En Sıcak Konular

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta



Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
0 0 0000

İlaç kullanırken hapı yutmamak için bunlara dikkat



Yerinde, uygun dozlarda ve sürelerde kullanıldığında hayat kurtarıcı olan ilaçlar bazen hayatımızı karartabiliyor; sürekli hasta, sakat kalmamıza hatta ölmemize bile sebep olabiliyor. Amerika gibi gelişmiş bir ülkede bile ‘ilaç tedavisindeki yanlışlardan yılda 1.5 milyon insanın etkilendiği ve bunların 7 binin bu sebeple öldüğü’ bildiriliyorsa, siz varın bizdeki durumu hesap edin.

İlaç kullanıyorsanız aşağıdaki uyarıları mutlaka dikkate almalısınız.

            Yanlış ilaç

            Hastalar çeşitli sebeplerle yanlış ilaç alıyor olabilirler. Bu, reçetenin doğru okunmamasından, eczacının isim benzerliği veya dalgınlıkla yanlış vermesinden veya hastanın ilaçlarını karıştırmasından kaynaklanabilir.

Doktor yazılarının kötü olması evrensel bir sorundur; okunması zor yazılar için ‘doktor yazısı’ deyimi neredeyse her dilde vardır. Bunun tek çaresi ise, reçetelerin el yazısı ile değil, elektronik ortamda yazılması (e-reçete) ve hastanelerde de barkod sistemine geçilmesidir.

            Arkadaş tavsiyesi ile ilaç almak, ilacın son kullanım tarihinin geçmiş olması ve uygun şartlarda muhafaza edilmemesi de ciddi olumsuzluklara yol açabilir.

            Yanlış tedavi süresi

            Her ilacın hastadan hastaya değişen belirli bir kullanım süresi vardır. Bu süre gereğinden az olduğunda tedaviden beklenen yarar sağlanamaz veya tam aksine tedavi süresinin gereksiz yere uzatılması birçok olumsuzluğa sebep olabilir. Mesela, astım krizlerinde kısa süreli kullanılan kortizon hayat kurtarıcı olmakla beraber, bu ilacın ‘iyi geliyor’ diye ihtiyaç olmadığı halde uzun süre alınması bazen ölümcül de olabilen pek çok ciddi yan etkilere yol açar.

            İlaç alerjileri

            Hastalar daha önce alerji veya başka türlü istenmeyen etkilere yol açmış ilaçların isimlerini mutlaka not etmeli ve muayene olduğu doktora bildirmelidir. Hiçbir doktorun kimin daha önce hangi ilaca karşı alerjisi olduğunu bilmesi mümkün olmadığı gibi, hangi ilaçların alerji yaptığını gösterecek tek bir test de yoktur.

            Doz yanlışları

            İlaç dozları hastalığın ağırlığına, hastanın yaşı ve cinsiyetine, kilosuna göre belirlenir. Gereğinden yüksek dozlar ciddi yan etkilere yol açabilirken, düşük dozlarda ise beklenen etki elde edilemez. Özellikle antibiyotik tedavilerinde ilacın dozu kadar günde kaç kere alınacağı da çok önemlidir. Dozlar atlanmamalı veya doz aralıklarının keyfi olmamalıdır.

            İlaçların veriliş yolu

            İlaçların verilme yolları da çok önemlidir. Mesela, heparin damara veya deri altına yapılması gereken bir ilaçtır, kas içine zerk edilmemelidir. Bazı kanser ilaçları ise mutlaka damara zerk edilmelidir; yanlışlıkla cilt altına kaçan bu tür ilaçlar deride nekrozlara yol açabilir.

            İlaç etkileşimleri

            Bazı ilaçlar arasında geçimsizlik vardır. Bunların bir arada kullanılmamaları veya dozlarında ona göre ayarlama yapılması gerekir. Bunun için her hasta doktora giderken sürekli olarak kullandığı ilaçları ve bunların dozlarını bildiren bir listeyi doktoruna sunmalıdır.

            Mesela tüberküloz tedavisinin önemli ilaçlardan olan rifampin kullananlarda doğum kontrol hapları, sara ilaçları, kortizon, kan sulandırıcı ilaçlar, şeker haplarının etkinliği azalacağından bunların dozlarının ayarlanması gerekir.

            İlaç besin etkileşimi

            İlaçlarda olduğu gibi bazı besinler de ilaçlarla etkileşim gösterirler. Mesela greyfurtta bulunan kimyasal maddeler ilaçların bağırsakta parçalanmasını sağlayan enzimleri baskılayarak ilaçların parçalanmasını geciktirir. Bu da ilaçların kanda daha birikmesine ve ölüme kadar gidebilen zehirlenmelere sebep olur. Özellikle tansiyon, sara, uyku, kolesterol … ilaçları kullananların tedavi süresince greyfurttan uzak durmaları gerekir.

Birçok ilaç için aç veya tok karına alım da mühimdir. Bazı ilaçlar (antibiyotikler) aç karına daha iyi emilirken, bazı ilaçların (aspirin ve romatizma hapları) da mideye dokunmaması için tok karına alınması gerekir.

            Kan tetkikleri yapılmalı

            Bazı İlaçların dozlarının kan tahlilleri yapılarak buna göre düzenlenmesi gerekir. Mesela kan sulandırıcı bir ilaç olan kumadin alan hastaların belirli zamanlarda protrombin zamanı testini yaptırmaları gerekir. Benzer şekilde kemoterapi gören hastaların da tedaviden önce kan tablosu mutlaka incelenmelidir.

Yan etkilere dikkat

            Tedavinin aksamaması için hastalar yan etkilere karşı uyarılmalıdır. Bazı ilaçlar (mesela rifampin) idrarı kırmızıya; demir içeren ilaçlar da gaitayı siyaha boyar. Hastalar bunları kanama sanıp korkar ve ilaçlarını bırakabilirler.

 

 



Bu yazı 2,377 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 31 Ekim 2014 Günde 3 bardak süt kemik kırığı ve ölüm riskini artırıyor
    • 14 Mayıs 2013 Akademik sahtekârlık geleneğinin kime ne zararı var
    • 11 Aralık 2012 Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
    • 9 Ekim 2012 Bir Türk tıp alanında Nobel alabilir mi?
    • 3 Ekim 2012 Burun damlaları ile aldatılıyor muyuz?
    • 2 Ekim 2012 Kimi kime şikâyet edelim?
    • 1 Ekim 2012 Türkiye'de mamografi taramaları rezaleti
    • 16 Eylül 2012 Mamografi taramalarına karşıyım
    • 10 Eylül 2012 Modern tıbbın son numarası: Aşırı teşhis
    • 8 Eylül 2012 Mamografi kanser riskini arttırıyor
    • 7 Eylül 2012 Benzer ilaç nedir?
    • 28 Ağustos 2012 Meme taraması saç taramaya benzemez
    • 14 Ağustos 2012 Antibakteriyel ürünlerdeki büyük tehlike
    • 6 Ağustos 2012 Sağlıklı suda hiçbir mikrop olmamalıdır
    • 30 Temmuz 2012 Enerji içecekleri yasaklanmalıdır
    • 23 Temmuz 2012 Damacana mı musluk suyu mu?
    • 10 Temmuz 2012 İlaç tanıtımında bundan iyisi Şam'da kayısı
    • 23 Haziran 2012 Bir sağlık haberi skandalı
    • 13 Haziran 2012 Ot-Çöp tüccarlarından alacağımız dersler de var
    • 17 Nisan 2012 Sönmez gene döndü

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,137 µs