Türkiye-Irak (Kuzey Irak) ve terör örgütünün tasfiyesine ilişkin gelişen süreci hızlandıran ana parametreler şunlardır...
1) ABD’nin Irak’tan çekiliyor olması.
2) Enerji sistematiğinin devreye girecek olması. (Petrol, doğalgaz)
3) Irak’ın iç siyasi dinamikleri.
4) Bölgesel düzenin yeniden inşası.
* * *
Açalım...
ABD’nin bölgeden çekilmesi, Irak ve periferisinde büyük bir boşluk yaratıyor. Washington için bunun tercümesi, “geride bıraktıklarından endişelenmek”tir!
Yerine “güvenilir” bir oyuncu bırakma ihtiyacı bulunuyor.
Bugün anlaşılıyor ki, (zaten başka şansı da yoktu ya) o güvenilir ülke Türkiye.
Bu nedenle Ankara’nın istekleri yerine getirilmeli.
En önemlisi terör örgütünün denklemden çıkarılmasıdır, çıkarılıyor.
Beklenmeyen bir gelişme olmazsa, PKK buraya kadar diyebiliriz. Talabani’nin söylediklerini (“PKK silah bırakmalı”) Barzani’nin de söyleyeceği “kesin”!
İkinci nokta, “geride bırakılanlar”ın, ekonomik açıdan hayatta kalması ile ilgili. Aynı “güvenilir ülke” bunun için de gerekli. (Zaten başkaca şansı da yok)
Ekonominin altın anahtarı ise enerji.
Petrol ve doğalgaz.
Ankara’nın isteklerinde ikinci sırada yer alan ama aynı zamanda Irak’ın ihtiyacı olan bu “yollar” da inşa edilmeli.
Konunun bir ucu Nabucco Projesi’ne gidiyor. Bu önemli. Detaylarını okursanız “büyük resmi” algılamak daha kolay olur. (Yazının sonundaki linkten ulaşabilirsiniz.)
3’üncü nokta Irak iç dinamikleri demiştik... Kısa süre sonra bu parametreler, Irak merkezi hükümeti ile Kuzey Irak yönetimini burun buruna getirebilir.
Yani “geride bırakılanlar”ın bu mânada da korunması gerekiyor...
Halihazırdaki Irak Cumhurbaşkanı ve Kürt lider Talabani kısa süre sonra görevinden ayrılacak (zaten bir daha seçilemez) ve yerine bir Arap gelecek.
Ülkede Şii ve Sünniler güçlü bir ittifak oluşturdu. ABD’den sonra politik sistem bu güç dengesi üzerinden oluşacak.
Denklem buna göre de kuruluyor.
* * *
Son madde “büyük resmin” bir parçası...
Bölgesel düzenin yeniden inşası için, Suriye’den başlayıp Afganistan’la biten hattın ihyası gerekiyor.
Şam yönetimi bu ritme uyacak. Irak süreci yukarıdaki gibi. İran’la da ABD gizli görüşmeler yapıyor ve Tahran’dan (kamuoyuna yönelik sert söylemler devam etse bile) tarafların “anlayabileceği” mesajlar geliyor.
Pakistan ve Afganistan bulmacası ise biraz daha uzayacak. Kimi lider değişiklikleri ve Afganistan’da ABD’nin bir parça sertleşmesi mümkün olabilir.
* * *
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Irak ziyareti ve buradan alınan mesajlar, sürecin sonuçlarından birisi.
Gelişmelerin belli bir noktaya getirilmesi planları çok önceden tasarlanmış ve adım adım uygulanıyordu.
Aktardıklarım bir tür “neden-sonuç” manueli. Yoksa her birinin sayfalar dolusu detayı, ikili, bölgesel ve küresel etkileri var.
Konu sıcakken elimizde bulunsun, sonraki gelişmeleri de bu pencerelerden izleyelim istedim.
Irak-Türkiye enerji denkleminin saklı hamlesi: AB ve İsrail'i toparlar mı?
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle