DORTMUND
Futbolun sopası vardır, hayalde yaşatmaz insanı. Saraybosna'da da öyle oldu. Futbolun sopası pat diye kafamıza indi Bosna Hersek karşısında...
Kendimize geldik mi?
Tabii bu soru en başta Fatih Terim'i ilgilendiriyor.
Her lider gibi bazen o da uçabilir, aşırı risk alabilir. Fakat genellikle gerçekçiliği elden bırakmayan bir futbol adamıdır Fatih Hoca.
Bir başka deyişle:
Siyaset nasıl mümkün olanı yapma sanatıysa, Fatih Hoca da eldeki malzemeyle mutfakta en iyisini pişirmeye çalışır. Elbette geleceğe dönük bir vizyon sahibidir, ama elinde mevcut malzemenin zorunlu kıldığı sınırları, kısıtları da bilir.
Kısacası:
Hayalde yaşamaz Fatih Hoca!
Bir oyun planı vardır.
Son zamanlarda milli maçlardan önce ve sonra yaptığı basın toplantılarını izliyorum. Gazeteci milletinin bazı sorularını yanıtlarken, bir 'oyun planı'nın ipuçları kendini belli ediyor.
Bir seferinde şöyle dedi:
"Önce biz, sonra rakip! Önce bizim ne oynayacağımız, nasıl oynayacağımız önemli. Yani öncelik, bizim kendi oyun felsefemizde..."
Oyun planı budur.
Hiç kuşkusuz rakibi ihmal etmez bu bakış açısı. Kuyumcu titizliğiyle çalışıp rakibin güçlü ve zayıf yanlarını da inceler vs...
Fakat öncelik benim oyun planım, benim oyun felsefem, oyun anlayışımdır. Ben eğer ne yapacağımı iyi biliyorsam, gerisini rakip düşünsün diyerek sahaya çıkar oynarım.
Bu oyun planı anlayışı, siyaset için de geçerlidir.
Ve bizde çok eksiktir.
Türk siyasi hayatının tepkisel yanı fazlasıyla ağır basar. Negatiftir. Sürekli olarak rakibine bağırıp çağırmakla, onu kötüleyip yerin dibine batırmakla uğraşır.
Kendisinin ne yapacağını pozitif biçimde, derli toplu programlaştırmayı değil, karşısındakine lanet yağdırmayı iş edinir. Kendini ancak böyle tarif eder bizim siyasetçiler...
Sen yapacaksın?
Ne yapmak istiyorsun?
Önce bunu belirle. 'Oyun planı'nın belli olsun. Nereye, nasıl gideceğini bilmek, yolunu doğru çizmek, yani kendine, kendi gücüne güvenmek, hiç kuşkun olmasın, yolun yarısı demektir siyasette...
Örneğin arasıra kulağına çalınır:
AB Türkiye'yi böler!
Önce söyle, senin oyun planın nedir? Mesela AB'den uzaklaşmanın, Türkiye'yi bölücü etkilere daha açık hale getirebileceğini hiç düşündün mü ya da ne kadar düşündün?
Arada bir duyarsın:
ABD, Türkiye'yi bölmek istiyor!
Senin oyun planın nedir? ABD'den uzaklaşmak ya da ABD ile çatışma yörüngesine girmek, bölünme tehlikesini azaltmaz arttırır; bunu hiç düşündün mü?
Bir başka ses duyulur:
Yabancı sermayeye, küresel sermayeye karşıyım!
Senin oyun planın nedir?
Türkiye'nin her yıl yedi yüz küsur bin kişiye iş bulması gerekiyor. Kendi iç kaynaklarınla bunun ancak yarısı mümkün. Diğer yarısı için doğrudan yabancı sermaye yatırımları lazım.
Başka yolu yok!
Türkiye'nin baş belası olan aş ve iş sorunu başka türlü çözülemez. Onun için de slogancılıkla, istemezükçülükle bir yere varamazsın.
Oyun planı şart!
Ülke olarak öncelikle neyi, nasıl yaparsan güçlü olursun? Seni bölmeye, parçalamaya, istikrarsızlaştırmaya çalışanlar karşısında elini en iyi hangi yoldan güçlendirirsin?
Önce bunu düşün.
Demokrasinin, hukuk devletinin ipine sarılmadan, insan haklarını gözeten hukukun üstünlüğünü savunmadan, siyasette olduğu gibi
ekonomide de dışa açık rekabetin gereğini yapmadan, günümüzde böyle bir oyun planına sahip olmadan, iyi bil, Türkiye'yi çıkmaza sokarsın.
Hayalde yaşanmaz!
Gelecek, geçmişte aranmaz.
Futbolda da öyledir.
Fatih Hoca'nın da bir oyun planı var. Ama anlaşılan Saraybosna'daki son maçta kağıt üstünde kaldı. Çünkü o oyun planını sahada hayata geçirecek olan ahali, bir belki iki kişi dışında yok gibiydi. Topçularımız sahada bir döküldüler, pir döküldüler.
Bakalım bu akşam Dortmund'da, futbolun süper gücü Brezilya karşısında ne olacak?..
milliyet
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle