En Sıcak Konular

Murat Yetkin


Murat Yetkin
0 0 0000

AB'nin gündemi, CHP'nin gündemi



İki gün önce Mardin havalimanında Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile sohbet ederken biz gazetecilere konuşmasını nasıl değerlendirdiğimizi sormuştu.
Ben iki başlıkta yanıt vermiştim. Birincisi, ‘10 yıl kadar önce bir komutanınız Suriye sınırında bir savaş mesajı vermişti. Şimdi siz bölgede barış mesajı veriyorsunuz’ olmuştu. Başbuğ, ‘Tabii kararlılığımızı da gösteriyoruz, terörle mücadele konusunda. Ama Bayram’da barış mesajı vermek yakışır’ diye yanıtlamıştı.
İkinci söylediğim de şu oldu: ‘Bu sözleriniz belki MHP ve DTP’lilerce hoş karşılanmayacak.
Ama toplumun daha geniş kesimlerine hitap edecek nitelikte’. Orgeneral Başbuğ bunun
üzerine ‘Ben kimseyi memnun etmek, ya da etmemek için konuşmuyorum. TSK olarak kendi tutumumuzu açıklıyorum’ demişti.
Fazla yanıldığım söylenemez, ama CHP’nin tepkisindeki hata payımı kabul etmeliyim. Dün konuşan CHP sözcüsü Hakkı Suha Okay, belli ki Başbuğ’un, süreçten ‘tedirgin olanları’ TSK’nın varlığıyla teskin etmesine, ‘bölünecek miyiz’ endişesi taşıyanları kendilerine karamsarlık aşılayan yayınlardan uzak durmasına içerlemişti. Bazı durumlarda TSK’nın neden sessiz kaldığını içerlediğine tanık olduğumuz CHP, dün TSK’nın ‘siyasi konularda görüş belirtmesine’ içerlemişti. Yine de tepkisi MHP ve DTP’ninki kadar sert olmadı. Beklendiği gibi, siyaset sınırları içinde kalarak tepkisini dile getirdi.
CHP lideri Deniz Baykal bugün Ankara’daki Avrupa Birliği ülkeleri büyükelçileriyle bir öğle yemeği yiyecek. Baykal’ı davet eden, AB Dönem Başkanı sıfatıyla İsveç’in Büyükelçisi Christer Asp olmuş. Aslında Ramazan içinde diye düşünmüşler, ama Baykal’ın oruç tutup tutmadığından emin olamadıkları için (ki tutuyordu) Bayram sonrasına bırakmışlar. Aynı nedenle Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu için öğle yemeği geleneklerini bozarak
11 Eylül’de iftar yemeği vermişti AB Büyükelçileri.
Baykal ile en son topluca bir yıl kadar önce (Fransa’nın dönem başkanlığı sırasında) bir araya gelen AB Büyükelçileri, bu kez ne duymak, ana muhalefet liderinden ne öğrenmek istiyorlardı.
Dün yaptığım birkaç görüşme ardından AB temsilcilerinin Baykal’ın şu üç konudaki güncel tutumunu merak ettikleri ortaya çıktı:
- Kürt açılımı: AB tarafı ‘Türkiye’de demokrasi ve temel hakların gelişmesi yönündeki girişimlere açık destek’ verdiğini söylüyor. Ana muhalefet liderinin bu konuda basına yansıyanların ötesindeki tutumunu kendisinden duymak istiyorlar.
- Ermenistan süreci: Bu süreçte sırasıyla Aliyev-Serkisyan görüşmesi, muhtemel protokol onayı ve futbol maçı gibi yakın tarihli gelişmeler beklenirken, CHP liderinin görüşleri, sürece destek veren AB temsilcilerinin ilgi alanında.
- AB ve Kıbrıs: Kıbrıs konusu bu yılın sonunda bir dönemece daha girerken, Büyükelçiler 
Türkiye-AB ilişkilerindeki yavaşlamanın nasıl aşılabileceği konusunda Baykal’ın görüşlerini dinlemeye hazırlanıyor.
Peki CHP, AB büyükelçilerine hangi konularda görüşlerini aktarmak istiyor?
Anlaşılıyor ki, Baykal’ın bu öğlen AB heyetine yapacağı konuşmada üç konu başlığı var ve bunlar tam olarak AB temsilcilerinin merakına sebep olan konular: Yani AB sürecindeki yavaşlama ve Kıbrıs, Kürt açılımı ve Ermenistan süreci.
CHP’nin Kürt ve Ermenistan süreçleri üzerine bizim size aktaracağımız bilmediğimiz bir görüşü kalmadı- Baykal AB heyetine ek bir şey söylerse, öğrendiğimizde onu da aktarırız.
AB sürecindeki yavaşlama konusundaysa CHP bunun iki nedeni üzerinde duracak. AB tarafında Kıbrıs’ın engellediği sekiz, Fransa’nın engellediği beş müzakere faslı dururken, Türkiye’nin neden suçlandığı sorusu muhtemelen AB temsilcilerine de sorulacak. Baykal’ın Türkiye’den kaynaklanan sorunların başında ise sendikalar reformunu rafa kaldırması, buna da işçi ve işveren kuruluşları arasındaki birkaç küçük pürüzü gerekçe göstermesi geliyor?
Özetle, Baykal bugün AB Temsilcileri’ne tam da öğrenmek istedikleri konular üzerine bilgi verecek?
Öğrendiğimiz kadar iki konunun da Baykal’ın konuşması ardından soru-cevap faslında gündeme gelmesi muhtemel: Birincisi Ergenekon davası. Baykal’ın ‘Silivri’ye selam’ göndermesi dahil büyükelçilerin soruları olabilir.
İkincisi de, tıpkı 11 Eylül yemeğinde Davutoğlu’na sorulduğu gibi, Doğan Medya Grubuna gelen vergi cezası özelinde basın ve ifade özgürlüğünün durumu. İlginç bir dönemde dikkat çekici bir buluşma olacak.

radikal



Bu yazı 945 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 22 Mart 2012 İki önemli mesele
    • 15 Mart 2012 Türkiye'nin yeni deniz stratejisi üzerine
    • 23 Aralık 2010 Şahin'den çağrı: Siyasi partiler yasası değişmeli
    • 11 Aralık 2010 Üniversitelerde ikinci 68 mi?
    • 5 Aralık 2010 Ankara'dan Tel Aviv'e: Özür insani-siyasi diye ayrılamaz
    • 21 Kasım 2010 'Diyarbakır'da 3. bir yol açabiliriz'
    • 19 Kasım 2010 'Füze kalkanında mutabakata yakınız'
    • 15 Kasım 2010 2010 model Ecevit çıkışı
    • 7 Kasım 2010 Hem AK Parti hem de CHP'de merkeze açılım
    • 23 Ekim 2010 Bedelli görüşülmedi ama söz siyasetin
    • 18 Ekim 2010 Gül ve Demirel'le dinleme üzerine
    • 3 Ekim 2010 Siyaset sahnesinde bu kez çok güzel hareketler var
    • 30 Eylül 2010 ABD, Irak sınırında güvenlik şeridine destek verdi
    • 26 Eylül 2010 Bilim dünyasına biraz daha ilgi
    • 16 Eylül 2010 CHP'nin hatası ve faturası
    • 11 Eylül 2010 Öcalan 'boykot' dedi, tansiyon yükseldi
    • 30 Temmuz 2010 Kılıçdaroğlu: Geçmişteki yanlışları telafi ediyoruz
    • 25 Temmuz 2010 Orduda değişim
    • 22 Temmuz 2010 Başbakan hesaplaşacaksa madde 35 ve YÖK'ü kaldırsın
    • 20 Temmuz 2010 AB elçisi: Yeni bir İran istemiyoruz

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,642 µs