En Sıcak Konular

'PKK olmazsa ayakta kalamayız'

24 Ekim 2008 11:57 tsi
'PKK olmazsa ayakta kalamayız' “PKK olmazsa ayakta kalamayız” diye düşünenler büyük bir yanılgı içindedirler, gerçekte PKK olduğu sürece ayakta kalamazlar.

Ancak DTP'lilerin terör ve şiddet konusundaki tavrı demokratik bir duyarlılığı yansıtmıyor. Gerilim ve şiddeti adeta siyasetlerinin olmazsa olmaz bir aracı gibi görüyorlar. Oysa netice tam tersi bir durum ortaya çıkarıyor: Terör ve şiddet onların amacına hizmet etmiş olmuyor, terör örgütü onları, kendi amacı doğrultusunda kullanmış oluyor.

“PKK olmazsa ayakta kalamayız” diye düşünenler büyük bir yanılgı içindedirler, gerçekte PKK olduğu sürece ayakta kalamazlar.

Buna hukuk da izin vermez, sivil siyasetin güçlenmesini istemeyen PKK da…

Yasin Doğan/Yenişafak

DTP'nin çıkmazı…

Demokrasi ve siyaset ile terör ve şiddet arasındaki ilişki giderek önemli bir hal alıyor. Terörün tırmanmasını bahane ederek demokrasinin zayıflatılmaması, özgürlüklerin geri plana itilmemesi yönündeki hassasiyet malum.

Hükümet'in terörle mücadele kapsamında demokrasiden taviz vermeyeceği, olağanüstü uygulamalara gitmeyeceği de anlaşılıyor.

Buna karşılık demokratik süreci boğmaya, bir şiddet sarmalı oluşturarak normalleşmeyi akamete uğratmaya yönelik eğilimler de güç kazanıyor. Özellikle terör örgütü ve DTP'li siyasetçiler çatışma ve gerilim politikası izliyorlar.

Güvenlik-özgürlük dengesini korumaya gayret eden Hükümete karşı terör örgütü ve yandaşlarının tavrı, sivil siyaseti zayıflatarak işi güvenlik alanına hapsetmek şeklinde tezahür ediyor.

Güvenlik alanında bir bıkkınlık oluşturarak netice almaya çalışan terör örgütünün bu tavrı anlaşılabilir, ancak demokratik siyasetin güç kazanması için çalışması gereken DTP'lilerin şiddeti bir politik araç gibi görmeleri ciddi bir paradokstur, kabul edilemez bir durumdur.

Her zaman vurguluyoruz: Sorunların çözülme yeri siyaset, demokrasi ve hukuk alanıdır. Her türlü farklılık bu alan içinde varlık gösterebilmelidir.

Hukuk içinde kaldığı sürece her siyasi hareket gibi DTP'lilerin siyasi alandaki varlığını savunmak da demokrasinin bir gereğidir.

DTP hem demokratik zeminde hareket edebilmelidir, hem de siyasi alanda varlığını koruyabilmelidir. Dışlama ve tasfiye demokratik sistemin doğasına terstir.

Bu ilkesel olarak da böyledir, siyasi sonuçları hesaba katılarak da böyle olmalıdır.

DTP'nin siyasi alandan tasfiyesi veya etkisizleştirilmesi terörle mücadeleye hizmet etmez, aksine terör örgütünün işine gelir.

Elbette DTP siyasetinin doğurduğu olumsuzluklar ve komplikasyonlar da vardır. Ama bunun çaresi topyekün devre dışı bırakma anlayışı olmamalıdır.

Bu demokratik tavır ve ilkesel duruşun bir benzeri DTP'lilerden de beklenmektedir. Ancak DTP'lilerin terör ve şiddet konusundaki tavrı demokratik bir duyarlılığı yansıtmıyor. Gerilim ve şiddeti adeta siyasetlerinin olmazsa olmaz bir aracı gibi görüyorlar. Oysa netice tam tersi bir durum ortaya çıkarıyor: Terör ve şiddet onların amacına hizmet etmiş olmuyor, terör örgütü onları, kendi amacı doğrultusunda kullanmış oluyor.

Kendi müstakil eylem planlarını oluşturamadıkları, kendi amaç ve hedeflerini belirleyemedikleri için, belirlenmiş başka bir oyun planının içinde hareket etmek durumunda kalıyorlar. Bu ise ne demokratik açıdan sürdürülebilirdir, ne de hukuki açıdan…

“PKK olmazsa ayakta kalamayız” diye düşünenler büyük bir yanılgı içindedirler, gerçekte PKK olduğu sürece ayakta kalamazlar.

Buna hukuk da izin vermez, sivil siyasetin güçlenmesini istemeyen PKK da…

DTP'nin siyasi amaçları için sorunu kaşıması, adeta sivilleşme sürecini provoke etmesi tehlikeli bir hal almaktadır. DTP bu tehlikeli gidişe, gerilimi tırmandırma politikasına son vermelidir. Demokrasiden uzaklaşarak demokratik mücadele verildiği nasıl iddia edilemezse, şiddeti tırmandırarak “şiddete son verilsin” çağrısı yapmak da anlamlı değildir…



Bu haber 427 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,153 µs