En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

ABD'nin yarattığı kuşku



ABD'nin PKK konusunda yarattığı kuşku giderek artıyor. Türkiye'nin PKK'ya karşı beklentilerini karşılamadığı için Türk kamuoyunda ABD'ye karşı oluşan güvensizlik, PKK'ya ABD silahları verildiği haberiyle daha da artmıştı.
Bir PKK itirafçısının ABD zırhlı araçlarının PKK kampına geldiği ve silah getirdiği iddiası kesin bir bilgi olarak ele alınmamış, ancak bir soru işareti de doğmuştu.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün dün yansıttığımız açıklaması, "soru işareti-kuşku"yu aşan bir netlik taşıyordu. Gül, Genelkurmay'ın bu konuyu araştırdığını ve resmi bir yazıyla aynı yönde kendilerine görüş bildirdiğini belirtince işin ciddiyeti anlaşıldı.

ABD'nin tutumu
ABD'nin PKK'ya karşı tutumu tutarlı gözükmüyor. Washington bir yandan PKK'yı terörist örgüt olarak ilan ettiğini söylüyor, diğer yandan Türkiye'nin taleplerine soğuk duruyor.
1 Mart 2003 tezkeresinin TBMM tarafından reddedilmesinden sonra Türk askerinin başına çuval geçirme dahil, karşı tutum alan ABD ile Türkiye arasındaki güven oluşmuyor. Şimdi bir de ABD'nin doğrudan veya dolaylı bir biçimde PKK'ya silah verdiği kanıtlanırsa, zaten zedelenmiş olan müttefiklik ilişkisinin daha ağır bir yara alacağı açık. ABD ile Türkiye arasında onarılması zor hasarların meydana gelmemesi için Washington'ın PKK'ya karşı
söylemiyle eyleminin aynı olması gerekiyor.
Son ABD silahı bilgilerinin araştırılması ve gereğinin yapılması bir fırsat doğurabilir. Ancak ABD, Türkiye'nin en üst düzeyde tepki vermesine karşın, oyalayıcı tutumunu sürdürürse güven ortamının doğması giderek daha da zor olacaktır.

Ankara kime güvenecek?
Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı sınır ötesi harekât yapılması gereğini gündeme getirdikçe, Washington buna karşı duruyor.
ABD sınır ötesi harekât yerine, "üçlü diyalog"la çözüm bulunmasını öneriyor.
Bu öneriyi Talabani ve Barzani de destekliyor.
ABD-Türkiye-Irak bir araya gelecek ve PKK sorununu çözecek. Peki Türkiye kime güvenecek?
Barzani'nin söylemi ve tutumu ortada. PKK'ya karşı tavır almıyor, aksine silah ve lojistik yardımını sürdürüyor. KDP ve KYB'nin PKK'ya sağladığı destek ve koruma bizzat Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt tarafından ifade edilmişti.
Bugünlerde ise PKK'nın ABD'ye silah verdiği bilgisi gerginlik yaratmış durumda.
Bu halde Türkiye, ABD ve Irak'la nasıl bir işbirliği yapacak ve PKK'nın Kuzey Irak'taki varlığı ve faaliyetleriyle mücadele edileceğine nasıl güvenecek?

Yeni değil
Türkiye'nin PKK konusunda ABD'ye karşı duyduğu kuşku yeni de değil.
1 Mart 2003'ten çok önce de ABD'nin PKK'ya zaman zaman lojistik destek sağladığına ilişkin çok ciddi bilgiler çok üst düzey yetkililerce açıklanmıştı.
Eski Genelkurmay Başkanı Org. Doğan Güreş, TSK'nın operasyonları sırasında ABD helikopterlerinin PKK'lılara havadan lojistik malzeme attıklarının belirlendiğini açıklamıştı. Güreş, bu tespit üzerine, bir daha görülmeleri halinde bu helikopterlerin vurulması emrini verdiğini de kamuoyuyla paylaşmıştı.
1991'deki 1. Körfez Savaşı'nda da, Mart 2003'te Irak'ın işgali sırasında da Türkiye'den tam destek isteyen ABD, bu süreçte Ankara'nın taleplerine yeterli düzeyde olumlu yanıt vermekten hep kaçındı.
Bugün geldiğimiz aşamada ABD, tutumunu, Türkiye gibi bölgede çok büyük öneme ve güce sahip bir ülke ile ilişkilerini kopma noktasına getirmeden düzeltmelidir.
Bunun en önemli göstergelerinden biri PKK'ya karşı tutum olacaktır.

fbila@milliyet.com.tr



Bu yazı 905 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,798 µs