Dizi yapımcılarının radikal kriz önlemleri

3 Kasım 2008 17:25 tsi
Kriz karşısında kalabalık dizi kadroları daraltılıyor, oyuncu ücretlerinde indirime gidiliyor. Büyük prodüksiyonlu yapımların yeni bölümleri 15 günde bir yayınlanacak. İşte yapımcıların krizi atlatmak için almayı düşündüğü önlemler...

Televizyon izleyicilerini önümüzdeki günlerde kötü sürprizler bekliyor. Merakla izledikleri dizileri ekonomik kriz nedeniyle tehlike içinde... TV kanalları yapımcılardan krizi atlatabilmek için yüzde 30 indirim yapmasını istedi. Yapımcılar da çareyi, mali-yetlerini düşürmek için bir dizi önlem almakta buldu. Kalabalık dizi kadroları daraltılıyor, Özcan Deniz gibi 70 bin YTL alan oyuncuların ücretlerinde indirim yapılıyor ve fazla sayıda mekânda çekilen dizilerin senaryoları daha az mekânda geçecek şekilde yazılıyor. Her akşam iki dizi birden yayınlayan kanallar, artık büyük prodüksiyonlu yapımların yeni bölümlerini art arda değil, 15 günde bir ekrana getirecek.

Yapım şirketi sayısı azalacak
Fatih Aksoy (Medyapım):
Bu tür durumlarda en hassas sektör reklamdır. Firmalar önce reklam harcamalarını kısma eylemine girerler.   Önümüzdeki dönemde yapım şirketi sayısında bir azalma olacağını tahmin ediyorum. Televizyon kanalları yapımcılardan indirim isterler. Bu da çok zordur. Çünkü Türkiye’de dizi maliyetlerinin üçte birini oyuncuların ücretleri oluştur. Diğer bölümleri ise kamera arkası ve teknik harcamalar oluşturur. 
Eleman paralarını kısamazsın. Çünkü onlar zaten çok yüksek değildir. Teknik harcamaları da kısamazsın. Çünkü o ürünler Türkiye’de üretilmiyor. Oyunculuklardan ücretler düşürülür ama o da tepe oyunculardan düşer.  Dizilerde yüzde 30 tasarrufa gidebileceğine inanmam çok zor.  Aynı dizi yüzde 30, daha ucuz çekilmez. Bu ancak oyuncu sayısı azaltırsa olur. Biz televizyon programları üzerine yoğunlaştık. O maliyet ancak öyle kurtulur. Üzerine çalıştığımız üç televizyon programı var.  Biz işten eleman çıkartmıyoruz.

Yeni projeleri askıya aldık
Şükrü Avşar (Avşar Film):
Kriz ülkedeki herkesi en aşağıdan en yukarıya kadar etkileyecek.  Bizi de öyle etkiliyor. Şu anda çok belirgin olmamasına rağmen tedirginlik ve panik var piyasada...  Bu daha kötü bir şey... Biz ülke olarak böyle çok krizler atlattığımız için biraz deneyimliyiz.  Eğlence sektörü çok etkileniyor.  İlk önce insanlar eğlencesinden sonra giyiminden, vazgeçiyor.  Bizden yüzde 30 indirim bekleniyor. Bu konuda elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Hep beraber bu krizi atlatmak durumundayız.  Biz çalıştığımız oyunculardan ve firmalardan bu konuda indirim yapmalarını isteyeceğiz. Bütçeleri biraz kısacağız.  Oyuncu çıkartmıyoruz, çalışanları ve sitemi bozmayı düşünmüyoruz. Sadece sistemin yürümesi için herkesin elinden geleni yapmasını istiyoruz.  Yeni projelerimizi bir ay kadar askıya aldık.

En az biz etkileniriz
Birol Güven (Mint Yapım):
Ekonomik kriz herkesi etkileyeceği gibi bizi de etkileyecek.  Biz düşük bütçeli sit-com üreten bir şirket olduğumuz için en az etkilenen ekip oluruz. Dramalardaki gibi bütçelerimiz olmadığı için biz bu krizden çok az etkileniriz.  Elimizde yeni projeler var ama netleşmediği için bir söylemek zor. Tabii, yeni işlere başlayabilmemiz şartlara da bağlı...

İndirim isteyeceğim
Sinan Çetin (Plato Film):
Herkesin etkilendiği gibi bizi de etkiledi. Zaten az kazanıyordum ve kendi oyuncularımdan indirim isteyeceğim.  Önce tepkilerini alacağım sonra karar vereceğim.

Herkesten fedakârlık istemeye hazırlanıyoruz
Faruk Turgut (Gold Film):
Biz yeni yeni önlem almaya çalışıyoruz. Daralmaya gittik ve oyuncularımızdan, teknik ekipten fedakârlık istemeye hazırlanıyoruz.  Senaryoları ona göre dizayn ederek daha az prodüksiyonlu işlere yöneliyoruz. Bunlarla şu anda krizi aşmaya çalışacağız.  Büyük bir olasılıkla da kanallarda ayda üç bölüm yayınlayıp birer bölüm tekrara gidecek. Bu geçici süreyi telafi etmeyi düşünüyoruz. “Vazgeç Gönlüm” projesini bu sıkıntılar yüzünden bitirdik.
Oyuncularımızdan mevcut durumdan dolayı fedakârlık istiyoruz. Oyuncular fedakârlık yapanlar ve yapmayanlar diye ikiye ayrılıyor. Yapmayanları bu duruma ikna etmeye çalışıyoruz.  Çok zor bir durum... Çünkü insanlar güvenerek ev, araba alıyor.  Hiç hoş bir durum değil. O insanlar da bir sürü borcun altına giriyor.  Şu anda oyuncu çıkarmayı düşünmüyoruz. Emeği olan herkesin bu işin içinde kalmasını istiyorum. Şartlar ve koşullar bizi belirli bir şeye mecbur ederse o noktada düşüneceğiz.

Oyunculara zam olmayacağını söyledik
Yaşar İrvül (Pastel Film):
İlk önce etkilenenler yapımcılardır. Pahalı bütçelerden indirimler isteniyor. Yaz döneminde gelen projemizde indirim gibi bir şey yapmadım.  Bize böyle bir talep gelirse oyuncularımızla konuşuruz elimizden geleni yaparız. Teknik ekibin aldığı paralar zaten belli... Büyük bütçeli dizilerin büyük oyuncularından bu indirimi bütün yapımcılar ister. Biz bunu dört hafta önce gördük ve hem prodüksiyon anlamında hem de iş anlamında oyuncu arkadaşlarla görüştük, zam yapamayacağımızı söyledik.  Şartlar düzelinceye kadar da bir diğer projemiz “Kül ve Ateş”i askıya aldık. Ocak ayından sonra başlamayı planlıyoruz.

Herkes elinden geleni yapmalı
Mustafa Altıoklar (Altıoklar Film):
Herkes gibi biz de krizden etkileniyoruz. İç kaynaklara yöneliyoruz. Bunun sadece şirket politikası olarak değil, ülke politikası olarak da benimsenmesi lazım. Tüm üretimi iç kaynaklardan sağlamaya çalışıyoruz. Bu indirim talebini haksız bulmuyorum, burada herkesin katkısı şart. Krizi atlatmak için bütün dünyanın yönelmiş olduğu devletin ekonomiye katkısı talep olarak öne çıkmış durumda... Atatürk’ün 1921’de İzmir İktisat Kongresi’nde öne sürdüğü karma ekonomiyi bizim pervasız liberaller ancak görüyor;  bazıları ise hâlâ göremiyor. Karma ekonomik modelin doğru yerleştirilmesi çok önemli . Atatürk’ün önerdiği modelin hızla devreye sokulması lazım diye düşünüyorum.

Krizi davet ettik
Osman Sınav (Sinegraf Film):
Kriz bütün sektörü nasıl etkileyecekse bizi de öyle etkileyecek.  Daha dikkatli daha pratik işler yapmak zorunda kalacağız.  Ama televizyon sektörü aslında iki senedir krizdeydi. Krizi yanlış yayın politikalarıyla davet ediyorduk, şimdi ayağımızı yorganımıza göre uzatıp o krizi davet etmekten vazgeçeceğiz. Taşlar yerine daha iyi oturacak.  Bizim çok pahalı bir yapım olmadığı için henüz öyle bir problemiz yok.  Oluşan yeni şartlara göre davranacağız.

Düşük maliyetli projeler rağbet görecek
Necati Akpınar (BKM):
Ekonomik krize karşı kanal yöneticileriyle henüz bir toplantı yapmadık. Düşük maliyetli projelerin rağbet göreceği bir döneme gireceğimiz belli. Dramaların bütçesini düşürebilmek zor bir uygulama... Dileğimiz ise bu krizin reklam uygulamalarını yeniden düzenlenmesi ve başka tasarruflarla atlatılması.
Bayram Kaygusuz/milliyet.com.tr

 

Bu haber 655 defa okundu.