En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

Kerkük'te neler oluyor?



Kerkük'te art arda meydana gelen olaylar, seçime kilitlenmiş Türk kamuoyunda yeterince yer ve ilgi bulamıyor.
Kerkükte bombalar patlıyor, kamyonlar patlatılıyor. Son iki patlamada 200'ün üzerinde insan yaşamını yitirdi. 7 Temmuz'da Türkmen bölgesindeki patlamada 154 Türkmen can verdi, 250'si yaralandı. Kerkük'te dün meydana gelen patlamada da 80'ı aşkın kişi öldü.
Kerkük'te neler oluyor?

Hedefler
7 Temmuz'daki patlamanın hedefi Türkmenlerdi. Irak'taki en savunmasız kesimi Türkmenler oluşturuyor. Irak Türkmen Cephesi lideri Saadettin Ergeç, ısrarla Türkmenlerin korunmasını talep ediyor. Irak veya koalisyon güçlerinin koruma sağlamasını, Türkmenlerin de güvenlik güçlerinde görev almasını istiyor ama aldırış eden yok. Ergeç, böyle giderse Türkmenlerin de kendi koruma güçlerini oluşturmak zorunda kalacaklarını açıkladı.
Bu tür eylemlerin Türkmenleri Kerkük'ten kaçırmaya yönelik olduğu konusunda görüş birliği var.
Kerkük'te dün meydana gelen patlama ise Talabani liderliğindeki KYB binasının önünde gerçekleşti. Hedef, Kürtler gibi görünüyor. Barzani bu patlamanın referandumu istemeyenler tarafından yapıldığını öne sürdü.
Acaba öyle mi?
Yarın bombanın nerede patlayacağı ve kimleri hedef alacağı belli değil.

İki tür eylem
Irak'ta iki tür eylem yapılıyor. Birincisi, Irak genelinde ABD'ye karşı yapılan eylemler. Bu eylemler hem Sünni hem Şii Araplar tarafından ABD'ye karşı yapıldığı gibi, mezhep çatışmaları nedeniyle birbirlerine karşı da yapılıyor.
İkinci tür eylemler ise yerel çatışmalardan kaynaklanıyor. Kerkük'te Türkmenlerin ve Arapların kenti terk etmelerini sağlamak için yapılan eylem ve baskılar gibi. 7 Temmuz'da Türkmen bölgesinde 154 kişinin ölümüyle sonuçlanan eylem gibi.
Dün Kerkük'te gerçekleşen eylem ise KYB ve Kürtleri hedef alıyorsa -ki öyle görünüyor- bu hem yerel hem de genel amaçlı olabilir.
Kürtlere yönelik tepkinin üç önemli nedeninden söze edilebilir:
1- İşgalde, ABD ile işbirliği yapmaları,
2- Kerkük'ün Kürt idaresine bağlanması çabaları,
3- 10 bin peşmergenin Irak ordusu üniformasıyla Bağdat'ta ABD askerleriyle birlikte operasyonlara katılmaları.
Bu tabloya bakıldığında, Irak'ta tek güvenli ve istikrarlı yer Kuzey Irak'tır, demek mümkün değil. Kerkük ve civarında meydana gelen büyük ölçekli patlamalar Barzani ve ABD'nin bu yaklaşımını çürütüyor.
Ayrıca bu eylemler, Kerkük'ün referandumla Kürt yönetimine bağlanması halinde küçük bir Irak olarak nitelenen Kerkük'te iç çatışmalara, iç savaşa kadar uzanacak riskler taşıdığının da göstergesi.

Bu nasıl normalleşme?
Kerkük'ün akıbetinin belli olması için üç aşamalı bir plan söz konusuydu:
1- Normalleşme,
2- Nüfus sayımı,
3- Referandum.
Bu planın henüz birinci aşaması bile gerçekleştirilmiş değil. Kerkük'te yaşananlara "normalleşme" demek mümkün mü?
Demografik yapının Kürtler lehine değiştirilmesi için gösterilen gayret de ortada. Türkmenler ve Araplar korkutularak göçe zorlanıyor. Kürtler ise ekonomik teşviklerle Kerkük'e taşınıyor.
Normalleşme sağlanmadan, yapılacak nüfus sayımı nasıl inandırıcı olacak? Her gün onlarca insanın öldüğü Kerkük'te bu iki aşama geçilmeden nasıl referandum yapılacak?
ABD ve bölgesel Kürt yönetiminin Kerkük'ü bir iç çatışmaya, iç savaşa sürüklemekte olduklarını görmeleri gerek...

fbila@milliyet.com.tr



Bu yazı 1,055 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,639 µs