AB alsa, ordu küçülecek!

28 Kasım 2008 13:50 tsi
Avurpa Parlamentosu komisyonu toplantısı gündemde tazeliğini koruyor. DTP, seçimler, zor zamanlar geçirdik diyen Erdoğan-Gül ikilisi derken, son bomba "Neden ordunuz büyük" tartışmasında çıktı. İşte cevabı...

AB Karma Parlamento Komisyonu toplantısına orduyla ilgili tartışmalar damgasını vurdu.

Avrupa Parlamentosu (AP) heyetinin sorularına yanıt veren Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, “Eğer Türkiye AB üyesi olsaydı böyle büyük bir orduya ihtiyacı olmazdı” dedi.

Karma Parlamento Komisyonu’nun 60. toplantısı dün Ankara’da başladı. Türk hükümeti adına Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek’in katıldığı toplantıya, komisyonun eşbaşkanları Yaşar Yakış ve Joost Lagendijk
başkanlık etti.

TÜRK ORDUSU NİYE BÜYÜK

Şimşek, parlamenterlere ekonomi brifingi verdikten sonra, kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.

AP Rum Milletvekili Marios Matsakis, Türkiye’nin zor dönemden geçtiğini, böyle bir dönemde savunma için yapılan harcamaların çok fazla olduğunu, Türkiye’nin 1 milyonun üzerinde bir askere sahip olduğunu belirterek,

“Ordunuz niye bu kadar büyük” diye sordu.

Matsakis, Kuzey Kıbrıs’ta da Türk askerinin bulunduğunu, bunların masraflarının da Türk halkının vergilerinden karşılandığını söyleyerek, Şimşek’e,

“Savunma harcamalarında bir tasarruf yapmayı düşünüyor musunuz” sorusunu da yöneltti.

ŞİMŞEK’İN YANITI

Şimşek ise Matsakis’e,

“Eğer Türkiye AB üyesi olsaydı böyle büyük bir orduya ihtiyacı olmazdı” yanıtını verdi.

Türkiye’nin eskiden en fazla bütçeyi savunmaya harcadığını ancak bu durumun değiştiğini belirten Şimşek, artık en fazla bütçenin eğitime ayrıldığını, savunma bütçesinin ise 3. sırada yer aldığını kaydetti. Şimşek, Türkiye’de 1 milyon asker olduğunu zannetmediğini, Türkiye’nin daha esnek ve güçlü askeri birliklere doğru gidiş içinde olduğunu belirtti.

Türkiye’nin Kıbrıs konusunda barışçıl bir çözüme hazır olduğunu ve Kuzey Kıbrıs’ın Birleşmiş Milletler Planını onayladığını ancak Güney Kıbrıs’ın bunu istemediğini anımsatan Şimşek, buna karşın adadaki Türklerin cezalandırıldığını savundu.

BAHANE İSTEMEYİZ 

Komisyonun eşbaşkanlarından Yaşar Yakış, AP’ye

“Eksiklerimizi dikkatlerimize sunmanıza müteşekkiriz” derken,

Türkiye’nin iç politikada olduğu kadar dış politikada da aktif olduğuna vurgu yaptı ve

“Reform sürecini aksatmamaya kararlıyız” dedi.

TBMM Başkanı Köksal Toptan’dan da aynı kararlı ifadeleri dinleyen Avrupalı parlamenterler ise, Türkiye’nin dış politikayı ‘iç siyasi reformlarda yavaşlamanın bahanesi olarak göstermemesini’ istedi.

ÖZÜR DİLEMEYİ BİLMEK 

AB Dönem Başkanı Fransa adına konuşan Ankara Büyükelçisi Bernard Emie, Türkiye’nin reform karnesindeki kırıklar kadar, iyi notlara da dikkat çekti.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in cezaevinde işkenceden öldüğü belirlenen Engin Çeber vakasında, toplumdan özür dilediğini hatırlatan Emie,

“Türkiye, özür dilemeyi bildiğini de gösterdi” dedi.

YENİ BAŞLIKLAR

Türkiye Delegasyonu Temsilcisi Marc Pierini de, reform sürecinde dinamizm isteyen AB’nin Türkiye’ye haksız bir baskı yapmadığını kaydetti.

AB Komisyonu adına konuşan Jean Christophe Filori de, önümüzdeki yıl 4-5 başlıkta daha Türkiye’yle müzakerelerin açılacağını söyledi.

DTP GÖZLEMCİ İSTEDİ

AB-Türkiye Karma Parlamento toplantsında konuşan DTP Batman Milletvekili Bengi Yıldız, yerel seçimlerin Güneydoğu’da adil ve demokratik olmayacağını savunarak, AB’den gözlemci göndermesini istedi.

Yıldız, “Bir çok DTP milletvekili bir çok kente zorlukla giriyor. Belediye başkanları bölgede tartaklanıyorlar. Seçimlere 5-6 ay kala böyle bir atmosfer yaşanıyor.

Seçimlerin adil ve demokratik bir ortamda gerçekleşeme-yeceğini düşünüyoruz.
Avrupa Birliği, seçimlerin izlenmesi için bir izleme komisyonu göndermeyi düşünüyor mu?” diye sordu.

UYARIYORUZ 

Yıldız, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken de, parti olarak yakın zamanda gözlemci gönderilmesi için Avrupa Konseyi’ne müracaat yapacaklarını belirterek,

“Hem insan hakları kuruluşlarının hem de AB komisyonlarının seçimler sırasında gözlemci statüsünde bulunmaları lazım. Şeffaflıktan hiç kimsenin kaygı duymaması lazım. Şimdiden uyarıyoruz, gelişmeler adil ve demokratik bir seçimin olmayacağı yönündedir” dedi.

AP heyeti işkenceyi sordu

Avrupa Parlamentosu (AP) İnsan Hakları Alt Komisyonu Başkanı Helene Flautre ve beraberindeki heyetin, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nu ziyaretinde işkence ve gözaltında kötü muamele gündeme geldi.

Edinilen bilgiye göre, görüşme sırasında, Avrupalı Parlamenterler, AKP’li Komisyon Başkanı Zafer Üskül ve komisyon üyelerine, özellikle Polis Vazife ve Salahiyetleri Yasası’nın uygulanması, işkence, cezaevlerindeki sorunlar, TCK 301. maddeyle ilgili sorular yönelttiler.

Komisyon üyesi bir milletvekili, bu konuyla ilgili bilgi verirken, “Soruları sorarken, cevaplarını da bildikleri belli oluyordu” dedi.

TARTIŞTILAR 

Görüşme sırasında heyetin ikinci başkanı Sarah Ludford, Başkan Zafer Üskül’e

“AKP ilk iktidara geldiğinde demokratik açılım anlamında ciddi şeyler yapıyordu, giderek durgunluk hissediyoruz. Bunu neye bağlıyorsunuz?” diye sordu.

Üskül, bu konuda CHP ve diğer muhalefet partilerini suçlayarak, getirdikleri Anayasa değişikliği teklifiyle diğer demokratikleşme önerilerine karşı çıktıklarını söyledi.

Bunun üzerine CHPli Malik Ejder Özdemir,

“AKP kendi yapamadığı, beceremediği ne varsa CHP muhalefetine bağlıyor” dedi.

İMALI SORU 

Görüşme sırasında, heyetin başkan yardımcılarından Richard Howitt, Başkan Üskül ve üyelere,

“Yarın bu komisyondaki göreviniz bittiği zaman, arkanıza dönüp, insan hakları konusunda şöyle bir hizmetim oldu diyebilecek misiniz?” sorusunu yöneltti.

Bu soruya, sadece AKP’li Abdurrahman Kurt,

“Ülkemi Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş muhasır medeniyetler seviyesine ulaştırmayı hedef alıyorum. Bunu bekliyorum. Ben de batıya yüzümü çevirdim” şeklinde bir yanıt verdi.

Taraf

Bu haber 808 defa okundu.