Krizde paranızı nasıl değerlendireceksiniz?

22 Ekim 2008 10:33 tsi
Para piyasalarındaki belirsizlik devam ediyor. Küçük yatırımcının aklındaysa aynı soru var: Paramı nasıl değerlendiririm? Para dergisi bu haftaki kapak haberinde bu sorunun yanıtını aramış.

Dergi habere, "Bu seviyelerden dolar almak karlı mı" sorusuyla başlamış. İşte haberin ayrıntıları...

Doların YTL karşısında değerlenmeye devam edeceğine yönelik beklenti sürse de uzmanlar bu seviyelerden yatırım için döviz alımı önermiyor. Çünkü kurların ne kadar yükseleceği ya da yükseldiği seviyelerde ne kadar kalacağı konusunda bilinmeyenler oldukça fazla. Bazı bankacılara göre, kurlardaki yükseliş Türkiye'ye fon akışını artırabilir. Bazılarıysa dolar kuru için 1.50 YTL seviyesinin önemli bir psikolojik direnç olduğunu düşünüyor. Bu direncin aşılması halinde dolar kuru 1.5450 seviyesine kadar yükselişini sürdürebilir. Aşağıda ise 1.45 YTL önemli destek konumuna gelmiş durumda. Yani 1.45 YTL desteği kırılmadan düşüşlerin sınırlı kalacağı belirtiliyor.

KİMLER DOLAR ALMALI?

Bu seviyelerden yatırım için döviz alımı önermeyen uzmanlar, "İleriki dönemde ihtiyacı olanların almasında da fayda var" demekten geri kalmıyorlar. Yani dolar borcu olanlara bu seviyelerden döviz almaları öneriliyor.

ALTIN BİN 500 DOLARA ÇIKAR MI?

Bu süreçte gözler kriz dönemlerinin güvenli limanı olarak görülen altına çevrildi. Gerçi geçen hafta altının onsu 872 dolardan 799 dolara geriledi. Ancak Merrill Lynch analistlerine göre, mali sektörü kurtarmak için yapılan küresel planlar enflasyon baskılarını artırdığından altının onsu bin 500 doları görebilir.

"Devam eden mali iflastan kurtarmanın istenmeyen sonucu emtia piyasalarına enflasyon baskılarını geri getirmek olacak" diyen analistler, altının bu fiyata ne zaman ulaşacağı konusunda tahmin vermektense kaçınıyor. Uzmanlar, kısa vadede 793 dolar seviyelerinden altın alımı öneriyor. 813 dolarda ise satış öneriliyor. Altında 791 dolar destek, 811 dolarsa direnç olarak önemli seviyeler.

PARAYI NASIL DEĞERLENDİRMELİ?

Uzmanlara göre, bu süreçte kazançtan çok paranın korunması önemli. Garantili kazanç için en mantıklısı ise kısa vadeli mevduat yapmak. Çünkü mevduat her ay sonu yeniden değerlendirme yapma fırsatı sunuyor.

Bonoya yatırım yapanlar içinse 3 ile 6 aylık kağıtlar öneriliyor.

Bu arada bankalarda mevduatlar bölünmeye başladı. Her ne kadar bankacılar bu konuda herhangi bir açıklama yapmasalar da tubelerdeki hareketlerin dikkat çekici boyutlarda olduğu söyleniyor. Hesapların mevduat garantesi nedeniyle 50 bin YTL'lik dilimler halinde bankalar arasında dağıtıldığı iddia ediliyor.

Bir bölüm borsacı, portföylerde hisse senedi miktarını yüzde 10 seviyelerine kadar çekerken, bir bölümü seçici olmak kaydıyla bu oranın yüzde 50'lere kadar çıkabileceğini kaydediyor. Borsacılar, İMKB'deki mevcut trendin ekim ayının sonuna kadar azalarak devam etmesini bekliyor. Kasım ayında ABD'de başkanlık seçimlerinden sonra piyasalarda ilk etapta istikrarın geri geleceği, sonrasında ise bir miktar toparlanma süreci yaşanacağı düşünülüyor.Endeksin görebileceği dip seviye konusunda da tartışmalar sürüyor. Küresel krizin etkilerinin önümüzdeki aylarda da kendini göstereceğini söyleyen Eti Menkul Kıymetler Araştırma Müdürü Adem Özen'e göre, endeksin görebileceği dip seviye 21-23 bin aralığı.

sabah

Bu haber 537 defa okundu.