0 0 0000

Geçiçi işi kadro sanan laikçi

Kızların başlarını örterek üniversiteye girebilmesiyle sınırlı düzenlemeye karşı çıkanlar için tek 'temsil' var:

Bilindiği gibi bazı kurumlar yılın belli dönemlerinde geçici işçi çalıştırırlar. Her yıl aynı dönemde işe giren kişi de zamanla kendisini kurumun kadrolu elemanı gibi görür. Partizanca adilikler yaşanmadıkça adet olan da, aynı hizmeti daha önce vermiş geçici personelin her yıl tercih edilmesidir.

Bunun gibi; Türkiye'nin bazı fırıldak merkezleri, genellikle küresel oyunculardan birinin veya birkaçının hedefleri doğrultusunda geliştirilen fesat tasarıları için doğrudan veya dolaylı olarak mevsimlik personel çalıştırırlar. Bu fesat tasarıları; sağ-sol, Alevi-Sünni, Kürt-Kürt olmayan kavgası gibi, küresel veya bölgesel manevracıların kendi hedefleri için ülkemizde kurdukları dönemlik tezgâhlardır. Bir de, sürekli kaşınabilir bulanık fitne alanı, laik-gerici gerilimi vardır.

Özellikle çok partili siyasi hayatın başladığı günden beri sözde 'gerici iktidar- ilerici muhalefet' çekişmesinin tırmandığı her süreç, dış veya iç odakların 'geçici eleman istihdam etme' mevsimidir. Aralarında Atina -hatta bir zamanların Şam'ı- gibi basit güçlerin bile bulunduğu birtakım bölgesel veya küresel oyuncular, 'beşinci kol' unsurlarını böyle demlerde ülkemize odaklayıverirler.

Kimi kendi milli hedeflerinin gereğini kovalatır, kimi de sadece bu unsurların mesleki eğitimlerini geliştirmek için tatbikat yaptırır... Eğer Türkiye üzerinde veya çevresinde büyük güçlerin yükselen bir çatışması varsa Türkiye'den geçici işçi istihdam edilmesi adettendir. Şüphesiz ki 1950'lerden beri böyle süreçlerin bir numaralı işvereni olarak ABD, en fazla yerli geçici personel istihdam eden güçtür.

Yine şüphesizdir ki ABD, bu geçici işçileri, 'Türkiye adına kutsal hedeflere hizmet ettikleri' inancıyla donatılmış olarak istihdam eder. Kısacası; -sayılı satılmışlar hariç- geçici yerli personel, kendi şartlarının ona hazırladığı veya uygun gösterdiği hedef için samimiyetle mesai verdiğini düşünür. İşte; Amerikan, İngiliz, Alman, Fransız ve başka işverenlerin istihdam ettikleri bu 'Türkiyeli geçici işçiler' kendilerini kadrolu zannetmeye başlamışlar da farkında bile değiller...

Bu yüzden, günümüzün en büyük manevra merkezi ve en büyük fitne patronu olan ABD'nin 'mevsimlik işçi kullanımına son' verme kararını duymazdan ve görmezden geliyorlar. (Tabii ABD'nin irili ufaklı rakiplerine bel bağlamış geçici gizli servis işçileri veya adayları ayrı kalem...) Peki bu, 'ABD bir daha Türkiye'de geçici işçi istihdam etmeyecek' demek midir?

O belli olmaz. Ancak resmin bütününe bakınca, üniversitede baş örtebilmeye karşı kampanya yürütenlerin eski geçici işçi alışkanlığıyla hareket ettikleri görülüyor. ABD lisan-ı hâl ile diyor ki: 'Baylar bayanlar; bu sıra geçici işçi almayacağım, çünkü Yeşil Kuşak senaryomun yeni bölümleri için böyle bir ihtiyaç yok...' Bu mevsimlik kampanya işçileri ise, yıllarca geçici personel olarak istihdam edile edile kendilerini kadrolu sanmaya başladıkları için hikâyenin dışında kaldıklarına bir türlü inanamıyorlar.

 

Bu yazı 1,031 defa okundu.