En Sıcak Konular

Mehmet Altan


Mehmet Altan
0 0 0000

 AB’ye bundan mı karşılar ?



Türkiye askeri vesayet ile gerçek bir demokrasi açmazında kalıverdi. Toplum ‘yaşam biçimini’ önemseyen cumhuriyetçiler ile ‘ötekinin’ hak ve hukukunu savunan demokratlar arasında bunalmakta... 
 
Bu gerginlik gözlerin dış dünyaya çevrilmesine de sebep oldu.. Bu ayrışmaya dünya ne diyor?
ABD, dünya için olduğu kadar Türkiye için de önemli.. Hatta belki Türkiye için belirleyici..
Son zamanlarda ABD yönetimi ile Türkiye arasında pürüzler var..
En ciddi sorun da Irak ve özellikle Kuzey Irak.
Hükümet açısından da konu pürüzlü.. Askeri otorite açısından da..
Hatta Büyükanıt’ın son basın toplantısı ardından araya eski başkan Clinton’un katılmasına bile neden olan bir polemik yaşandı.. Askeriyenin Kuzey Irak’a girmesine ABD kesinkes karşı.. Askeriye ise bunu güvenlik açısından yararlı görüyor.

***
Askeriye ile hükümet de Irak ve Kuzey Irak konusunda fikir birliği içinde sayılmaz.
Askeriye Kuzey Irak otoriteleriyle görüşmeye köklü bir biçimde muhalif... Hükümet ise konuyu böylesine kestirip atmıyor.
O noktada yakın bir geçmişte kamuoyunun gözleri önünde demokratik bir ülkede olmayacak bir tartışma izledik..

***
ABD’nin askeri muhtıra ertesinde konuya yaklaşımı çok sert bulunmadı.
Ama önce son ABD açıklamasını bir kez daha hatırlayalım.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Tom Casey, ‘Türkiye’de demokratik düzeni desteklediğimiz çok açık. Türkiye’de anayasa ve seçim sandığının işlediğini görmek istiyoruz. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve diğer yetkililer de bunu açıkça ifade etti. Elbette ordu veya başka birinin anayasal sürece müdahale etmesini veya anayasa üstü bir şey yaptığını görmek istemiyoruz’ dedi.

***
ABD’nin yukardaki gibi net açıklamalarına rağmen..
Irak ve Kuzey Irak ile ilgili gelişmeleri de gündeminin ilk sırasında tutmakta.. Muhtemelen de Türkiye’deki gelişmelere tavır koyarken de kendi açısından çok önemsediği Irak konusuna yaklaşımları da yakından takip etmekte.
Pratik ve pragmatik bir ülke olan ABD’yi, Türkiye’nin Irak’a yaklaşımının çok meşgul ettiğini ve duruşunu buna göre belirlediğini ya da değiştirdiğini söylemek mümkün.
Ama gene de ABD’nin darbeye karşı durmadığını söylemek çok da kolay değil..
Yukardaki son resmi açıklama da bunu belgelemekte..

***
Ama AB çok daha net ve kararlı.
Onlar AB standartlarında bir demokrasiyi Türkiye’de görmek istiyorlar.
Sisteme askeri bir müdahaleyi asla kabul etmiyorlar.
Demokrasiden yana taraflar.
Bu konuda da ısrarlılar.
Nitekim, son olarak AB’nin Türkiye’deki büyükelçileri önceki gün olağanüstü toplanarak, durum değerlendirmesi yaptı.
Büyükelçilerin çoğu, başta Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklaması olmak üzere yaşanan gelişmelerden endişe duyduklarını ve Türkiye’de bazı risklerin hala devam ettiğini belirtti.
Büyükelçiler, Türkiye’deki demokratik güçlerin desteklenmesi gerektiği konusunda fikir birliğine vardı.

***
AB’nin önemi..
Günlük yaşamın kalite kazanması yanında..
Son haftada yaşadığımız türden olaylarla demokrasiye bıçak çekildiğinde de ortaya çıkıyor.
AB kesinkes demokrasi dostu.
Son bir haftadaki gelişmeler de bunu bir kez daha gösterdi..

***
Diyorum ki..
Türkiye’deki bazılarının topluma sistematik bir biçimde yaymaya çalıştıkları AB düşmanlığının altında bu özellik mi yatıyor?
AB’nin evrensel bir demokrasiden yana taviz vermeyen duruşu.
Bunu biraz daha ve serinkanlı düşünmek de yarar var..
Herkes için yarar var ama siyasal iktidar için biraz daha fazla yarar var.

star
 



Bu yazı 742 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Ocak 2012 ‘Tanırım, iyi çocuklar’
    • 9 Ocak 2012 Genelkurmay’a o istihbaratı kim verdi?
    • 6 Ocak 2012 Demokrasi ile ‘biat sistemi’ arasındaki fark
    • 30 Aralık 2011 Bombalama emrini kim verdi?
    • 24 Aralık 2011 Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın adresi
    • 16 Aralık 2011 Susurluk’ta faili meçhul reytingi...
    • 14 Aralık 2011 Ergenekon büyürken uyuyamam...
    • 4 Aralık 2011 Şikeci siyasetin kirli çamaşırları
    • 2 Aralık 2011 Var mı bu yasayı çıkaracak babayiğit?
    • 30 Kasım 2011 Yüzde 3 Türkiye’yi keser mi?
    • 29 Kasım 2011 Devlet-ulustan ulus-devlete geçemeyince
    • 23 Kasım 2011 Ergenekon’un farkında mısınız?
    • 21 Kasım 2011 Birinci Cumhuriyet Dersim’dir...
    • 14 Kasım 2011 Kozinoğlu kalp krizinden mi öldü?
    • 9 Kasım 2011 Kararı alkışlıyor, Bakan’ı kutluyorum
    • 3 Kasım 2011 Almanya’daki Türkler, Türkiye’deki Kürtler
    • 31 Ekim 2011 Cinayet işlemeye özgürlük savaşı mı diyorsunuz?
    • 26 Ekim 2011 Hırsızlar da kardeşiniz mi?
    • 20 Ekim 2011 Keşke gerçek bir ordumuz olsaydı...
    • 19 Ekim 2011 Bir İsrailli kaç Filistinliye bedel?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,492 µs