En Sıcak Konular

Ahmet Taşgetiren


Ahmet Taşgetiren
0 0 0000

Siyasi çözüm ne?



Acaba ben "Ülkücü" müyüm, "Kürtçü" müyüm? İki yönlü de tanımlamalar yapılıyor benim için. Yazımın bir cümlesinden "Ülkücülük", diğerinden "Kürtçülük" çıkarmasına gidiliyor. Oysa memleketinin ve insanlarının sorunlarına çözüm arayan bir düşünce adamıyım.

Ama bu tanımlama çabalarını da yadırgamıyorum. Çünkü bu iş son derece karmaşık. Baskın Oran, DTP'den adaydı. Seçimler sırasında bir toplantıda "Kürtçe biliyor musun?" diye soruldu, Kürt meselesine ilgisinin çerçevesini ölçmek için...

Baskın Oran seçilemedi. Bir ölçüde önü kesildi. Seçilmiş olsaydı herhalde DTP'nin grup toplantısında kürsüye, bugünkü gibi misafir olarak değil, bir partili olarak çıkar ve DTP milletvekillerine "Sizi Türk milliyetçiliğine olduğu gibi Kürt milliyetçiliğine karşı da korumak için buradayım" derdi. Acaba o gün aforoz edilir miydi? Aysel Tuğluk'un akıbetini merak ediyorum.

Hatta bazen görüşlerine sahip çıkmaktan, onun adına korkuyorum, çünkü benim gibi birisi onun düşüncelerine sahip çıkarsa aforoz edilmesi daha da kolaylaşır. Kürt meselesi yüzünden "İslamcılar" arasında da ihtilaf çıktı. Kimi İslamcılarımız "Türk milliyetçisi" diye damgalandı, kimi "Kürt milliyetçisi..."

Oysa oturup konuşsalardı, her iki taraf da "ırkçılığı" "biyolojik materyalizm" olarak tanımlayacaklardı. Acaba "Kürt meselesinde siyasi çözüm" denildiğinde ne kastedilmektedir? Emin olun, böyle bir soru ortaya atıldığında DTP'lilerin bile, onlara PKK'lıları da katın, onların bile, sağa sola savrulduğunu ve kısa süre içinde radikal - revizyonist diye gruplandığını görürsünüz. "Türkçü" cenahta da savrulmalar olacaktır, şüpheniz olmasın. "Kürtler aslında Türk'tür, onlara Türklüğü kabul edinceye kadar bastırmalıyız" dan başlayıp, "Yok canım, Kürt kimliği tanınmalıdır"a kadar uzanan zeminde, karşılıklı yaman suçlamalar ortaya çıkacaktır. Gelin Aleviliğe...

Bakın savruluşa... Yılların Alevi aydını Reha Çamuroğlu "Düşkün" oldu! Yani aforoza uğradı...

Acaba Alevilik için ne yapılabilir? Bu anafor içinde çözüm üretmek kolay mı? Ak Parti, "Şu problemli işleri çözüp, memleketi rahatlatamaz mıyız?" gibi bir yaklaşım sergiledi ya, 85 yılın, hatta Osmanlı'nın hesabını ona ödetmeye kalkıyoruz. Belli ki, Hükümet bir yerden başlamak için bir çözüm önerisi teklif etse, kıyamet kopacak. 301'i, yani bir tek TCK maddesini çözebiliyor muyuz? Oradaki "Türklüğe hakaret" maddesini çıkarmak veya çıkarmamak. Yani "Türklüğe hakaret serbest mi olsun?" tartışmasında rol almak veya almamak...

Bunu hangi siyasetçi göze alabilir? Gelin bir de Anayasa yapın. Başörtüsü tartışmasında nasıl kamplaşmalar yaşanıyor, görülmüyor mu? Nur Vergin'in bir tek ipe çekilmediği kalmıştır. Ak Parti'nin içinden geldiği dünya ile, yani "islami zemin" le ilişkileri kolay ilişkiler mi?

-İslam adına bir şeyler istemek!

-Laiklik adına bir şeyleri korumak!

-Kürtlük adına bir şeyler istemek!

-Türklük adına bir şeyleri korumak!

-Alevilik adına bir şeyler istemek!

Her biri diğerini etkileyen bu talepler dizisi, Türkiye'nin gündemine "Pandora'nın Kutusu" cinsinden bir "Sistem sancısı"nı getirmektedir. İçinden bol suçlama, bol dışlama, bol kavga çıkar, ama çözüm çıkması son derece zordur. Toplumsal bir anaforun potansiyel zeminidir bu zemin..

Zaman zaman yazılarımızda akl-ı selim - sağduyu çağrısı yapıyoruz. Acaba bu çağrıların ulaştığı bir adres var mı, yoksa kendimizi mi kandırıyoruz? Şu Alevilik - Kürtlük tartışmasında gelinen Babil Kulesi manzarasına baktığımızda sağduyunun Kaf Dağı'nın ardında bir şey olduğu gibi bir hisse kapılmamak elde değil. Ama gene de sağduyu çağrısı yapmaya devam etmek gerekiyor.

Belki insanlar, bıçak kemiğe dayandığında akl-ı selim noktasına gelmeyi hatırlayacaklardır. Diyarbakır sabotajında can veren 17'li gençler birçok yürekte bıçak kemiğe dayandı hissi uyandırmadı mı? Hükümet gene de çözüm arayan ve önerilere açık taraf olmakta ısrar etmeli...

bugün



Bu yazı 1,884 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 25 Eylül 2012 Vesayet tortusunu silmek...
    • 20 Eylül 2012 Ana gündem: Terörü yok etmek
    • 12 Eylül 2012 Gültan Kışanak kaçırılsa...
    • 11 Eylül 2012 AK Parti formatının önemi
    • 9 Eylül 2012 Ne kadar çok ''keşke'' diyoruz
    • 7 Eylül 2012 ''Akil adam'' enstrümanı
    • 28 Ağustos 2012 MGK ne yapacak?
    • 26 Ağustos 2012 Düşme, düşersen üzerine çullanırlar
    • 19 Ağustos 2012 Bayram nostaljisi
    • 14 Ağustos 2012 Aygün ve bölgenin çıplak gerçeği
    • 12 Ağustos 2012 115 asker ölseydi...
    • 9 Ağustos 2012 ''Güvenlikçi politika''
    • 7 Ağustos 2012 Şemdinlili bir ananın Karayılan'a mektubu
    • 2 Ağustos 2012 ''Daha büyük harita''
    • 27 Temmuz 2012 Ortak mutluluğu planlamak
    • 26 Temmuz 2012 Ortadoğu'da ne oluyor?
    • 24 Temmuz 2012 Bölgesel Kürt yapılanması
    • 19 Temmuz 2012 Erdoğan'ın kurgusu ne?
    • 18 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu için son raunt
    • 27 Haziran 2012 Türkiye sınanıyor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,642 µs