Başbakan Erdoğan’ın tüm siyasi hayatı boyunca uğradığı en “ağır” eleştiri, bana kalırsa, Pazar günü HaberTürk’e konuk olan Abdüllatif Şener’in sözlerinden geldi.
Nitelik ve nicelik açıdan en “derin” vuruşu içeriyor.
* * *
Herkesin hayatına etki eden bir kitap veya bir film olduğu önermesi entelektüel çevrenin söylenmemiş kabullerinden biridir.
Örneğin Orhan Pamuk’un “Yeni Hayat” kitabı-ki ben sevmem-bu önermenin türevlerinden.
Abdüllatif Şener’e etki eden film ise “Zapata” imiş… Orijinal ismi “Vivi Zapata”dır ve ben bu filmi iyi bilirim.
Yeni kuşaklar ve nispeten orta yaş kuşağı da (1952 yapımı olduğu düşünülürse) hatırlamaz ama ben daha ergenlik çağlarımı yaşarken, babamın ağzından öyküsünü, başarısını dinlemiştim.
(Şu kadrodan kötü iş çıksa ne olur; Yönetmen: Elia Kazan, Yazar: John Steinbeck, Marlon Brando ve Anthony Quinn.)
Çok merak ettim ama o zaman ne DVD’ler ne de çok kanallar var. Ancak yıllar sonra izleme fırsatı buldum.
Yine de beni Sayın Şener kadar etkilememiş olmalı ki, filmin sonundaki “kıssadan hisse” yazısını atlamışım!
* * *
Bilmeyenler için özünü aktarayım.. Meksika’da Zapata isimli biri köylüleri bilinçlendirmeye başlar.
Bir süre sonra ismi efsaneye dönüşür ve köylüler için “kurtarıcı bir kahramana” dönüşür. Zaten “karizma” denilen şey de budur.
Sonunda da, filmin ismi “Viva (yaşasın) Zapata” olmasına rağmen dramatik biçimde öldürülür.
Kabaca öykü bu.
Dediğim gibi film sona erdikten sonra bir yazı çıkmış. Sayın Şener’in aklında kalmış ve çok etkilendiği üslubundan anlaşılıyor.
Mealen şöyle; “Ancak zayıf toplumlar ‘karizmatik liderlere’ (benim tahminin “kahramanlara”dır ama Şener’in yalancısıyım) ihtiyaç duyarlar”.
* * *
Herhangi bir “tabire” ihtiyaç duyulmadan anlaşılıyor ki, bu öykünün mesajı Başbakan Erdoğan’a.
Karizmatik ve alternatifsiz lider o.
Tabii teşbihi daha ileri götürürek, Zapata’nın ortadan kaldırılış biçimi anımsandığında, (Zapata’ya yaptığı işlerden dolayı rahatsızlık duyanlar (!) bir pusu kurarlar (!) ve yüzlerce kişinin tüfeklerle çembere aldığı bir hedef olarak binlerce mermi ile katledilir.) garip bir mesaj da algılanabilir.
Ama benim “en ağır eleştiri” demem bundan değil.
Bu konuşmanın devamında Abdüllatif Şener, karizmatik liderlere ancak zayıf toplumların ihtiyaç duyacağı, gelişmiş-güçlü toplumlarda böyle bir ihtiyaç bulunmayacağını anlattı.
Ve sonra bir örnek daha verdi. “Mısır’ın karizmatik lideri de Firavun’du” dedi.
İşte benim “vay canına” dediğim ağır darbe bu.
* * *
“Firavun kültü”, Milli Görüş ve devamı siyaset literatürünün en belirgin söylem biçimlerinden biridir.
Bir konu, kişi veya ülke eleştirilecekse, Firavun üzerinden gönderme yapmak belirgin bir alışkanlıktır.
Örneğin Necmettin Erbakan’ın sayısız söylevinde “Firavun” kıssasına rastlayabilirsiniz.
Milli Selamet Partisi’nden AKP’ye kadar “firavun” dillerden düşmemiştir.
Peki; “karizmatik lider” tanımlaması üzerinden, “bu siyaset ekolü”nün günümüzdeki liderine “firavun” denir mi?
Şüphesiz “vay canına”!
* * *
Şimdi bir çok kişi, “Şener zaten Erdoğan’a bayrak açtı, bu yüzden söyledikleri ‘muhalefet ağzı’ olarak okunmalı, normaldir” diyebilir.
Doğru…
Ama sadece bu olmadığı belli.
Muhalefet partilerinin liderleri de Başbakan’a siyaseten ağızlarına geleni söylüyorlar.
Ama bu laf aynı kefeye konamaz.
Bence bu incelikli söylem iki ipucu içeriyor…
Birincisi, bir tür “aforoz” gibidir. Şener, Erdoğan’ı “siyasi mürted” ilan ediyor.
İkincisi, hem AKP dışındaki “geçmişe selam” gönderiyor hem de şu an AKP içindeki “geçmişe”, “ben buradayım” diyor.
“AKP’de partiye ‘herkesten fazla’ emeğim var” sözü de bu bağlamda değerlendirilebilir!
Şener, firavunu da, Zapata’yı da ama önce Erdoğan’ı da “aforoz” ediyor.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle