Günün en önemli sorusu: Aklında ne var?

Başbakan Erdoğan’ın son birkaç haftadır yaptığı çıkışlar gündemin ana konusu… Erdoğan’ın Aktütün saldırısı sonrasında Genelkurmay Başkanı’nın basına sert muhtırasına sahip çıkması, Doğu ve Güneydoğu’da yaptığı konuşmaların ‘ya sev ya terk et’ çizgisinde algılanması ve kendisini destekleyen liberal çevrelerde şaşkınlık yaratan ‘pompalı vatandaş’a yönelik ‘sabır ama nereye kadar’ şeklindeki sözleri tartışılıyor. Erdoğan hükümetini özgürlükler konusunda attığı adımlar nedeniyle şu ana kadar destekleyen liberal çevreler ‘Erdoğan Çillerleşiyor mu’ diye sorarken, Başbakan’a yakın isimlerden Fehmi Koru’nun geçtiğimiz günlerde yaptığı tespit gazetelerin manşetine çıkıyor: Obama gibi geldiler, Bush oldular…

Koru’nun bu sözlerine Erdoğan’ın önceki gün verdiği yanıt yine dikkatlerden kaçmadı. Erdoğan ‘ses tonunu’ yüksek tutarak bu kez Koru’ya ‘ne Obama ne Bush, biz bize benzeriz, sevsinler seni’ diyerek sert bir yanıt verdi. Koru bugün Taha Kıvanç rumuzlu yazısında ‘benim onu eleştirme hakkım olduğu gibi onun da beni eleştirmek hakkı’ diyerek tartışmayı uzatmayacağı mesajı verdi.

Erdoğan dönüşüyor mu?

Erdoğan’ın son birkaç haftadır yaptığı sert tonlu açıklamalar ‘Erdoğan değişiyor mu’ sorusuna yol açıyor. Özellikle Erdoğan’ı destekleyen liberal çevrelerde en çok sorulan soru şu: Bir zamanlar değişimin itici gücü olan Erdoğan statükoya mı yenildi? Yani ‘Kürt sorunu gibi bir konuda Genelkurmay çizgisine mi geldi?’

Aslına bakılırsa Erdoğan’ın açıklamaları bu soruları haklılaştırıyor. Zira Pazar günü İstanbul’da yaptığı konuşmada ‘devletin değerlerine göre hareket ederiz’ şeklindeki açıklama da Erdoğan’ın statüko ile paralel hareket ettiği şeklindeki algıyı güçlendirmişti. Ancak gelen işaretler yerel seçimler öncesinde izlenen bu siyasetin ‘statükoya teslim olmak’ olarak okunmaması gerektiği şeklinde yorumlanıyor. Erdoğan’ın dün yaptığı bir açıklama ve kimi isimlerle yenilen akşam yemeği bunun kanıtı olarak gösteriliyor.

‘Dikkatle gideceğiz’

Önce Erdoğan’ın İstanbul’daki bir ilçe teşkilatı kongresinde gelen bir soruya verdiği yanıtı inceleyelim. Erdoğan ‘sivil anayasa ne zaman’ diye soran bir vatandaşa mealen şunları söylüyor: (Başörtüsü ile ilgili Anayasa değişikliğini kastederek) Anayasanın o maddelerini değiştirdik. Sonuç ne oldu? Bundan sonra daha dikkatle yürüyeceğiz.

Erdoğan’ın bu sözleri kapanma tehlikesiyle yüzyüze gelmiş bir iktidar partisinin ‘dikkatli adımları’ olarak okunabilir. Liberal isimlerin ‘bu değişim kalıcı mı’ şeklindeki sorusu gündemdeyken Erdoğan’ın bu sözlerine bakarak şu andaki ‘ses tonu yüksekliği’ konjonktürel ve bilinçli bir tercih olarak okunabilir.

Ancak bundan daha ilginç bir gösterge Erdoğan’ın sistemli bir plan uyguladığı ‘freni boşalmış bir kamyon’ olmadığı izlenimini güçlendiriyor. Erdoğan dün akşam Salih ve Nursuna memecan’ın İstanbul Taksim, Sıraselviler’deki evinde ilginç isimlerle akşam yemeği yedi. Bu yemeğe katılan isimler şöyle: Ali Koç, Mehmet Altan, Can Paker, Emre Aköz, Nur Çintay ve Eser Karakaş…

Ali Koç’un dışındaki bu isimler Erdoğan iktidarının Türkiye’nin demokratikleşmesi için gerekli olduğunu savunan liberal isimler. Ancak Erdoğan’ın son çıkışları bu isimleri tedirgin etmişe benziyor. Örneğin Emre Aköz dün yazdığı ‘Erdoğan’a destek’ başlıklı yazısında Erdoğan’ın AB perspektifinden uzaklaşması halinde kendisini desteklemeyeceğini ima etmişti. Bu yüzden yemek Erdoğan’ın liberal isimlere aslında ne yapmak istediğini anlatacağı bir platform hüviyeti taşıyor.

Bunu daha önce yapılan benzer bir yemekten biliyoruz. Erdoğan kapatma davası sürerken yine benzer isimlerle bu kez Can Paker’in evinde bir araya gelmiş, içeride ne konuşulduğu dışarı sızmazken Erdoğan’ın sözkonusu isimlere demokratikleşme sürecinden vazgeçmediğini anlattığı ileri sürülmüştü.

Aklında ne var?

Şimdi yine benzer bir yemeğin düzenlenmesi ‘Erdoğan nasıl bir strateji izliyor’ sorusunu gündeme getirdi. Zira Erdoğan doğu ve güneydoğuda yaptığı ziyaretlerde DTP’nin araba yakılan ve polisle taşlı sopalı çatışmaların çıktığı gösterilere karşı sert bir tutum takınırken, diğer yandan liberal isimleri akşam yemeğinde toplayıp onları ‘teskin’ etmesi manidar bulunuyor.

iyibilgi.com