Her yerde, karşıma çıkan herkese aynı şeyi anlatıyorum: Özel hayatı izlenen, özel hayatının gizliliği tehdit altında olan kişiler sadece ünlüler değil, hepimiz aynı tehdit altında yaşıyoruz.
Bu tehdit de, yani özel hayatımızın gizliğinin ihlal edilmesi tehdidi de esas olarak devletten kaynaklanıyor; çünkü, özel hayatımızı en çok devletimizle paylaşıyoruz, ister istemez.
İkinci Ergenekon iddianamesinin belgelerini tararken, eski Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’dan çıkan bir dizi belge beni dehşete düşürdü. Bunlar, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ve ailesiyle ilgili belgelerdi.
Savcılar belgelerin bir bölümünü, ‘Özel hayata girer’ diyerek gizledikleri halde, gizlenmeyen belgeler, hakkımızdaki bilgilerin bir gün aleyhimizde kullanılmak üzere, bizi karalamak üzere nasıl kolayca elde edilebildiğini açıkça gösteriyor.
Burada Yaşar Büyükanıt ve onun başına gelenler sadece bir örnek. Diyeceksiniz ki Büyükanıt ünlü bir kişiydi, onunla ilgili bilgilerin ortalığa dökülmesi riski her zaman vardı.
Peki, bu dediğinizi bir an için kabul etsek bile, Fikriye Bengü Caymaz kimdir, onun yakın arkadaşlarının listesine kadar her şeyi neden ortaya dökülmektedir ve daha önemlisi onunla ilgili bilgilere nasıl ulaşılmaktadır?
Sorunun cevabını vereyim: Fikriye Bengü Caymaz, eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın biricik kızının adıdır.
Büyük ihtimalle Yaşar Büyükanıt’ın önce Kara Kuvvetleri Komutanı sonra da Genelkurmay Başkanı olmasını engellemek üzere kendisi ve yakın çevresinde bir ‘faul’ aranmış, bu amaçla Büyükanıt’ın yıllar önce bir cinayete kurban gitmiş kardeşiyle ilgili dosyadan tutun da eşi Filiz Büyükanıt’ın kullandığı ilaçların listesine ve doktor ziyaretlerine, kızının özel hayatından damadının ortağı olduğu şirketin maddi kayıtlarına kadar her şeye bakılmış.
Vahim olan, mesela Yaşar ve Filiz Büyükanıt’ın tıbbi bilgilerine bu kadar kolay ulaşılması. Hangi tarihte hangi doktoru ziyaret etmişler, nasıl bir reçete almışlar, her şeye ulaşılmış. Hangi tarihte hangi ilaçların satın alındığı da belli. İnsanın tüylerini ürperten bir şey bu. Kendi başınıza geldiğini düşünün...
Ama daha da vahimi var: Büyükanıt’ın damadı bir bilgisayar şirketinin ortağıdır. Ve bu şirketin vergi kayıtlarına girilmiş, bilançoları kontrol edilmiş, ortakların banka hesaplarındaki bütün hareketlere bakılmış.
Bu nasıl olabiliyor?
Jandarma (ve herhalde polis de) Maliye Bakanlığı’nın bilgisayar sistemine erişebiliyor olmalı. Bu erişim sayesinde herkesin vergi kayıtlarına bakılabiliyor, herkesin her türlü mali kaydı incelenebiliyor demektir.
Dünyanın hiçbir yerinde yaşanmaması gereken bir skandaldır bu ve Ergenekon gölgesinde kalıp unutulup gitmesine gönlüm razı olmadı açıkçası.
radikal
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle