'O ifadeyi değiştir' baskısı | " /> 'O ifadeyi değiştir' baskısı | "/>

En Sıcak Konular

'O ifadeyi değiştir' baskısı

13 Kasım 2008 10:45 tsi
'O ifadeyi değiştir' baskısı Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Ali Yiğit, Ümraniye'de ele geçirilen bombaların Ergenekon tutuklusu Emekli Astsubay Oktay Yıldırım'a ait olduğunu söyledi ve bir ismin kendisine baskı yaptığını söyledi.

Sanık Ali Yiğit: Bombalar Oktay Yıldırım'a ait  
 

Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Ali Yiğit, Ümraniye'de ele geçirilen bombaların Ergenekon tutuklusu Emekli Astsubay Oktay Yıldırım'a ait olduğunu söyledi. Savunma yaparken sesinin titrediği görülen Yiğit, " '5-10 yıl sonra da olsa hesabını soracağız, Oktay Yıldırım cezaevinden çıkmadan sen de çıkamazsın. Bombaları polis koydu diyeceksin' şeklinde tehdit ettiler." dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında, davanın tutuksuz sanığı Ali Yiğit, savunmasını yaptı. Yiğit'in, kürsüde iken sesinin titrediği görüldü.

Oktay Yıldırım'ı dayısının yanında tanıdığını söyleyen Ali Yiğit, "Kendisi tanımadığımı, sadece göz aşinalığı olduğunu söylüyor. Ancak tanıdığımı her türlü ispat edebilirim." diye konuştu. 2006 Mayıs ayında askerden geldikten sonra dayısının isteğiyle kendisine bir manav dükkanı açtıklarını belirten Yiğit, Oktay Yıldırım'ın sık sık manava geldiğini, çalışanlara verdiği emirler yüzünden büyük dayısı ile aralarının iyi olmadığını ifade etti. Muzaffer Tekin'in tanımadığını söyleyen Yiğit, "Daha önce ifademde Muzaffer Tekin'in Mercedes marka otomobil ile manava geldiğini söylemiştim. Ancak daha sonradan gelen kişinin Muzaffer Tekin olmadığını anladım." şeklinde konuştu.

Bombaların bulunduğu gecekonduda bir müddet oturduğunu belirten Ali Yiğit, bombaların bulunmasından 20 gün önce kırık olan cam ve çerçevelerinin yapılması için gecekonduyu boşalttığını ifade etti. Yiğit, "Dayım bana güvenmediği için anahtarı ağabeyime vermişti. Olay günü gecekondunun civarında polisleri gördüm. Arama yaptıklarını söylediler. Ben de burada daha önceden kaldığımı, anahtarının da ağabeyimde olduğunu söyledim. Sonra polislerle gidip anahtarı alıp geldik. Polisler yaptıkları aramalar sonunda bombaların bulunduğu ve eve zarar verilmediği yönünde tutanak düzenlediler. Ben de tanık olduğum olaylar nedeniyle tutanağı imzaladım.


-"DURUŞMAYA GELİRKEN DE TEHDİT EDİLDİM"-


Bombaların Oktay Yıldırım'a ait olduğunu söyleyen Ali Yiğit, "Bütün bildiklerimi polise anlattım. Devamlı tehdit alıyorum. '5-10 yıl sonra olsa da hesabını soracağız' diyorlar. Onlardan ailemi rahat bırakmalarını istiyorum. Beni tehdit etsinler. Cezaevinde bulunduğum sürede de tehdit mektupları alıyordum. O mektuplar dayım ya da Oktay Yıldırım, artık kim tarafından yazıldıysa. Daha sonradan durumu anlattım. Mektupları oradan gizlice alıp fotokopisini polise verdim. Mektupları Oktay Yıldırım daha sonra küçük parçalar halinde imha etti. Cezaevine gelen Mehmet Anıt isimli avukat, 'kendi avukatını reddedeceksin, seni ben savunacağım. Yoksa Oktay Yıldırım cezaevinden çıkmadan sen de çıkamazsın' diyerek beni tehdit etti. Ben de 'kabul ediyorum' dedim ama etmedim. Ne derlerse 'siz haklısınız, siz yaparsınız' diyordum. Cezaevinde Muzaffer Tekin ve Mahmut Öztürk ile kalırken üstü kapalı çok tehditler aldım. Dışarıda da tehditler alıyorum. Buraya gelirken de 3-4 defa tehdit edildim. Polisler tarafından korunduğum söyleniyor ancak yanımda bulunan kişi amcamdır. 'Bombaları polis koydu' diyeceksin şeklinde tehdit ettiler.

Sanık Kemal Kerinçsiz'in telefon numarasını nereden bulduğunu bilmediğini, kendisini tanımadığını ifade eden Yiğit, "Bir gün beni aradı. İstanbul'da görüşmek istediğini söyleyerek beni İstanbul'a çağırdı. 'Durumun yoksa biz gelelim' dedi. Bir hafta boyunca beni İstanbul'a çağırdılar. Dayanamadım İstanbul'a gittim. Yanında 3-4 kişi daha vardı. Bunlardan birisi Mahmut Öztürk'ün avukatı, diğerleri de başka avukatlardı. Dayım Mehmet Demirtaş'ın eski bir silah kaçakçısı olduğunu ve bombaların da dayıma ait olduğunu söylememi istediler. Böyle söylersem ömrüm boyunca rahat edeceğimi söylediler. Buluşmaya gittiğimizde benim de beraberimde 3 kişi vardı, birisi de kayın pederimdi. Buluştuğumuz yer ise Çakmak Mahallesi Kardak Balıkçısıydı." şeklinde konuştu.

Ali Yiğit'in ifadesinin ardından çapraz sorguya geçildi.

cihan
 



Bu haber 697 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,503 µs