En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

Pozisyonlar netleşiyor



Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün seçilmesinden sonra yaşadıklarımız, yeni döneme ilişkin olarak kurumların pozisyonlarını yavaş yavaş netleştirmeye başladıklarını gösteriyor.
Gül'ün Çankaya'ya çıkması yeni bir durumdu. Bazı açılardan "ilk"ler taşıyordu. Gül ve AKP açısından bakıldığında Çankaya daha önce geçilmemiş bir eşikti. Gül'ün cumhurbaşkanı almasıyla bu eşik de geçilmiş oldu.
Kurumlar yeni durum karşısında yeni pozisyonlarını belirliyorlar.
Yeni pozisyon alma siyaset kurumlarında da devlet kurumlarında da gözleniyor.
Bu açıdan şöyle bir özet yapılabilir.

Gül'ün pozisyonu
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, seçildiği günden bu yana, "gerginlik yaratmamaya özen gösteren" bir pozisyon aldı. Hem davetli hem de ev sahibi olduğu resepsiyonlara eşsiz giderek, "türban" tartışmasına ortam oluşmasını engelledi.
Gül, "türban"ı eşsiz davet yöntemiyle alan dışı tutarak kendine göre bir "eşitlik" ortamı yarattı. Ancak bunu genel bir kural haline getirebilir mi? Her davet için uygulayabilir mi? Bu soruların yanıtı için 29 Ekim Cumhuriyet resepsiyonu önem taşıyacak.
Bunun dışında Gül, bütün siyasi partilere Çankaya'nın açık olduğu mesajını da verdi. Herhangi bir ayrım yapmadı.
Gül'ün toplumun bütün kesimleriyle diyalog halinde bir Çankaya yönetimi göstereceği, verdiği işaretlerden anlaşılıyor. Ayrıca özellikle dış politikada aktif bir cumhurbaşkanı olacağı da belli.
CHP'nin boykotu ve TSK'nın mesafeli duruşuna karşın, bir "küskünlük" içine girmeyeceği de görülüyor.

CHP'nin pozisyonu
CHP, yeni duruma karşı ilk pozisyon alan parti. Baykal ve CHP'nin, Gül'ün cumhurbaşkanlığı konusunda herhangi bir meşruiyet sorunu görmediği, ancak Çankaya ile temas içinde olmayacağı da söylem ve eylemleriyle kesinleşti. Cumhurbaşkanı ile CHP arasında, "devlet zirvesi" dışında diyaloğun olmayacağı anlaşılıyor.

DSP ortada
DSP'de ise kafa karışıklığı var gibi. Gül ile Baykal arasında kalmış bir görüntü veriyor. CHP'den farklılaşmaya çalışıyor ama Gül'e de mesafeli durmak istiyor. İkisi de tam olmuyor. Verdiği izlenim bu.
MHP'nin pozisyonu ise farklı. MHP, Gül'ün seçilebileceği ortamı sağlayan parti konumunda. Cumhurbaşkanı Gül'le bir sorunu yok. MHP'de türbana bakış da CHP gibi değil. Bahçeli ve MHP'nin hassasiyeti Gül ve türban değil, "üniter yapı, ulusal bütünlük". Önümüzdeki dönemde de MHP'nin bu konularda yoğunlaşacağı açık.
CHP'den çok farklı bir pozisyon alan MHP, "kriz değil çözüm üreten muhalefet" anlayışıyla destek göreceği düşüncesinde. "Yapıcı ana muhalefet" hedefi gözettiği söylenebilir.

TSK'nın pozisyonu
Gül'ün cumhurbaşkanlığı karşısında Genelkurmay da pozisyonunu belirlemiş durumda. Kabullenme açısından bir sıkıntı yaşadığı açık. Gül'ün seçilmesinden memnun oldukları söylenemez. Ancak, TSK açısından da bir meşruiyet sorunu elbette yok.
Yazılı kurallar çerçevesinde Cumhurbaşkanı Gül'le görevlerinin gerektirdiği gibi çalışacaklar. Bunun dışında zorunlu olmayan hallerde faaliyetlere katılmayacakları veya düşük düzeyde temsil edilmeyi tercih edecekleri anlaşılıyor.

milliyet



Bu yazı 967 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,370 µs