En Sıcak Konular

Hasan Cemal


Hasan Cemal
0 0 0000

Evet, kıyamet kopmalıydı!



Evet öyle, Türkiye'de kıyamet kopmalıydı. Peki, neden kopmalıydı kıyamet?
Bunun için aşağıdaki satırları lütfen okuyun:
***
"Ümraniye'deki bir gecekonduda ele geçirilen gizli cephaneliğin Hırant Dink, Orhan Pamuk , Perihan Mağden ve Elif Şafak gibi yazarların davalarında çeşitli eylemler düzenleyen emekli bir astsubaya ait olduğu ortaya çıktı ve kıyamet kopmadı.
Cumhuriyet mitinglerinde Türk bayrağı sallayarak, halkının bir kısmını düşman ilan edenler arasında bulunan Kuvayı Milliye Derneği'nin kurucularından olan bu kişi, Danıştay saldırısında adı geçen emekli yüzbaşının arkadaşı çıktı ve yine olay olmadı.
Ele geçirilen bombaların Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalarla benzer özellik taşıdığının ortaya çıkması da 'makul çoğunluk' tarafından bir vakıa olarak ele alınmadı.
Atabeyler çetesi, Sauna çetesi deşifre edildi, gizli iktidarını sürdürenler açısından bir şey olmadı.
Emekli general Veli Küçük'ün adı hemen her şaibenin arkasından yankılandı, Dink soruşturması kapsamında ele alındı, yine bir şey olmadı.
Olayların iç yüzü, rejimi koruyan kitlelerin ilgi alanına dahil değildi.
Şemdinli'de kitapçıya bomba atanın bir asker olduğu, halk tarafından kıskıvrak yakaladığında anlaşıldı ve yine kıyamet kopmadı. Davayı araştıran savcının meslekten ihraç edilmesi çoktan unutuldu.
Cumhurbaşkanı adayının seçilmesi -bugüne dek sanki hep aynı tür bir uzlaşmayla seçilmiş gibi- eski adaylardan daha fazla oy almasına rağmen bir muhtıra ile ve Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla engellendi. Ortaya çıkan belirsizliğin tüm aktörleri sorgulanamadı.
Seçimlere doğru artan terörü gerekçe gösterip Kuzey Irak'a girmemizi savunan resmÓ görevlilerin ABD'deki bir düşünce kuruluşunun toplantısında ortaya çıkması, her fırsatta Batı karşıtlığı yapanların manşetine giremedi.
Ankara ve Manisa'daki şehit cenazelerine katılan hükümet üyelerine saldırıp siyasi sloganlar atanların üye olduğu kurumlar arasında, mitingleri düzenleyen Atatürkçü Düşünce Derneği, İzmir Ülkü Ocakları, CHP İzmir Gençlik Kolları olduğu tespit edildi. 'Cenaze tahrikçileri'nin şehir şehir gezdiği belirlendi, protestocular arasında bazı kamu görevlilerinin ve devlet memurlarının olduğu kaydedildi. Şehit kanlarının iç siyasete alet edilmesi hiç dehşete düşürmedi, K.Irak'ta belirsiz bir savaşa girmek için haykıranları...
Buldukları her yüksek tepeye bayrak dikmekte yarışanlar İzmir Limanı'nın yabancı sermayeye satılmasını emperyalizmle savaş gerekçesi olarak görüp gündemi işgal ederlerken, asıl işgalin yanı başımızda sürdüğünü, Ortadoğu'nun salt K.Irak'tan ibaret olmadığını görmediler.
Ahmet Kaya tişörtü giydikleri için linç girişiminden son anda kurtulanları duyunca yer yerinden oynamadığı gibi, bu linç kültürünü meşru hale getirircesine, halkı 'kitlesel refleks'e çağıran bir e-bildiri daha yayınlandı.
Bugün kitapçıların best seller raflarında Erdoğan çiftini ve Abdullah Gül'ü Davut yıldızı içine alanlar karşısında zımni bir suskunluk oluştu. Her vesileyle "Yahudi düşmanlığı yapılıyor" diye ayağa kalkanlar şimdi bu antisemit uygulama karşısında ortalıkta görünmedikleri gibi, mitinglerde yabancı azınlıklara karşı atılan sloganları da sorgulamadılar. Türklük yemini ederek Türk kanı dışında bir başka kan taşıyanlara karşı silahlı örgüt kuranlar ile miting düzenleyen dernekler arasındaki bağ pek sorgulanmadı.
Mitinglerini düzenleyen akademisyenlerden birinin intihal vakası yüzünden üniversiteden uzaklaştırılmış olması, bir diğerinin kurduğu kanalın sermayesinin tartışmalı oluşu, kapatılan Nokta dergisinin belgelediği gibi, çeşitli STK'ların TSK güdümlü olması, şeriat korkusu nedeniyle meydanlara akın edenlerin gündeminde bomba etkisi yaratmadı.
Bu kitleler, askerin siyasete karışmasını, çeşitli korkular canlı tutulduğu sürece onaylamaya devam etti.
Bu ilgisizlik, duyarsızlık ve vicdansızlık yüzünden meşrulaşmıyor mu zaten bu vesayet düzeni?"
***
Bu yazı, Leyla İpekçi'nin.
19 Haziran'da Zaman'da çıktı.
Bu ülkede hukukun üstünlüğü ve demokrasi konusunu önemseyenler, İpekçi'nin bu anlamlı sorgulaması üzerinde dursalar ne iyi olurdu.

h.cemal@milliyet.com.tr

milliyet



Bu yazı 1,050 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 16 Eylül 2012 Türkiye AB’nin, AB Türkiye’nin neresinde?
    • 13 Eylül 2012 Ve soruyorum Ak Parti iktidarına...
    • 7 Ağustos 2012 Özkök Paşa demokrasi adına bir şanstı!
    • 12 Mayıs 2012 Ak Parti’yle kadınlar, başörtüsü sorunu ve Kürt sorunu...
    • 18 Nisan 2012 Demokraside asker sorunu, sivil sorunu!
    • 15 Nisan 2012 Suriye’de akan kan ve evimizin içi!
    • 3 Nisan 2012 Suriye’de ben de tarafım!
    • 27 Mart 2012 Zamanın ruhu ve dış konjonktür PKK’ya karşı!
    • 21 Ocak 2012 İnsanlık ölmedi, karanlık sorgulanacak!
    • 18 Ocak 2012 Sanık Kenan Evren, ayağa kalk!
    • 20 Kasım 2011 ''Dersimli okşanmakla kazanılmaz!''
    • 18 Ekim 2011 Herkes ‘Atatürk milliyetçisi’ olmak zorunda mı?..
    • 5 Ekim 2011 Ak Parti, CHP, BDP uzlaşması...
    • 29 Eylül 2011 Ciğeri yanan Erdoğan’a, Öcalan’a...
    • 27 Eylül 2011 PKK, BDP, Güneydoğu’dan haberler öyle ki...
    • 22 Eylül 2011 Avrupa Birliği Türkiye'ye dürüst davranmıyor mu?
    • 21 Eylül 2011 Düşen helikopterin beynini kim söküp aldı ?
    • 7 Eylül 2011 Başbuğ Paşa da hesap vermek zorunda!
    • 2 Eylül 2011 Erdoğan’ın askeri vesayetle mücadelesi...
    • 6 Ağustos 2011 Kürt sorunu: Bardağın dolu ve boş tarafı!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,105 µs