'Türban İncil'in emri!'

23 Ekim 2008 11:18 tsi
Katıldığı bir televizyon programında Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararına ilişkin ilginç değrelendirmelerde bulunan Yekta Güngör Özden'in bu açıklaması şaşkınlık yarattı.

Anayasa Mahkemesi eski Başkanlarından Yekta Güngör Özden, Anayasa Mahkemesi'nin, gerekçeli kararına ilişkin değerlendirmelerinde başörtüsüne hakeret etti ve başörtüsünün İslam'da bulunmadığını, İncil'de yazılı olduğunu iddia etti. Özden'in hedefinde AK Parti de vardı.

"Mahkeme kararlarınının özellikle AYM kararlarının bağlayıcılığı ilkesi düşünülürse, biraz daha dikkatli yazmak gerektiğini belirtiyorum. Anayasayı çiğnemeye yönelik çabalar olarak dillendirilseydi daha doğru olurdu."

Sacit Adalı ve Haşim Kılıç'ın karşı oy gerekçesi:

"Aynı konuda bilinen görüşleridir. Yapılması istenen değişikliğin amacını, sıkma baş kadın ve kızların eylemlerini ve amaçlarını bilmiyor gibi yazılar yazıyorlar. Mahkemenin kendi görüşü ve karşı oylar bir bütün olarak görüyorum. Sacit Adalı ve Kılıç'ın aynı konulardaki görüşleri değişmiyor. Yeni sözcükler kullanmışlar. Kendilerinin aynı kelimeleri ayıraç içine almaları bildiğimiz görüşler. Çoğunluğun görüşü ortaya konulduğuna göre, bu görüşlerin azınlık kalmasını değerlendirmemiz gerekmiyor."

Başka anayasa değişiklikleri:

"AYM'nin 1971 ve 1989 kararları AİHM tarafından da doğrulandı. Anayasa değişikliğinin gerekçesinde sıkmabaşın yaygınlaştırılması çabaları nedeniyle bir zorlama oluyor. Böyle bir amaç için anayasanın temel kuralı sayılan ilkeleri değiştirme çabasının bir zorlama olduğunu düşünmek yerindedir."

Tepkilere ilişkin görüşü:

"AKP'nin laiklik karşıtı olayların odağı olduğu gerçeği ortadayken, inanç sömürüsüne ilişkin çabalar ortadayken, değiştirilmesi önlenemez ilkelerin değiştirilmesinin yolunu açacak bir düzenleme yapmaya kalkarsanız AYM bunu geri çevirebilir. Bunu saygıyla karşılamak durumundayız. Siyasiler yansızlıkla bu değerleri korumak durumundayız."

Başörtülülerin sayısında artış:

"Anayasal düzeni korumakla sorumlu organlar önlemlerini alacaklardır. Benim anmem de teyzem de kullanıyordu. Geleneksel örtü var. İnanç sömürüsü yoluyla kadınlarımızı kızlarımızı çuval biçiminde çarşafa sokma çabası var. Üniversitelerde bu isimler belli. Her yerde bu iktidarın anlamsız hoşgörüsü bu tehlikenin arttığını gösteriyor. Demokrasi bir ölçüdür. Askeri okullarda neden başörtüsü kullanılamıyor bunlara uyuluyorda, üniversitelerde bir eşitlik ve disiplin öğretiliyor. İncil'de olduğu söylenen örtünün kullanılması çabaları bu. Mahalle baskısı, ağabey baskısıdır bu."

habervaktim

Bu haber 634 defa okundu.