En Sıcak Konular

27 Ekim 2008 11:21 tsi
Prof. Dr. Arıboğan Ergenekon'u sulandırma stratejisini anlattı

Ergenekon davası ile ilgili çıkan bazı haberler 'dava sulandırılmak isteniyor' yorumlarına neden olurken Zaman'ın haberine göre Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan bunu 'önleyici strateji' olarak değerlendirdi. İşte Arıboğan'ın açıklamaları:

Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan (Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü): Sulandırma, bir önleyici strateji olarak kullanılıyor
Ergenekon davası, Cumhuriyet tarihinin en önemli siyasi davalarından bir tanesi. Ancak davanın siyasi boyutu yerine hukuki boyutu ön plana çıkarıldıkça konu daha objektif biçimde ele alınabilir. Medya popüler kişilere kaydığı için olayın halka yansıyan bölümü Ergenekon'un eğlencelik kısmı oluyor. Oysa davanın esası devletin içerisinde illegal biçimde yapılanmış ve büyük hasar yaratan bir yapının ortaya çıkarılması. Bu konunun her türlü ideolojinin ve siyasal yaklaşımın üzerinde tutulan bir objektiflikle değerlendirilmesi gerekiyor. Sulandırarak çözümsüzlüğe itmek ise bir önleyici strateji olarak kullanılıyor. Halbuki pisliği temizlemeden yeni bir sayfa açmak mümkün değil.

Doç. Dr. Erol Göka (Psikiyatrist): Türk yargısı büyük sınavdan geçiyor
Ergenekon davasını kısa yoldan iktidar amaçlayanlar sulandırmaya çalışıyor. Dava, Türkiye ve Türk hukuk sisteminin büyük bir sınavıdır. Şayet muvaffak olunabilirse bundan sonra darbelere geçiş olmayacaktır. Güvene dayalı demokratik bir sistem oturmuş olacaktır. Tabii millete dayalı bir iktidar çok zorlu bir süreç. Bazılarının kafasında iktidar projesi çok daha kısa yoldan ve milleti ciddiye almadan şekilleniyor. Onlar bu durumdan çok rahatsızlar. Millete dayalı iktidarı esas alanlar bu süreci oturur ve soğukkanlılıkla izlerler.

Lale Mansur (Sinema sanatçısı): Örgütten nemalananlar davayı küçümsüyor
Ergenekon'un çözülmediğini ve bu bakış açısının yönetimin bütün kademelerine hakim olduğunu bir an bile düşünmek istemiyorum. Böyle bir gerçeği düşünmek bile bana acı veriyor. Türkiye, bu kadar sistemli ve bilinçli olarak yapılmış bütün bu kötülükleri hak etmiyor. Bu sorunu şimdi çözemezsek üzerimize çok daha büyük problemleri alacağız. Ergenekon'u yok saymaya çalışanlar da bu örgütten öyle veya böyle nemalananlar. Bu nedenle bu sorunun çözümüne ortak olmak yerine davayı küçümseyerek yok saymaya çalışıyorlar.

Hasan Celal Güzel (Eski Bakan) : Milletin vicdanında asla aklanamayacaklar
Ergenekon, milletin maşeri vicdanında yargılanmış ve hüküm giymiştir. Yıllardır derin devlet denilen ama bir türlü izah edilemeyen mekanizmanın nasıl işlediği, darbe ortamı oluşturmak isteyen birilerinin nasıl çalıştığı, sırf inanan insanları ve hükümetleri töhmet altında bırakmak için nasıl cinayetler tertip ettikleri ortaya çıkmıştır. Bundan sonra mahkemeden de aynı hükmün çıkması önemlidir ama asıl önemli olan milletin vicdanıdır. Orada asla aklanamayacaklardır. Bütün gevşetme çalışmalarına rağmen ben bu davanın fiyaskoyla sonuçlanacağına inanmıyorum. Bu derece irtibatları olan, TSK'ya kadar ulaşabilen bir çetenin sonuna kadar ortaya çıkarılması ve çözülmesi önemlidir.

Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali (Celal Bayar'ın torunu): 27 Mayıs'ta da '9 subay' olayının üzerine gidilmemişti
Yakın tarihe baktığımızda pir-ü pak bir geçmişimiz yok. Temiz bir geçmişimiz olur da 'Bu da nereden çıktı?' diye sorulur. Fakat bir bakıyorsunuz halen davayı zayıflatma peşinde olanlar var. "Bunlar mı darbe yapacaktı?" ya da "Darbe olmamış ki." diyenler var. Böyle bir garabetle karşı karşıyayız. Darbe gerçekleştiğinde zaten iş işten geçmiş oluyor. Onları bir daha kim yargılayacak, nasıl yargılayacak? 27 Mayıs'tan önce 9 subay olayı ortaya çıktığında Celal Bayar, bu işin üzerine gidilmesi gerektiğini belirtmişti. Fakat iş önemsenmedi. Demek böyle şeylerin üzerine gitmek gerekiyormuş. Yoksa nasıl bir sonuç verdiğini görüyorsunuz.
 
zaman



Bu haber 981 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,933 µs