En Sıcak Konular

Rüşdü Paşa



Rüşdü Paşa
0 0 0000

Hesap savaşı



“Eğer bir dünya görüşün yoksa, bir dünyan da yoktur ve olmayacaktır.”
Ergin Günçe

Sermaye partisi, Türkiye’yi bir vatan olarak görmüyor. Görmesini beklemek saçma.Türkiye, global para babalarının tanımına göre, para kazanılan bir piyasadır ve Türklere kabul ettirilen budur. O halde iki parti var. İlki sermaye partisi. İkincisi ise, Türklerin partisi.

Carl von Clausewitz tarafından ortaya atılan, başkaları tarafından ise çok tartışılan ilkeye göre: ‘Savaş, siyasetin başka araçlarla sürdürülmesinden başka birşey değildir’; savaş, ‘yalnızca siyasal bir eylem değil, tam bir siyaset aracı, siyasetin başka yolla sürdürülmesidir.’ Ekonomi, teorik ve tarihi olarak, yeteri kadar politiktir ancak teknik olduğu propagandası yapılıyor.  Türkler, bir hesap savaşındadırlar. Hesap yapmak, savaşta ya da barışta, çok gereklidir; ancak, Türklerin hesabı pek zayıf. Türkler, birgün, 1980 senesinde birgün yanlış bir hesap yaparak dünya oligarklarının kendilerine önerdikleri yeri kabul ettiler. O günden bu yana Türklerin başına gelenler, o yerde durmaktan kaynaklanıyor.

Hesap sistemi
Türkler, yanlış bir hesap yaparak başkalarının hesabını kabul ettiler. Anlamı, Türklerin kendi hesaplarını yapmaktan vazgeçmeleridir. Ne sade insanlar bankadan kredi çekerken hesap yapıyorlar ne de okumuşlar  memleketin vaziyeti konusunda bir hesap yapıyorlar. Sınavda kitaplar açılıyor, olmadı ezberdekiler tekrarlanıyor. Kimsenin gidiş yolunu anlatabilecek bir kavrayışı yok, herkes sonuçla ilgileniyor. Sovyetler Birliği birgün çöküyordu, sade bir kadın ekrana şunu söyledi: Ruslar bu kadar aptal değildir. Türkiye’de hesabı iyi olan küçük azınlık, sermaye partisi, hesap sistemine uygun bir şekilde soygun yapıyor. Yapılan iş kılıfına uyduruluyor ve çoğunluk partisi kaptırmaya devam ediyor. Çoğunluğun bir hesap sisteminin olmaması ve çoğunluk içinde yaratılmış güvensizlik, modelin çalışmasına yardımcı oluyor.

Tezler
1.Kapitalizm sermaye sistemidir. Sistem, sömürüye dayanır. Sistemde herşey sömürülür. Sistemin herhangi bir ahlakı olmaz.
2.Batı uygarlığı, kapitalisttir. Kapitalizm, çoğunluk için kötüdür.
3.Türklerin kimlik krizi kapitalizmi tanıdıkları gün başladı. Aynı gündeyiz.
4.Kapitalist sistemde, Türklerin hesap ödeme işini bırakmaları yararlarına olur.
5.Mizah, çelişkinin zeka ile ortaya çıkartılmasıdır. Kapitalist sistemde en komik olan Türklerin durumudur.
6.Kapitalizmden uzak durmak, yeni bir doktrin için başlangıçtır.
7.Türklerin kapitalizme karşı saldırısı herşeye rağmen kötü değildir. Bazı şeylerini yitirmediler.
8.Türkler, hesap işlerine kafa yormamaya inat ediyorlar.

Kriz
Türkiye iktisadında para krizi bekleniyor. İktisadi durgunluk ise uzun zamandır var. Kapitalist dünya sisteminde yeni bir kriz çıkacak. Krizin merkezi, dünya sisteminin merkezi olan ABD’dir. Durum, en başta Türkiye iktisadını vuracaktır.Vurmak, kelime olarak doğru seçilmiştir; çünkü, yaşanacak olan bir vuruştur. Mayıs başında gerçekleşen bir kriz provasıydı ve ilk dalga olarak adlandırıldı. Yeni bir dalga, yaşadığımız sonbahar mevsiminde yaşanacak. Ardından ise tarihi en ağır kriz gelecek. Türkiye tarihinde hiç bu kadar dış açık verilmediğine göre, gelecek olan en ağırıdır. Türkiye’deki sermaye bu dönemlik doyma noktasına ulaştı, çıkış için bahane aranıyor. Bahane, politik olmalıdır. Politik yapıda değişim tezgahlanıyor. 

Alıştırma
Bir hesap savaşındayız. Hesabı iyi olan küçük azınlık Türkiye’de hayatından çok memnundur. Çoğunluk partisinin ilk işi, kendi hesap sistemini bilmesidir. Bunun için çoğunluk partisinin sorması gereken sorular, alıştırmalardır: İktidar kimde? İktidardakilerin kafasında ne var? İktidara sahip olan neyi arar?

Clausewitz’in ilkesini tersine çevirmeyi öneriyoruz. Şudur: Siyaset, başka araçlarla sürdürülen savaştır. Bu anlam, iktidar ilişkisinin temelinin güçlerin savaşçı çatışması olduğu varsayımını ima eder ki varsayım Nietzsche’nindir.



Bu yazı 1,049 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 4 Temmuz 2012 korku zamanın kaybedilmesidir
    • 4 Nisan 2012 Nietzche bir gelecek tarihçisidir
    • 7 Mart 2012 Mesele Bir Şapka Meselesidir
    • 6 Şubat 2012 Yerliler 1986 Nereye
    • 26 Ocak 2012 Bakış açın yoksa, sen yoksun
    • 9 Ocak 2012 kıyamam sana
    • 22 Kasım 2011 İtalyan Düşü
    • 16 Kasım 2011 evine dön
    • 3 Kasım 2011 İktisatçı
    • 1 Kasım 2011 Arzu
    • 27 Ekim 2011 Ayakta kalmak
    • 11 Ekim 2011 Yöntem
    • 29 Eylül 2011 yalan
    • 16 Temmuz 2011 Kendin olmak bir saldırıdır
    • 22 Haziran 2011 kaçış
    • 26 Mayıs 2011 obama’ya açık mektub
    • 23 Mayıs 2011 kafka’nın dûnyasındayım (*)
    • 18 Mayıs 2011 geçmiş sonradan gelir
    • 14 Mayıs 2011 hakikatin rengi yeşildir
    • 11 Mayıs 2011 halk günü

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,917 µs