En Sıcak Konular

Hasan Cemal


Hasan Cemal
0 0 0000

Barış ve istikrara kastedenlerin dikkatine!



Türkiye’yi germek, cepheleştirmek, istikrarsızlaştırmak isteyenler var. Türklerle Kürtleri birbirine düşürmek, çatıştırmak isteyenler var.
İçeride de var, dışarıda da.
Birinci öncelik, bu tehlikeli tuzaktan özenle sakınmaktır.
Türkiye’nin siyasal ve ekonomik sorunlarını aşabilmesi her şeyden önce iç barış ve siyasal istikrara bağlıdır çünkü.
Bu konuda, CHP ile MHP’den oluşan muhalefet ne yazık ki sorumluluktan uzak bir oyun içindeler. Baykal’la Bahçeli ikilisi, son derece çatışmacı bir dil ve gergin bir tutumla siyasal tansiyonu sürekli yükseltiyorlar.
Muhalefetle iktidar arasındaki ipleri gitgide geren böylesine sorumsuz bir muhalefet stratejisi bu ülkeye herhangi bir yarar getirmez.
Ama bütün bildikleri bu.
Baykal’la Bahçeli ikilisi, anlaşılan o ki, siyasetin başka türlüsünü kıvıramıyorlar.
Başbakan Erdoğan’a gelince...
Dikkatli olmalı.
Çünkü, Baykal’la Bahçeli siyaseti uçurumun kenarında oynamak istiyorlar. Buna karşılık Erdoğan’ın frene basıp siyaseti daha sakin sulara çekmesidir, barış ve huzuru kollamasıdır doğru olan.
Başbakan Erdoğan ‘demokratik açılım’a devam etmeli. Türkiye’nin en yakıcı meselesi olan Kürt sorununu çözüm rayına oturtacak ve şiddetle arasındaki bağı kopartacak böyle bir yoldan kesinlikle şaşmamak gerekir.
Uzun bir yolculuk bu.
Zahmetli bir yolculuk.
Bu yolculuğun her aşamasında barışa, demokrasiye biraz daha yaklaşılır.
Kararlılık ister bu yolculuk.
Çok iyi liderlik gerektirir. 
Başbakan Erdoğan’ın bütün Türkiye’ye, Türklere de, Kürtlere de sabırla, inatla bu barış sürecini anlatması lazım. İnsanlar barışın dilini anlar ve hisseder.
Erdoğan bunu yapmalı.
Barışın dilini yakalayarak, demokratik açılımı sistemli bir biçimde bütün ülkeye bir an önce anlatmaya koyulmalıdır.
Erdoğan bu işi ne kadar sabırla, inatla ve de ‘barışın dili’ni  yakalayarak yapabilirse, insanlar da o zaman ‘demokratik açılım’a akıllarını da, yüreklerini de açarlar.
Türkiye bundan kazançlı çıkar.
Barış ve istikrar kazanır çünkü.  
DTP’nin kapatılmasına gelince...
Anayasa Mahkemesi’nin kararı elbette olumsuz bir gelişme. Hiç kuşkusuz Türkiye’de barışa katkı değil. Bu topraklarda şiddet ve silaha yatırım yapanların değirmenine su taşıyan bir karar...
Ama dünyanın sonu da değil.
Evet öyle.
Erdoğan hükümeti, seksen küsur yıllık Cumhuriyet tarihinde Kürt sorunuyla ilgili olarak en cesur, en önemli adımı atmış ve arkasına bir siyasal irade koymuş durumda.
Demokratik açılım hakikaten çok büyük bir fırsat. Barış ve demokrasinin kapısını araladığı için öyle.
Şimdi bu kapıyı gerisin geriye kapatmaya çalışmak büyük bir sorumsuzluk olur, barışa değil, savaşa yatırım olur. Kürt siyasetiyle iç içe olanların bu gerçeğin bilincinde olmaları gerekir.
Bu bakımdan Kandil’e gelince...
İmralı’ya gelince...
Şu soruyu yanıtlamak zorundalar:
Yeni Reşadiye’leri engelleyebilecekler mi?..
Böyle bir niyetleri var mı?
Niyetleri varsa, güçleri var mı?
Siyaseti kan ve şiddetle sürdürmeye kalkışmak çıkmaz sokaktır. Silahla, terörle yol alınamaz. Büyük bedeller ödendi, bu gerçeğin ortaya çıkabilmesi için...
Bugün artık yol belli.
Parmakları tetikten çekerek, silahların sustuğu bir ortamda her türlü diyalog kanallarını devreyle sokarak, sorunla şiddetin bağını koparmaktan geçiyor, bu ülkede barış ve demokrasinin yolu...
Bunun için de, en başta ‘kendi inisyatifi’yle kanlı pusu atanları devre dışı bırakmak gerekiyor.
Soruyu tekrarlamakta yarar var:
Bu niyet ve güç var mı Kandil’le İmralı’da?..
Yeterince acı çekildi.
Daha çok kan ve gözyaşı, bunu akıtanların, buna çanak tutanların sonunu hazırlar, onları kitlelerin içinde gitgide tecrit eder.

milliyet



Bu yazı 1,023 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 16 Eylül 2012 Türkiye AB’nin, AB Türkiye’nin neresinde?
    • 13 Eylül 2012 Ve soruyorum Ak Parti iktidarına...
    • 7 Ağustos 2012 Özkök Paşa demokrasi adına bir şanstı!
    • 12 Mayıs 2012 Ak Parti’yle kadınlar, başörtüsü sorunu ve Kürt sorunu...
    • 18 Nisan 2012 Demokraside asker sorunu, sivil sorunu!
    • 15 Nisan 2012 Suriye’de akan kan ve evimizin içi!
    • 3 Nisan 2012 Suriye’de ben de tarafım!
    • 27 Mart 2012 Zamanın ruhu ve dış konjonktür PKK’ya karşı!
    • 21 Ocak 2012 İnsanlık ölmedi, karanlık sorgulanacak!
    • 18 Ocak 2012 Sanık Kenan Evren, ayağa kalk!
    • 20 Kasım 2011 ''Dersimli okşanmakla kazanılmaz!''
    • 18 Ekim 2011 Herkes ‘Atatürk milliyetçisi’ olmak zorunda mı?..
    • 5 Ekim 2011 Ak Parti, CHP, BDP uzlaşması...
    • 29 Eylül 2011 Ciğeri yanan Erdoğan’a, Öcalan’a...
    • 27 Eylül 2011 PKK, BDP, Güneydoğu’dan haberler öyle ki...
    • 22 Eylül 2011 Avrupa Birliği Türkiye'ye dürüst davranmıyor mu?
    • 21 Eylül 2011 Düşen helikopterin beynini kim söküp aldı ?
    • 7 Eylül 2011 Başbuğ Paşa da hesap vermek zorunda!
    • 2 Eylül 2011 Erdoğan’ın askeri vesayetle mücadelesi...
    • 6 Ağustos 2011 Kürt sorunu: Bardağın dolu ve boş tarafı!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,256 µs