Uzmanı en bol ülkeler arasında şöyle bir liste yapsak Türkiye her halde dünya sıralamasına girer. Uzmanımız boldur bizim… Söz konusu futbol olduğunda, hele doksan dakika sonunda, kırpılı kırpılı gözlerimiz, sinirden gergin dudaklarımızla, elimizi kolumuzu sallaya sallaya dökeriz tüm hünerimizi…
Üstelik sadece futbol değil… Gündem döner yeni uzmanlık alanlarımızı keşfederiz. Doların seyri ne olacak o kaderi biz tayin ederiz. Borsada çok para kaybetmişizdir ama olsun denizde kum bizde söz… Seçimler ne olacak? Tarhan Erdem’den iyi biliriz… Terör mü? Terörle Mücadele’ye ders veririz. Hatta gerekirse Genelkurmay’a da… Böyleyiz biz… Uzmanlıklarımız bitmez tükenmez…
Ulusça böyleyiz de gerçekten konularına hakim uzmanlar yok mu bu memlekette? Elbette var. Ekonomi alanında da önemli uzmanlar var, siyaset alanında da. Uluslar arası ilişkiler alanında birçok uzmanımız var bal gibi. Onlar zaten Genelkurmay’da Dışişleri Bakanlığı’nda, Başbakanlıkta, üniversitede, araştırma merkezinde işlerinin başında… Gözden uzak didik didik ediyorlar kendi uzmanlık alanlarını… Terörse terör, paraysa para…
Hem bakmayın Başbakan Erdoğan’ın kızdığına. O ‘televizyon televizyon dolaşıp ülke birliğine kurşun sıkıyorlar’ dediği emekli askerler de uzman. Teröristle mücadele konusunda… Teröristle çıkıp savaşmışlar mı dağa? Biliyorlar mı terörist nerede nasıl saklanır, nereden nasıl geçer, hangi yöntemleri kullanır, hangi taşın altına saklanır? Evet, çıkıp savaşmışlar ve biliyorlar… O halde teröristle savaş uzmanı onlar. Peki, terörizmle savaş uzmanı mı? ‘Terörizmle savaşın siyasi, ekonomik, diplomatik, sosyal ve askeri ayağı var’ diyorsanız eğer, bu soruya benim de yanıtım sizin gibi hayır…
Uzmanlıklarımız bitmez tükenmez bizim… Uzmanlarımız da… Ama Türkiye öyle bir süreçten geçiyor ki, ülkemin de içinde bulunduğu bölgede öyle bir satranç tahtası açılıyor ki… Bu süreci anlamak için uzmanlar, uzmanlıklar yetmiyor. Çünkü bir uzman fili tutuyor, bir diğeri kaleyi… Biri vezire uzanıyor, diğerinin aklı yuvarlanan piyonlara takılıyor. Her uzman satranç tahtasında kendi bildiği hamlenin en geçerli hamle olduğunu düşünüyor. Öneriler de bu önyargı zaviyesinden çıkıyor, ancak bu tüm kareleri, oyuncuların sonraki hamlelerini öngörmeye yeterli değil.
Bu yüzden ben yaşadığımız son süreçte Türkiye’nin nelerle karşılaşabileceğini öngörecek uzmanlar değil stratejistler arıyorum. Sınırötesi operasyonu tartışıyoruz ama bu operasyonun bölgedeki büyük fotoğrafta nereye denk düştüğüne bakmıyoruz. Baksak da göremiyoruz. Oyuncular kimlerdir, önem derecelerine göre nasıl sıralanmalıdır sorgulamıyoruz. Varsa yoksa Kuzey Irak… Varsa yoksa PKK… Onların da kendilerine göre bir hesabı var ama bölgede hamle yapan oyuncuları göz ardı ediyoruz. Kalemizin önündeki piyona odaklanıyor, o piyonu devirdiğimizde yüzleşeceğimiz, çaprazda pusuya yatmış bizi bekleyen vezirin olası varlığını sorgulamıyoruz.
Rusya’nın bu hassas denklemde hangi ipte yürüdüğünü, Kuzey Irak’a nasıl baktığını merak etmiyoruz. İran’ın yaptığı hesaplar nedir, İsrail ne ister, sınırboyumuzdaki çıkarı nedir, ABD tam olarak ne tasarlıyor, AB’nin tavrı nedir, Fransa ve Almanya aynı mı düşünüyor, Suriye ne umuyor, Türkiye kaybetmeden ne alabilir, uluslar arası sermaye nasıl tepki verir, Kuzey Irak’a olası bir operasyon sonrasında bizleri neler bekliyor, hasımlarımız müttefik müttefiklerimiz hasım olabilir mi, tüm oyuncuların ikinci ve üçüncü hamlesi ne olabilir, opsiyonlarımız nelerdir, ne kadar ileri gidip ne kadar geri gelebiliriz, muhatap oyuncular olası bir geri çekilmeden sonra ne hesaplıyor… Tüm oyuncuları masaya yatırabilecek, bölgedeki denklemi ve hesaplaşmaları gözler önüne serebilecek, satranç tahtasının her karesine hakim ve bize özel bir strateji çıkarabilecek bir Zbigniew Brzezinski’miz var mı?
Uzmanlıklarımız bitmez tükenmez bizim… Uzmanlarımız da… Ama bir tane Brzezinski’miz yok galiba. Eğer yakalarsam yakasına yapışacağım ve ‘anlat’ diyeceğim… ‘Hadi anlat ve dumanlı fanusta ne gördüğünü söyle bana!’
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle