Türk firmalarından dış ticaret atılımı

23 Kasım 2008 11:20 tsi
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral, düzenledikleri "Türkiye-Orta ve Doğu Avrupa Dış Ticaret Köprüsü" toplantısında yüzlerce iş ortaklığı ve ticaret görüşmesi yapıldığını belirterek, “Bir firmamız Sırbis

Daha önceleri farklı ülkelerden alınan ton balıkları bundan böyle Türkiye’den gidecek" dedi.
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonunun (TUSKON düzenlediği "Türkiye-Orta ve Doğu Avrupa Dış Ticaret Köprüsü" toplantısı iş adamlarına yeni pazar imkânları ve işbirlikleriyle sona erdi. Dış Ticaret Müsteşarlığı koordinasyonuyla yapılan zirveye on altı Orta ve Doğu Avrupa ülkesinden 255 işadamı katılırken, bu ülkelerin sekiz tanesi AB üyesi ülkelerden oluşuyor. 7 binin üzerinde ikili iş görüşmesi yapılan zirvede, 35 yabancı ve 95 yerli konuk bir araya gelerek yatırım imkanlarını görüştü. Zirvede yapılan anlaşmalardan örnekler veren TUSKON Başkanı Rızanur Meral, “Firmalarımız, Kosova’ya bisküvi fabrikası kurmak için anlaştı. Ülkenin sayılı sanayi kuruluşları arasına girecek bu fabrika, diğer Avrupa pazarlarına da üretim yapacak. Başka bir firma ise, Kosova ile otomotiv yedek parçaları alanında anlaştı. Daha önce Yunanistan’dan alınan bu mallar, artık Türkiye’den gidecek“ dedi.

“KAYNAK BULMAK ZORLAŞTI, YAKIN PAZARLAR DEĞERLENDİ"

Meral, daha önceden planlanan programı krize rağmen ertelemediklerini ifade ederken, iç piyasaların küçüldüğünü, finans maliyetlerinin yükseldiğini söyledi. Kaynak bulmanın zorlaşmasının yakın pazarların değerini artırdığını kaydeden Meral, zirvenin bu açıdan önemli olduğuna değindi. Meral, dünyanın krizle boğuştuğu bir dönemde bu zirvenin, yeni bir soluk ve heyecan oluşturduğunun altını çizdi.
Zirveye Arnavutluk, Bonsa-Hersek, Kosova, Sırbistan, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Makedonya, Moldova, Romanya, Yunanistan, Slovakya, Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti katıldı.

TÜRK FİRMALARI İÇİN VERİMLİ PAZARLAR

Zirvenin hem yabancı hem de yerli konuklar açısından çok verimli geçtiğini söyleyen Meral, Türk firmaları için karlı olabilecek pazarlarla ilgili şunları söyledi:
"Hırvatistan’da deri, kâğıt, ofis makine ve gereçleri ile televizyon ve radyo teçhizatları sektörlerinde önemli yatırım fırsatları var. Bosna-Hersek’te özelleştirme sürecindeki madencilik ve ham madde işleme sanayi ön plana çıkarken, Slovenya’da ise kimya ve ilaç sanayi, optik ekipmanlar, elektrikli makine, elektronik, ağaç işleme gibi alanlar Türk firmaları için kârlı olabilir."

“KRİZ, TÜRKİYE’YE AVANTAJ SUNDU"

“Belirsizliğin çok yüksek olduğu kriz dönemlerinde ithalatçılar sık sık ve küçük siparişler vermeli" diyen Meral, krizin Türkiye’ye ve Uzak Doğu’ya karşı büyük bir avantaj sunduğunu, bu durumu toplantıya katılan konuk ülke iş adamlarına da aktardıklarını kaydetti. Meral, orta vadede Avrupa piyasasını hedefleyen şirketler için Orta ve Doğu Avrupa’daki ülkelerin önemli bir zemin oluşturacağını ifade ederken, “Avrupalı işadamları da Türkiye ile ticaretlerini artırmak istiyor" dedi.

“FİRMALAR İÇ PAZARDA BİRBİRİNİ EZMEYE ÇALIŞMASIN, YENİ PAZARLAR BULSUN"

Orta ve Doğu Avrupa bölgesinin yaklaşık 1.3 milyon kilometrekarelik coğrafî alana ve 130 milyonluk nüfusa sahip olduğunu hatırlatan Meral, gelecek dönemde söz konusu ülkelerin AB üyesi olarak, önemli bir potansiyel oluşturacağını kaydetti. TUSKON Başkanı Meral, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çek Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 136 arttı. Yeni perspektifler enerji, ulaştırma ve otomotivin dışında çevre ile ilgili ürünler, telekomünikasyon, turizm ve kozmetikle de ilgili. Bunun gibi tüm ülkelerde ciddi fırsatlar var. Daralan iç pazarda firmalar birbirini ezmek yerine, bu pazarlara yönelmeli."

“TÜRK FİRMALAR RİSK ALIYOR, AVRUPALI YENİ PAZARLARA YÖNELMİYOR"

Meral, Türk iş dünyasının dinamik ve dünyadaki gelişmelere çok çabuk reaksiyon gösterdiğini ve risk alabildiğini belirterek, “Bu riskleri bir Avrupalıya aldırmak çok kolay değil, bu yüzden istemelerine rağmen Avrupalıların belli bir kaç sektör dışında, Orta Asya, Güney Doğu Asya gibi yeni pazarlara çok açılamadıklarını görüyoruz. Biz bu noktada Avrupalı firmaların finans gücüyle, teknolojik güçleriyle birikimleriyle Türkiye’deki iş adamlarının teşebbüs gücünü, ataklığını, risk alma gücünü birleştirerek, çok güzel sentezler oluşturulabileceğini düşünüyoruzö diye konuştu. Türk firmaların aldığı risklere Afrika pazarını örnek gösteren Meral, Afrika’da hayat şartlarının ağır, insan hayatıyla ilgili riskler olduğunu, ancak Türk iş adamlarının bu riskleri göze alabildiğini belirtti.

Milliyet

Bu haber 549 defa okundu.