En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

Seçim sonrasına ilişkin öngörüler



Araştırma şirketleri seçim anketlerini sürdürürken, düşünce kuruluşları da seçim sonrasına ilişkin öngörülerde bulunuyorlar.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) düşünce kuruluşu olan Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı da (TEPAV) seçim sonrasına ilişkin öngörüleri masaya yatırdı.
Dr. Nihat Ali Özcan'ın imzasını taşıyan seçim sonrası analize göre, AKP ile TSK arasındaki gerginlik azalacak. 27 Nisan'da TSK'nın yaptığı açıklamayla doruk noktasına ulaşan AKP-TSK gerginliği, cumhurbaşkanının seçilememesi ve erken seçim kararıyla ikinci plana kaydı.

Çankaya adayı
Dr. Özcan, TSK'nın 27 Nisan açıklamasıyla AKP'nin Çankaya hesabını bozduğunu kanısında. TEPAV'a sunduğu analizde şöyle diyor:
"TSK, cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde hedeflediği sonucu elde etmiştir. Ordu kurumsal kültürünün stratejik önem verdiği cumhurbaşkanlığı koltuğuna İslamcı bir AKP'linin oturmasını önlemiştir. AKP kolayca elde etmeyi umduğu cumhurbaşkanlığı koltuğuna planladığı ismi getirememiştir. Siyasal gelişmelere bakıldığında, önümüzdeki süreçte AKP'nin bu fırsatı bir daha elde edemeyeceği görülmektedir. Sonuçta 27 Nisan benzeri bir krizin yaşanması ihtimali oldukça düşüktür. TSK, çoktan kriz öncesi sınırlarına çekilmeye başlamıştır."
Dr. Özcan, analizinde seçim sonrasında AKP'nın Abdullah Gül'ün adaylığında ısrar edecek sandalye gücünü bulamayacağı ve uzlaşmaya yöneleceği öngörüsünde bulunuyor.
Bu öngörüsünün gerekçelerini şöyle açıklıyor:
"Kamuoyu yoklamalarına göre 22 Temmuz 2007 seçimlerinde AKP tek başına iktidar olabilir. Ancak yeni hükümet eskisinden daha zayıf olacaktır. Görülen o ki yeni dönemde MHP de parlamentoya girecektir ve bağımsız adaylarla seçime giren DTP, AKP'nin aleyhine olarak 20'ye yakın milletvekili çıkaracaktır. Sonuçta parlamento AKP, CHP, MHP ve DTP'lilerden oluşacaktır.
....
Yeni dönemde oluşacak parlamento aritmetiğine göre AKP, Meclis çoğunluğuna güvenerek tek başına cumhurbaşkanını seçemeyecektir. Bu durumun uzlaşmayı zorunluluk haline getirmesi beklenebilir. Ancak Meclis bir isim üzerinde uzlaşamaz ve fesholursa, bu defa AKP'li olmayan, toplumun daha geniş kesiminin onayını almış yeni bir isim ön plana çıkacaktır. Bu durum gittikçe düşen AKP-TSK gerginliğinin iyice azalması anlamına gelecektir."

Gül'ün durumu
Erken seçim kararı alındıktan sonra da Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, cumhurbaşkanlığı adaylığının sürdüğünü belirtmişti. Gül, AKP mitinglerinde Başbakan Erdoğan'dan önce çıkıp bu konuyu işleyen bir konuşma yapıyor. Gül, mitinglerde gördüğü ilgiyi adaylığının onaylandığı biçiminde yorumluyor.
Ancak son günlerde Başbakan Erdoğan ve TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın bu konudaki söylemi dikkat çekiyor. Erdoğan, adaylık kararının Gül'ün takdirine bağlı olduğunu söylüyor. Arınç, yeni koşullarda adayın kim olacağının şimdiden belli olmayacağı düşüncesini yansıtıyor.
AKP'nin seçimlerden 367 sandalye alarak çıkması mümkün değil. Oy oranı artsa bile MHP'nin ve DTP'nin Meclis'e girmesiyle sandalye sayısı düşecektir. AKP'nin bugünkünden daha az milletvekili sayısıyla cumhurbaşkanını tek başına seçmesi çok daha zor olacağına göre, uzlaşmaya yönelmesi daha yüksek bir olasılıktır.
Uzlaşma ise gündeme yeni isimler getirecektir.

milliyet



Bu yazı 1,129 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,519 µs