En Sıcak Konular

Abdülhamit Bilici


Abdülhamit Bilici
0 0 0000

Türkiye'ye en çok yer veren gazete



AK Partili Fırat ile CHP'li Kılıçdaroğlu arasındaki tartışma açıkçası üzücüydü. Kavga izlemekten hoşlananlar için belki eğlenceliydi. Ama bu kadar boş bir konunun gündemi meşgul etmesi ve 20'den fazla televizyon kanalının bu atışmayı saatlerce yayınlaması anlamsızdı. Bir kısmına baktıktan sonra bıraktığım bu tartışmadan ne kazandık sorusuna cevap bulmak zor.
Önceki akşam Today's Zaman'ın iftarında buluşan yabancı diplomat ve gazetecilere tartışmayı sordum. Hiçbiri izlememişti. Açıkça bu tür boş gündemlerden bıktıklarını söylediler. Bir diplomatın şu sorusu havayı özetliyordu: "Acaba bayram münasebetiyle iki gün de olsa şu Deniz Feneri ve Fırat-Kılıçdaroğlu tartışmasından uzak kalabilecek miyiz?"

Gündemi sürekli meşgul eden, incir çekirdeğini doldurmayacak nitelikteki tartışmaların ne kadar büyük zaman ve enerji israfı olduğunu anlamak için sınırların dışına çıkmak gerekiyor. Dışarıdan bakınca, potansiyeli ve ciddi problemleriyle büyük Türkiye resmini daha rahat görüyorsunuz.

Dışarıdan kendimize bakmanın tek yolu, sınırların dışına çıkmak değil. Türkiye'de yaşayan veya bulundukları ülkelerden bizi izleyenlerin görüşleri de bu ihtiyaca cevap verebilir. Özellikle kutuplaşmanın arttığı, tarafların birbirini dinleyemez hale geldiği, doğru ile yanlışın karıştığı zamanlarda, bir dış gözün sunacağı perspektife kolay paha biçilemez. Bu yüzden Köşk sürecinden 27 Nisan gece yarısı bildirisine, erken seçimden Ergenekon soruşturmasına birbiri ardına büyük krizlerin yaşandığı geçtiğimiz bir iki yılda yabancı medyanın ülkemize bakışı çok kritik rol oynadı. Onlar da içerideki bazı merkezlerin lanse ettiği gibi olaylara baksaydı, belki de demokratik açıdan bugün çok kötü bir noktada olabilirdik. Şahsen bu süreçte dünya medyasının olumlu bir rol oynadığını düşünüyorum.

Geçen hafta bir kısım nezaket ziyareti çerçevesinde bulunduğum Ankara'daki duraklarımızdan biri de dışarıda Türkiye hakkında yazılıp çizilenleri derleyerek yetkililere ve kamuoyuna sunan Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) de vardı. Yeni taşındıkları görkemli binada, heyecanlı ve çalışkan Genel Müdürü Salih Melek'le bu konuları konuştuk. Meslektaşlarımızın 'gazeteci dostu' diye bildiği Salih Bey, dünya medyasında Türkiye'nin daha fazla yer alması için yaptığı çalışmaları anlattı. Daha fazla yabancı gazetecinin Türkiye'ye yerleşmesi için gümrüklerdeki düzenlemelerden ve yurda gelen gazeteci heyetlere sunulan imkanlardan söz etti. Bu sayede mukim yabancı gazeteci sayısı 300'e yaklaşmış. Bölgeyi izleyen birçok medya kurumunun Rum Kesimi'ni seçtiğini hatırlattığımızda, Salih Bey'in konuyu detaylarıyla takip ettiğini gördük. Rum Kesimi'nde ve Kahire'deki yerleşik gazeteci sayısının 2 binin üzerinde olduğunu, Türkiye'yi daha cazip hale getirmek için yeni projeleri olduğunu ifade etti.

Söz, son yıllarda dünya medyasının Türkiye'ye gösterdiği ilgiye gelince, BYEGM yetkilileri bize "2007 Dış Basın Değerlendirmesi" başlıklı bir rapor sundular. Rapora göre, dünya basınında yer alan doğrudan Türkiye'yle ilgili haber sayısı yaklaşık 28 bin. Ülkemize en fazla yer veren gazete ise 218 haberle Mısır'da yayınlanan El Ahram. Onu 197 haberle Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine Zeitung izliyor. El Ahram, 2004, 2005 ve 2006'da Türkiye'ye en fazla yer veren gazete olan Yunan gazetesi Elefterotipia'nın yerini almış 2007'de. Avrupa ve Ortadoğu gazetelerindeki haber sayısı, Amerikan gazetelerinin kat kat önünde. Aynı dönemde New York Times'taki Türkiye haberi sayısı 54'te kalmış.

Ülkeler açısından bakıldığında, 6.051 haberle Rum Kesimi açık ara önde. Onu, 3.275 haberle Almanya ve 2.908 haberle İran izliyor. İşlenen konular listesinde de Kıbrıs başı çekiyor. Sadece 2007'de siyasi gelişmeler, Kıbrıs'ın önüne geçmiş. Bu iki konuyu Irak, Kürtler, Avrupa Birliği ve Ermeni konuları izliyor.

2008 raporundaki haber sayısı, hükümetin İsrail, Suriye ve Ermenistan açılımları nedeniyle muhtemelen yükselecek. Zira sadece Ermenistan açılımının yankılarını izlemek için hazırlanan dosya, son 3 ayda bu konuda 216 haberin çıktığını gösteriyor. Ne dersiniz, acaba Fırat-Kılıçdaroğlu kavgası dünyada kaç gazetede yer alır?

 



Bu yazı 1,027 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 25 Eylül 2012 Ankara'nın Suriye'ye bakışı
    • 1 Eylül 2012 İran'a Mursi tokadı!
    • 14 Ağustos 2012 Suriye kimin meselesi?
    • 7 Ağustos 2012 Başbakan da 'terörist' oldu!
    • 28 Temmuz 2012 Yüksek riskli Suriye politikası
    • 24 Temmuz 2012 Suriye nereye gidiyor?
    • 14 Temmuz 2012 "Derin devlet"
    • 10 Temmuz 2012 Türkiye'nin kaybettiği üç lüks
    • 3 Temmuz 2012 Ortadoğu için hangi Türkiye?
    • 26 Mayıs 2012 Gül'ü kaçıran Google aracı!
    • 21 Nisan 2012 Neden Batı Çalışma Grubu?
    • 13 Mart 2012 Abant'ın 4 mesajı!
    • 4 Şubat 2012 Araplar bilmez, biz biliriz!
    • 24 Ocak 2012 Obama'yı vur, İsrail'i koru!
    • 14 Ocak 2012 Silivri boşalsın, Türkiye rahatlasın!
    • 24 Aralık 2011 Fransa'ya en iyi cevap
    • 29 Ekim 2011 Keşke Başbakan da okusa!
    • 27 Kasım 2010 Psikolojik harekâta dikkat!
    • 30 Haziran 2010 AK parti'yi kaybetmenin sifreleri!
    • 28 Kasım 2009 Davutoğlu Yeni Osmanlıcı mı?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,348 µs