçi Partisi 13 üyelikle destek verdi.
Barak Güvercinleri, Lieberman Şahinleri, Netanyahu ise çaresizleri temsil ediyor şimdi.
Seçimden birinci parti çıkan Kadima-Tzipi Livni (Dışişleri eski Bakanı) ise 29 sandalyesine rağmen iktidardan uzak durdu.
* * *
Sık tekrarlanan krizlerin, bölgesel çözümleri tıkayan sorunların çözümü ise hayli yalın.
Lieberman hükümette bulunmasa sadece İsrail’in iç sorunları değil, bölgesel hatta küresel dengeler bile renklenebilir.
Fakat nasıl?
Lieberman’ın yokluğu hükümetin iktidarda bulunmasını imkansız kılıyor.
Nasıl ikame edilebilir?
Kadima dışında yolu yok! Ve Kadima Genel Merkezi hükümete girmeyi istemiyor.
Tabii bu Kadima içinde bazılarının girmek istemediği anlamına gelmez.
Livni’nin partisinden bazı milletvekilleri Netahyahu’nun Likud’una geçebilir! Sayı vermek doğru değil ama rakam 6 ile 11 arasında.
Kadima içindeki kavga, Livni ile rakibi Şaul Mofaz (Savunma eski Bakanı) arasında. Mofaz seçimli bir kongre istiyor. Bunun, “partinin dağılmasını” durdurabileceğini söylüyor!
Netanyahu ve Barak’ın ise Kadima’dan bazı vekillerle konuştuğu, hatta anlaştığı Tel Aviv mahfillerinde şu sıralar sık dillendiriliyor.
* * *
Buradan İsrail iktidarının; küresel, bölgesel, yerel ve ikili ilişkilerin ruhuna uygun bir lafza "dönüşmesi" yönünde "ortak bir adımın dün atıldığı" varsayımına ulaşabilir miyiz?
Avigdor Lieberman’ın Kıbrıs Rum Kesimi’nde olduğu bir zamanlama da, “Türk dostu” olarak bilinen bir diplomatın yaptığı nasıl okunmalı?
Artık İsrail’de en tutucu, en şahin basın organları bile Lieberman’ın gitmesi gerektiğini söylüyor.
Yani koltuk sallanıyor.
Bu koltuğu kaç el sallıyor?
http://twitter.com/NedretErsanel
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle