Bu kavganın ardında ne var?

0 0 0000 00:00 tsi
Şike iddiasıyla birbirine giren sadece Federasyon ile Fener yönetimi değil. Basında yaşanan kamplaşma kavganın ardındaki farklı yapılanmayı ima ediyor. Hıncal Uluç’tan Mehmet Yılmaz’a, Ertuğrul Özkök’ten Fatih Altaylı’ya…

Cihan Oksay denilen daha sonra hakkında çeşitli usulsüzlüklerin olduğu iddiasının ortaya atıldığı bir kişi çıkıyor ve Aziz Yıldırım’ın 150 bin dolar karşılığında şike yaptığını iddia ediyor. Bu Türk futbolunu takip edenler için garipsenecek bir durum mu? Yanıt kişiden kişiye değişir.

Oksay’ın Star TV’de ortaya attığı iddia ile başlayan kavga dün bir anda Federasyon-Fenerbahçe düellosuna dönüşüverdi. Fenerbahçe yönetimi federasyonu suçlarken, Federasyon çok geçmeden Fenerbahçe yönetimine iddialarını kanıtlaması için 10 gün süre verdi.

Kavganın bundan sonra daha ilginç yerlere gideceği kesin. En azından kavganın “basit” bir şike iddiası olmadığı, basının konuya yaklaşımından anlaşılıyor.

Şike iddiasını ciddiye almadılar!

İlk önce Doğan grubunu ele alalım. Star TV Doğan grubun bir alt kuruluşu. Cihan Oksay’ı ekrana çıkartıp konuşturan da yine kendileri. Ancak gelişmeler yaşanırken Doğan grubun “amiral gemisi” konuya ters yönden bakmaya başladı. “Geminin kaptanı” Ertuğrul Özkök, Oksay’a inanamadığını belirten bir yazı kaleme aldı ve aynı gün Hürriyet gazetesinde Oksay’ın hatalı olduğunu “kanıtlayacak” haberler çıkarıldı. Haberlerin ayrıntısına girip de sizi yormayalım. Hürriyet bu yöndeki yayınlarına devam ediyor. Örneğin Federasyon’un Fenerbahçe’ye verdiği 10 günlük süre dün internet sitesinde yayınlanmadı. Verilen haber adeta Federasyon’dan gelen bir özür şeklindeydi. Bu kısmı geçelim ve Grubun önemli isimlerinden Mehmet Yakup Yılmaz’a gelelim. O da bugün “Şike iddiasını ciddiye almadım, çünkü…” başlığıyla bir yazı kaleme aldı. Başlık içeriği açıklıyor her halde…

“Bu ne demek Aziz Bey?”

Şimdi Sabah grubuna geçelim… Ergun Babahan Fenerbahçe gibi büyük bir camianın zan altında bırakılmasından hoşnut değil. Elbette bundan kimse hoşnut olamaz ancak Sabah’ın manşeti grubun konuya yaklaşımını özetliyor: Bu ne demek Aziz Bey?

Fatih Altaylı, manşete paralel yazısında “Hapishanede yatanların futbol ile ne ilgisi var” diye soruyor. Haklı da. Çünkü Doğan grubun görmezden geldiği ilginç bir açıklaması var Aziz Yıldırım’ın: "Bu ülkede ülke menfaati için çarpışıp hapis yatanlar var. Bu ince bir mesajdır." Güzel değil mi? Heyecan verici… Hatta uzun zamandır sahada izlediğimiz futbol mücadelesinin aslında stadyuma sığmayıp başka birçok alana yayıldığını tekrar hatırlatması bakımından manidar. Bakın Hıncal Uluç ne demiş: “Ben komutanların, NATO Müteahhitleri (Orduya inşaat yapan) ve silah tüccarlarıyla (orduya silah satan) bu kadar yakın ve samimi görüntüler vermesini yadırgıyorum…” Neyse futbol-silah ilişkisini Hıncal abi daha iyi bilir. Biz bu işe daha fazla burun sokmayalım.

Bu kavga burada bitmez!

Yazılanlardan anlaşıldığı üzere ortada ciddi bir kamplaşma var. Üstelik bu kamplaşma “tuttuğu takımı savunma refleksi”nden kaynaklanmıyor. Arkada ciddi “reflekslerin” olduğu aşikar. Çünkü bu kamplaşma sadece futbol ile ilgili yaşanmıyor. Son günlerde iki grubun köşelerini takip edenler kıran kırana bir “tiraj tartışması” yaşandığını bilecekler. Üstelik tam da Doğan kendisine Alman bir ortak edinmişken… Tam da Sabah Almanya’ya girmeye çalışırken… Tam da Türkiye’de bankalar ve basın yabancı ortak ve sahipler edinirken.

Burada duralım… Yoksa başka konulara değinmek gerekecek. Hepsi birbiriyle ilintili ya ondan… Sahi sizce bu kavga nereye varacak? Herkes birbiriyle ilintili ya! O bakımdan…

iyibilgi.com

Bu haber 237 defa okundu.