Washington'dan bakıldığında dünya bir 'sersemler gezegeni' olarak mı görünüyor acaba; yalnızca Amerikalıların akıllı olduğuna, diğer ülke vatandaşlarının aptallardan oluştuğuna dair bir önyargı mı egemen Amerikan politikasını çizenlere?
Washington Post (WP) gazetesinde yayımlanan Robert Novak yazısı sonrasında meydana gelen gelişmeler, Amerikan politikalarına hayırhah gözle bakan bizdeki kalemleri bile isyana sevk etti. Sağda-solda çıkan değerlendirmeler, yapılanı akla ziyan olarak görüyor. En sâkin, en serinkanlı yorumcular dahi 'komplo teorisi' sınırlarında dolaşma pahasına lâflarını esirgemiyorlar.
Olayı bir kez daha hatırlatayım: Amerikan medyasının kıdemli isimlerinden Robert Novak, WP'daki sütununda, Bush yönetiminin Kuzey Irak'a Türkiye ile birlikte müdahale etme hazırlığında olduğunu yazdı. ABD Savunma Bakanlığı'nın '3 numarası' Eric Edelman Kongre'de bir brifing vermiş ve planın ayrıntılarını politikacılarla paylaşmış...
Planın Novak'ın sütunu aracılığıyla dünya kamuoyunun bilgisine girmesinin doğal sonucunun ne olduğunu biliyoruz: Planlandığı söylenen operasyon rafa kaldırıldı. Hâlâ PKK kamplarında kalmakta olan saflar varsa, onlar da Irak'ın kuzeyinin daha emin köşelerine sıvışmış oldu. Bush yönetiminin eline de, Ankara'ya dönüp “Görüyorsunuz, sonuna kadar getirdiğimiz operasyon planı, politikacılar tarafından basına sızdırıldığı için suya düştü” deme fırsatı geçti.
Tabii, yersek...
Olayın başından sonuna kadar boşa çıkacak biçimde planlandığı o kadar belli ki… Robert Novak daha önce de Bush yönetiminden bilgi sızdırdığı bir olayla skandala yol açmış bir isim. Eric Edelman'ın da vaktiyle çalıştığı ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in ofisinden 'Scooter' Libby, kızdıkları birinin eşini karalamaya karar verdiklerinde, “Onun eşi de CIA'nin gizli ajanı” bilgisini paylaşmak için ilk aradıkları gazeteci Robert Novak olmuştu. O olayda da, Novak, bilgiyi kendisine sızdıranın kimliğini gizlemek için hayli gayret sarf etti.
Bu defa da benzer bir seyir izlendiğine hiç kuşku yok. İki olayda da adı geçen ortak bir isim var: Eric Edelman... ABD'nin eski Ankara büyükelçisi olan Edelman'ın 1 Mart tezkeresi sonrasında Türkiye'ye karşı şahsi bir hoşnutsuzluk duyduğu biliniyor. Novak, her ne kadar, “Kaynağım Temsilciler Meclisi üyesi bir politikacı” dese de, Edelman'ın hiç gereği yokken Kongre'ye brifing vermesi bile hedef şaşırtma amaçlı bir manevra olarak görülebiliyor.
Ne olduysa oldu, ABD, Türkiye'ye verdiği “PKK'nın eylemlerini durdurma, liderlerini teslim etme” sözünü bir kez daha yerine getirmedi.
Şair “Sen âlemi kör, herkesi sersem mi sanırsın?” diye sorar; Washington'da Dick Cheney'in ofisinde yuvalanmış Neo-Çılgınlar takımı da, bütün dünyayı algılama özürlü kabul ediyor. Ayak oyunları, basit manevralar ve yeminli işbirlikçiler eliyle sonuç alıcı tezgâhlar kurmaları bu yüzden... Maymunun gözünü açtığını fark etmemesi ABD için kocaman bir 'yazık'.
Bizde CHP “Nerede hata yaptık?” sorusunun cevabını aramak yerine “Seçimde başarılı olan neden başarılı oldu?” konusunu işleyen raporlarla kamuoyu karşısına çıkıyor ya, Washington'unki de o hesap; “Irak'ta işler neden iyi gitmedi?” sorusunu havada bırakıyor ABD yönetimi… Oysa sürece en başından itibaren biraz daha yakından baksa, yüzlerce başka madde yanında 'en yakın müttefiklerine attığı kazıklar' maddesi bile pek çok yanlışı açıklamaya yeterli olabilirdi. Irak'tan askerini çekme ânı ister istemez yaklaşan ABD, bunu başarabilmek için bile müttefiklerine –özellikle de Türkiye'ye– muhtaç olduğunu nasıl oluyor da görmüyor?
Yoksa bu Neo-Çılgınlar tâifesi kör ve sersemlerden mi oluşuyor?
yenişafak
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle