Serdar Turgut
0 0 0000
Davutoğlunun cesur vizyonu
Hükümet yeni bir dış politika vizyonu oluşturmakta kararlı gözüküyor. Bu yeni vizyonun fikir babası Başbakanın en güvendiği danışmanı Ahmet Davutoğludur. Davutoğlunun Türkiye Cumhuriyeti dış politikasına bir Osmanlı duyarlılığı getirme ve Osmanlı coğrafyasına daha ağırlık veren yaklaşımı Amerikadan hayli tepki toplamıştır.
Ancak bu tepkiye rağmen Davutoğlunun Dışişleri Bakanı Gül ile Washingtona gitmesi de hükümetin bu tepkilere fazla duyarlı olmadığını göstermektedir. Davutoğlu, ABDden önce Suriyeyi ziyaret etmiştir. ABDden sonra da İrana gidecektir. Bu mekik diplomasisi Davutoğlunun savunduğu vizyon ile çok örtüşmektedir. Davutoğlu, Türkiyenin ancak Osmanlı coğrafyasında etkin rol alarak ve İslam ülkeleriyle yakın çalışma ilişkisi kurarak dünya politikasında ve büyük devletler nezdinde gücünü artırabileceğini savunmaktadır. Geleneksel Batı odaklısı dış politika savunucuları bu yeni bakışa antipati duymaktadırlar ama Davutoğlu yeni bir bakış açısı arayışında haklı gibi gözükmektedir. Hamas liderinin Türkiyeye davet edilmesi Türkiyedeki geleneksel dış politikacılar ile Amerika ve İsrailin tepkisini çekmiştir ama Hamas ile bir diyalog arandığında arabulucu olarak ilk akla gelen ülke de böylece Türkiye olabildi. Bu da Davutoğlunun vizyonuna biraz daha yakından ve sempati ile bakılması gerektiğini ortaya koymaktadır.
TEBRİK EDİYORUM
Şimdi Davutoğlunun kendisine tepkili olan Amerikayı da ziyaret etmekte olması Başbakan Erdoğanın yeni vizyon doğrultusunda yürümekte kararlı olduğunu göstermektedir. Davutoğlu, Suriyeden bazı mesajlar almıştır. Bunları Amerikalılara aktaracak, oradan alacağı bazı mesajları da İrana gidip anlatacaktır. Bu tür bir rolü dünyada oynayabilecek tek ülke de Türkiyedir. Gücümüz hangi noktadaysa onun odağında bir yeni dış politika vizyonu oluşturulması son derece doğru bir karardır. Başta bu vizyona tepkili olan Amerika da bunun önemini görmeye başlamıştır ve oynamaya başladığı rol Türkiyeyi büyük ülkeler kategorisine taşıyabilecek potansiyeli içermektedir. Bazı gazeteler tarafından hayli sert eleştirilen Ahmet Davutoğlunu ben açık yüreklilikle cesur ve atılgan dış politika anlayışı nedeniyle tebrik etmek istiyorum.
Bu yazı 1,257 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
20 Nisan 2009
Cemaat ile TSK diyaloğa girmeli
-
22 Aralık 2008
Erdoğan’ın kızının resmini görünce utandım
-
11 Aralık 2008
Modernizmin ölümü ve anlamsızlık
-
11 Kasım 2008
Fehmi Koru’nun yazısının şifreleri
-
3 Kasım 2008
Acımasız düzen
-
31 Ekim 2008
Medya Faşizmi nedir?
-
28 Ekim 2008
THY’nin devrimci kararı
-
24 Ekim 2008
Krizi fırsata çevirmek
-
22 Ekim 2008
Kriz komplo olabilir mi?
-
2 Ekim 2008
New York şehrinin kapanması
-
16 Eylül 2008
Doğan’ın büyük kötülüğü
-
17 Ağustos 2008
Medya da temizlenecek
-
7 Ağustos 2008
Taşlar yerine böyle oturur
-
27 Temmuz 2008
Faili meçhul hayatım
-
17 Haziran 2008
Derin devlet gurusu
-
23 Mayıs 2008
S-muhtıra
-
1 Mart 2008
ABD’ye nanik yapılmaz
-
29 Şubat 2008
Bölgenin ‘Büyük Abi’si
-
9 Şubat 2008
Fakirlik ebedi oldu
-
15 Ocak 2008
Enerji güvenliğinde stratejik ortaklık
Yorumlar
+ Yorum Ekle