En Sıcak Konular

Tamer Korkmaz


Tamer Korkmaz
0 0 0000

Ahtapot'un Kolları



Ergenekon İddianamesi'nde yer alan “şok edici” bağlantılar, yıllardır Türkiye'nin üzerine kabus gibi çöken provokasyonların arka planını gözler önüne seriyor.

Bugüne kadar yaşadığımız dört darbeyi kurgulayan “Derin Yapı”nın “Ankara'daki Washington” demek olduğunu algılamadan Ergenekon örgütünün ne manaya geldiğini çözebilmek mümkün değildir.

Türkiye'yi perde arkasında 62 yıl boyunca “bütün kurumların üzerinde bir konumda” yönetmiş olan ABD-NATO'ya bağlı “Gizli Devlet” yapılanmasının ürettiği örgüttür, Ergenekon!

Ergenekon'un sadece günümüzde değil 12 Eylül öncesi de dahil olmak üzere yıllardır birbirinden farklı grupları, hatta zıt kutuplardaki örgütleri “gayri nizami harp” bağlamı içinde kullanmış olduğu ortadadır.

Farklı kutuplarda yer alan örgütlerin mensupları; perde arkasındakileri, büyük resmi bilmeden yıllarca kendi istikametlerinde yol alıp ideolojilerine hizmet ettiklerini sanarak, “Ergenekon” yapılanması ve onu imal eden “Gizli Yapı” tarafından yönetilmişlerdir.

İddianamede ortaya konan “sarsıcı” ilişkiler, öteden beri vurguladığımız “derin gerçekleri” ispatlamaya yarıyor.

“Gizli tanık”lardan “İsmet” kod adlı kişi, Susurluk kazasında ölen Çatlı'nın Özel Harp Dairesi'nin “sağdaki adamı” Dev-Sol örgütünün iki numarası Paşa Güven'in ise “soldaki adamı” olduğunu vurguluyor!

“İsmet” 12 Eylül öncesinde terör ortamının aynı merkezden yönetildiği gerçeğine şu örnekle dikkat çekiyor:

“Dev-Sol'cuların kullandığı silahlarla Ülkücülerin ellerindeki silahların seri numaraları birbirini takip ederdi!”

Hatta “Bir gün randevular karışmış, Paşa Güven ile Çatlı karşılaşacak diye panik olunmuş!”

Gizli tanık, Abdullah Çatlı ile DHKP-C örgütünün elebaşı Dursun Karataş'ın yüz yüze görüştüklerini de söylüyor.

Sabancı Suikastı tetikçisi DHKP-C militanı Mustafa Duyar ile Çatlı'nın İpekçi Suikastı'nda yardımcı oyuncu olarak istihdam ettiği Yalçın Özbey gün gelmiş Almanya'da aynı evi paylaşmışlardı, değil mi?

Ne tesadüf, Susurluk'taki “kaza”nın ardından Mercedes'in bagajında Sabancı Suikastı'na ait silah da bulunmuştu!


* * *
İddianamede Ergenekon'un terör örgütü bağlantıları sıralanırken, darbeci yapılanmanın PKK, DHKP-C, TİT, Hizbullah ve İBDA-C ile “yakın ilişki” içinde olduğuna dikkat çekiliyor.

60'ların ikinci yarısından itibaren “deri saksı”da yetiştirilen Abdullah Öcalan'ın 12 Mart döneminde “sıkıyönetim mahkemesi” tarafından çok az bir ceza ile kurtarılmış olduğunu hatırlıyorsunuzdur:

PKK'nın 80 öncesinde palazlandırılıp, 84'ten itibaren terör örgütü üzerinden Türkiye'ye 24 yıllık 'kanlı kabus' yaşatılmış olmasının “kurgusallığı” inkar edilemez bir gerçektir.

“Hizbullah” yapılanması da imal edilmişti. İsmi dahi özellikle seçilmişti. “Gizli El” temelindeki Ergenekon-Hizbullah ilişkisini gizli tanık “Deniz”in anlattıkları da teyit ediyor:

“Hizbullah militanları zamanında Jandarma Genel Komutanlığı'nda eğitilmişti.”

İddianamede yer alan ifadeler, JİTEM'in kurucusu, Susurluk'un önde gelen siması, Ergenekon babası Veli Küçük'ün söz konusu tüyler ürpertici bağlantılarda önemli bir rol üstlendiğini gösteriyor.

Küçük'ün DHKP-C'ye Gazi olaylarında kahve tarattırdığı ve halkı sokaklara döken operasyonlar yaptırdığı anlatılıyor. Küçük Paşa'nın DHKP-C lideri Dursun Karataş'la da görüştüğü de Dev-Sol içinde yöneticilik yapmış bir “gizli tanık”ça vurgulanıyor.

İddianamede “ezberleri bozan” bir başka belge, dönemin MİT Müsteşarı Sönmez Köksal'ın “şok edici” raporuyla ortaya konuluyor:

Uğur Mumcu'nun katledilmesinden on gün sonra hazırlanan raporda, suikastın CIA kontrolünde İsrailli 6 kişilik bir özel tim tarafından gerçekleştirildiği anlatılıyor.

Türkiye'yi kutuplaştıran en sarsıcı cinayetlerden biri olan ve yıllarca “Dinciler yaptı” diye kesin yargılarla izah edilen Mumcu Suikastı'nın faili bugüne kadar tam”sekiz kez” yakalanmıştı!

12 Eylül yönetimi tarafından cebine pasaport konularak yurt dışına gönderilen Abdullah Çatlı, Susurluk'taki “kaza”da hayatını kaybederken; Mercedes'i takip ettiği kesin olan araçta Veli Küçük'ün adamları vardı.

Çatlı'nın “kozmik çanta”sını “Küçük Paşa için” almışlar; kimi “derin silahları” da özenle Mercedes'in bagajına yerleştirmişlerdi.


* * *
Final: Darbeci Ergenekon'un üze-rine “şimdiye kadar görülmemiş bir operasyon”la gidiliyor olması, “Gizli İktidar”ın Türkiye'de egemenliğini yitirdiğinin en çarpıcı göstergelerinden birisidir.

yenişafak



Bu yazı 1,442 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 18 Eylül 2012 Otuz beşe bakla
    • 24 Ağustos 2012 Arkadakiler
    • 17 Ağustos 2012 ''Düğme''li olsun!
    • 10 Ağustos 2012 Kumpas
    • 3 Ağustos 2012 Yıldızın parladığı o sahne
    • 20 Temmuz 2012 Steril
    • 6 Temmuz 2012 Bir ıslık da biz çalalım!
    • 3 Temmuz 2012 Hava sahamıza giren Wall Street J'eti
    • 5 Haziran 2012 Hayal Teknesi!
    • 15 Mayıs 2012 Büyük Satranç Sahnesi!
    • 8 Mayıs 2012 Hükümete ''Tomahawk'' atmışlardı!
    • 4 Mayıs 2012 Gözlerimiz tamamen kapalı!
    • 24 Nisan 2012 ''ABD Karışmadı'' Yalanı
    • 10 Nisan 2012 Kime, ne lazımmış?
    • 6 Nisan 2012 Şapkanın Altındakiler
    • 20 Mart 2012 Hokus, pokus...
    • 6 Mart 2012 Kafasını koparalım, diyorlardı!
    • 28 Şubat 2012 28 Şubat'ın Balans Ayarları!
    • 17 Şubat 2012 Anahtar
    • 14 Şubat 2012 Hedef tahtası

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,575 µs