En Sıcak Konular

Hasan Cemal


Hasan Cemal
0 0 0000

Baykal’ın CHP’si milliyetçilikle iktidar alternatifi de olamıyor!



Yıl 1975. Cumhuriyet’in muhabiri olarak CHP lideri Ecevit’in Bonn ziyaretini izliyorum.
Ecevit, iktidardaki Alman Sosyal Demokrat Partisi SPD ile CHP arasında resmi ilişki kurmayı amaçlarken, aynı zamanda CHP’nin Sosyalist Enternasyonal’e üye olması için SPD lideri Willy Brandt‘ın aracılığını sağlamak istiyor.
Bu arada belirteyim.
Kemal Derviş de genç bir danışman olarak Ecevit’in yanında. Görüşmelerde ona Almanca’dan çevirmenlik de yapıyor.
Konu hassas!
Çünkü, adı sosyalist ve enternasyonal sözcüklerinden oluşan bir örgüte CHP’nin üyeliği söz konusu...
Ama Ecevit bunu göze alıyor ve ‘demokratik sol’ CHP’ye Sosyalist Enternasyonal’in kapısı açılıyor.
Ecevit’le açılan bu kapı otuz küsur yıl sonra şimdi Baykal’ın yüzüne neredeyse kapanacak gibi...
Ne yazık!
Baykal ve CHP’si sosyal demokrat değil çünkü...
Sol da değil.
Baykal milliyetçi bir siyaset adamı... Partisi CHP de milliyetçi bir parti... CHP’nin sosyal demokratlığı çoktan kağıt üstünde kaldı. 
Kürt meselesine yan çizen, 27 Nisan gibi askeri muhtıralara selam duran, 367 gibi hukuk skandallarına destek veren, ‘darbeci paşalar‘a sahip çıkabilen bir partinin ‘sosyal demokratlığı‘na aklı başında kimse inanmaz.
İnanmıyor da...
Bu nedenle, Baykal’ın CHP’sine karşı Sosyalist Enternasyonal içinde uyanmış olan tepkiler yeni de değil, şaşırtıcı da değil. 
Son söz:
Baykal’ın CHP’si bu kimliğiyle sosyal demokrat olamadığı gibi iktidar alternatifi de olamıyor yıllardır...

Ergenekon’la demokrasi ve ‘hukuk’u anımsayanlar için...
Ergenekon’la ilgili son gözaltı operasyonlarıyla birlikte bazı çevreler, demokrasi, insan hakları ve hukuk ilkelerini anımsadılar.
Duyarlık elbette gösterilmeli.
Gözaltına alınan, tutuklanan, mahkum olarak cezaevine atılan kim olursa olsun hukuk ve insan hakları şemsiyesiyle korunmalıdır.
Bunun istisnası olamaz.
Ama bu pencereden bakınca, ülkemizde ne yazık ki çok fazla çifte standart örnekleri yaşadık, yaşıyoruz.
Son Ergenekon operasyonuyla birlikte ayağa kalkan ve tepki gösterenlerin bu noktayı da düşünmelerinde yarar var.
Ergenekon sıradan bir olay değil.
Ergenekon operasyonlarına tepki gösterenler bir noktayı, ‘2003-2004 darbe tertipleri‘ni hiç unutmasınlar.
Nokta dergisinde yayımlanan ve gerçek olduğu kanıtlanan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek’in günlüklerini hatırlasınlar.
Okumadılarsa, okusunlar.
Örneğin bir yeri şöyledir:
“20 Ocak 2004...
 Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda yapılacak kuvvet komutanları toplantısına katıldım. MGK ön toplantısı perşembe günü yerine yarına alındığı için bir koordinasyon ihtiyacı doğmuştu. (...) Konuşmalar sırasında Jandarma Genel Komutanı (Şener Eruygur) daima bir ihtilal özlemi içersinde, bir an önce bu işi yapalım şeklinde konuşuyordu. Bugün de defalarca tekrar etti...”
“6 Şubat 2004...
Sabah doğruca Jandarma Genel Komutanlığı’na gittim ve orada üçümüz buluştuk. Durumu tekrar gözden geçirdik. Jandarma Genel Komutanı hala darbe yapalım diye inat ediyordu... Sabah toplanmamızın esas gayesi Kıbrıs konusunda neler yapılabileceği konusunda seçenekleri gözden geçirmek. Ancak biz bu konuyu bırakıp darbe yapacak mıyız yoksa yapmayacak mıyız konusuna girdik. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur‘u ikna etmek oldukça güç. Bir netice alamayacağımı bildiğim halde yine de onu ikna etmeyi denedim. Pek ikna olduğunu söyleyemem..
6 Aralık 2003...
... Kendimize göre bir eylem planı yapmaya karar verdik.
-Önce basını ele geçirmeye çalışacaktık...
-Sonra rektörler ile temas edip öğrencileri sokağa dökecektik.
-Sendikalar ile aynı şekilde hareket edecektik.
-Sokaklara afiş astıracaktık.
-Derneklerle temas edip onları da hükümet aleyhine teşvik edecektik.
-Bütün bu olayları yurt çapında yapacaktık.
Yukarıdakiler SARIKIZ olarak anılacaktı...”
Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın günlüğünden kısa bir bölüm aynen böyle.
Ergenekon da bu çerçevenin dışında değil. Birçok bağlantısıyla bu çerçeveye oturuyor.
Elbette insan hakları, hukuk...
Elbette demokrasi...
Ama şunu da unutmayın:
Bu ülkede demokratik hukuk devletinin kolunu kanadını kıran, insan haklarının canına okuyan birçok darbe oldu.
Bu yüzden Ergenekon’la ilgili gelişmeleri, operasyonları ciddiye almakta yarar var, eğer bu topraklarda demokrasiyi, hukuku ve insan haklarını gerçekten önemsiyorsak...

milliyet



Bu yazı 1,168 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 16 Eylül 2012 Türkiye AB’nin, AB Türkiye’nin neresinde?
    • 13 Eylül 2012 Ve soruyorum Ak Parti iktidarına...
    • 7 Ağustos 2012 Özkök Paşa demokrasi adına bir şanstı!
    • 12 Mayıs 2012 Ak Parti’yle kadınlar, başörtüsü sorunu ve Kürt sorunu...
    • 18 Nisan 2012 Demokraside asker sorunu, sivil sorunu!
    • 15 Nisan 2012 Suriye’de akan kan ve evimizin içi!
    • 3 Nisan 2012 Suriye’de ben de tarafım!
    • 27 Mart 2012 Zamanın ruhu ve dış konjonktür PKK’ya karşı!
    • 21 Ocak 2012 İnsanlık ölmedi, karanlık sorgulanacak!
    • 18 Ocak 2012 Sanık Kenan Evren, ayağa kalk!
    • 20 Kasım 2011 ''Dersimli okşanmakla kazanılmaz!''
    • 18 Ekim 2011 Herkes ‘Atatürk milliyetçisi’ olmak zorunda mı?..
    • 5 Ekim 2011 Ak Parti, CHP, BDP uzlaşması...
    • 29 Eylül 2011 Ciğeri yanan Erdoğan’a, Öcalan’a...
    • 27 Eylül 2011 PKK, BDP, Güneydoğu’dan haberler öyle ki...
    • 22 Eylül 2011 Avrupa Birliği Türkiye'ye dürüst davranmıyor mu?
    • 21 Eylül 2011 Düşen helikopterin beynini kim söküp aldı ?
    • 7 Eylül 2011 Başbuğ Paşa da hesap vermek zorunda!
    • 2 Eylül 2011 Erdoğan’ın askeri vesayetle mücadelesi...
    • 6 Ağustos 2011 Kürt sorunu: Bardağın dolu ve boş tarafı!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,584 µs