En Sıcak Konular

Hasan Tevfik



Hasan Tevfik
0 0 0000

ABD Büyükelçisi’nin eşine kendi adıyla seslenin!



Ankaralı gazeteciler sağolsun... Hele diplomasi muhabirleri ile Ankara Temsilcileri. (Zaten Sabah ve Hürriyet’in temsilcileri “diplomasi” ekolündendir ya.. Daha erken, sonra bakarız!) Bir parantez daha: (Daha, “daha erken bakarız”ın mürekkebi kuramadan, bu satırların yazılış tarihinde, Hürriyet’in Ankara Temsilcisi uçtu! Olsun yine de bakrarız!)

Diplomasi kulisi diye, davetli oldukları resepsiyon notlarını İstanbul’a kakalama konusunda ehildirler. Bab-ı ali ne yapsın? Ankara’yı hiç bilmediğinden, bir de çaresizlikten, geleni gerçek kulis sayıp, basar.

İşte efendim bu köşede “diplomasi kulisi” okuyacaksınız. İlk iki-üç yazıdan sonra farkı fark edersiniz. Onun için parlatmıyorum.

Sondan başlayalım...

Ankara diplomasi çevrelerinin şu sıralar en gözde konusu ABD Büyükelçisi’nin etnik kökeni! Günlüklere pek düşmediyse de, haftalık dergilere küçük notlar halinde ve “özel haber” mahreçleriyle yansıdı.

Yani hiç duyulmadık değil.

Sayın Büyükelçi’nin büyükannesi ile büyükbabası Kızılderili! (Artık ana tarafı mı baba tarafı mı bilmem. Bence baba tarafı. Zira “anne” tarafının Yalçın Küçük hocayı ilgilendirdiğini sanıyorum! Şaka şaka.. Sanmıyorum, biliyorum!)

Olabilir... Bu tarafı daha ziyade “genel kulisçilerin” işi. Sayın büyükelçi fazladan bu işe bir de meraklı. Washington-Ankara arasındaki sert politik rüzgarlardan ve bizim hınzır meslektaşların biteviye sorularından yıldığını daha şimdiden açıkca söylüyor.

O’nun gerçek merakı tarih ve sanat... Bir yerde karşılaştığınızda “Ne olacak bu PKK’nın hali” ya da “Çuval işinde ayıp ettiniz” minvalli bir girişe yeltenirseniz, tersler!..

Sonra bozulmayın.

Ama dialog arıyorsanız; tarih konuşun, sanat konuşun, otantik eşyalardan bahsedin, tamamdır. Gerisinden hem sıkılıyor hem sinirleniyor.

Eşi de öyle... Bayan Wilson-ki kendisine bu şekilde hitap ettiğimi bilse paralar-öyle göstermelik eşlerden değil. Hele Amerikan jargonunda adet olduğu üzere, eşi bir yerde konuşma yaparken sürekli gözlerinin içine bakarak ilgiyi eşinde tutma görevini sırtlayacak “dekor” eşlerden hiç değil. Bunun en iyi örneği baba Bush’un zevcesidir. Gizli Servis bile, “ulan bu kadın Başkan da ne görüyor, bir halt mı var” diye alışana kadar perişan olmuştu.

(Esasen bu da ilginç bir konu. ABD Başkanları konuşma yaparken bakın, first lady sürekli ona bakar. Tüm elçi eşlerinde de aynı tavrı gördüm. Sordum soruşturdum, psikolojik bir varyasyonmuş. Dikkati toplamak ve saygı uyandırmak için. Tam tersine benim ilgim dağılıyor. Devamlı kadına bakıyorum.)

Neyse... Efendim kendisi “kariyer diplomat”tır. Yani en az kocası kadar bu işlerden anlar, hatta fazlası dahi olabilir! Onun için kendi yaptığı işlerle, kendi kariyeriyle ve doğal olarak kendi ismiyle anılmak istiyor. Bu yüzden ona yanaşırken de tedbiri elden bırakmamamak lazım. “Mrs. Wilson” ya da adet olduğu üzere “Mrs. Ambassador” diye hitap ederseniz, kocasından yediğiniz zılgıtın aynısını yersiniz. Geceniz rezil olur. 

Kızılderililere gelince... Büyükelçi “kızıl” falan değil. Zaten sakal yüzünden rengini kestirmek de zor. Biraz pembelik var ama daha çok şarabı fazla kaçıranlar da görülen cinsten.

Yine de ta Amerika’dan gelip, ülkemizde kendi müziklerini seslendirecekleri bir dizi konser verecek bir grup “Kızılderili” dostu büyükelçilik residansında ağırladı ve kısıtlı bir konuk grubuna mini konser vermelerini sağladı. Fısıldayanların yalancısıyım-konuklar-elit bir kesimdenmiş. Seçilmişler yani!

Türkler Western filmlerinde hep Kızılderilileri tutmuşlardır... Biliyorsunuz mazlumlara sempatimiz var. Yine de konserde Türk misafirperverliğini gösterip el ayaları çatlayıncaya kadar alkışlamışlarsa da, genel kanaat bu müziğin bir felaket olduğu yönünde husul etmiş. Bu konuda da dinleyenlerin yalancısıyım.

Belki konuk kızılderililer çeşitli kabilelerden toplama olduğundan tam bir senkronizasyon sağlanamamış olabilir. Yine de önyargılı değilim ve hala koboylara karşı Kızılderilileri tutuyorum.

Sadede gelemeden yerimiz tükendi. Yemek faslı, konukların aç kalışı ve yabancıların üzerlerinden dökülen kıyafetler sonraki yazıya. 

Not: Bu arada sizde dersinize çalışın ve Allah rızası için, artık nerede görürüsünüz bilmem, şu adamların kıyafetlerine ama özellikle Amerikalıların kravatlarına bir bakın. Sonra dertleşelim.



Bu yazı 856 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 12 Ocak 2007 Diplomatik televole turu!
    • 12 Ocak 2007 Hangi bayan diplomat kan revan içinde bulundu?
    • 12 Ocak 2007 Diplomatik eşcinseller meselesi – II
    • 12 Ocak 2007 Diplomatik eşcinseller meselesi - I
    • 12 Ocak 2007 Harlem’le özel bir gece
    • 12 Ocak 2007 Ross Wilson’la başbaşa: Kuzey-Kuzeydoğu!
    • 12 Ocak 2007 İkinci perde!
    • 12 Ocak 2007 İkinci perde!
    • 12 Ocak 2007 25 diplomatın pastırma notları!
    • 12 Ocak 2007 Bir Türk subayı ile bir Amerikan subayının farkı!
    • 12 Ocak 2007 Elçilik Bahçesi’nde havai fişek saldırısı
    • 12 Ocak 2007 Born of the fourth of July-2
    • 12 Ocak 2007 Amerikan elçisinin kapısı kimlere açılır? (4 Temmuz-1)
    • 11 Ocak 2007 Amerikan tarzı kravat ve Westmacott’un kırmızı çorapları!
    • 11 Ocak 2007 Türk kadınların elini öpün; Türkiye’deki yabancıların üzerinde kıyafet durmuyor!
    • 11 Ocak 2007 ABD Büyükelçisi’nin eşine kendi adıyla seslenin!

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,730 µs