En Sıcak Konular

Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararı tartışmalı

22 Ekim 2008 09:48 tsi
Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararı tartışmalı Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsünü serbest bırakmama gerekçeleri tamamen vehimlere dayandırıldı.

Anayasa Mahkemesi, üniversitelerde eğitim özgürlüğünü genişleten anayasa değişikliğine ilişkin iptal kararının gerekçesini bugün resmi gazete yayımadı.

Anayasa'nın 148. maddesinde anayasa değişikliklerinin şekil şartı dışında esas denetiminin yapılamayacağı hükmünü yok sayan Yüksek Mahkeme, hem Meclis'in yetkisini sınırlandırdı hem de gerekçe olarak somut hiç bir neden ortaya koyamadı.

BAŞKAN: MAHKEME YETKİSİNİ AŞTI

Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karara muhalif kalan Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç ile üye Sacit Adalı, üyelerin kendilerinde olmayan bir yetkiyi kullandığının altını çizdi.

Başkan Kılıç, karşı oy yazısında, iptali vahim bir hata olarak değerlendirirken, bu karar ile siyasi işleyişin yargı vesayetine bağlanarak ciddi bir sorun meydana getirildiğini vurguladı. Sacit Adalı da iptal kararını, "fevkalade zorlama bir yorum" olarak nitelendirdi. Adalı, "Artık hiçbir Anayasa değişikliği yapılamayacak, teklif edilemeyecek, akla dahi getirilmeyecektir." dedi.

TBMM'DEN REKOR OYLA GEÇMİŞTİ

Mahkeme, Meclis'ten 411 oyla geçen Anayasa değişikliğini "hukuken geçersiz" sayarken, Meclis'in yasama yetkisinin sınırlı olduğunu, sayısal gücüyle her yasayı çıkaramayacağını öne sürdü. Karardan yaklaşık 6 ay sonra yayınlanan gerekçede, kıyafet serbestisinin başta laiklik ilkesi olmak üzere, Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen Cumhuriyet'in temel nitelikleri ile bağdaşmadığı savunuldu ve şöyle denildi: "Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerini değiştiren hükümlerinin Cumhuriyet'in Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen niteliklerini değiştirdiğine karar vermesi halinde bu hükümleri Anayasa'nın 4. maddesindeki değiştirme yasağına aykırılık nedeniyle iptal edebilir." Gerekçeli kararda, üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılmasının, farklı yaşam tercihlerine, siyasal görüşlere veya inançlara sahip insanlar üzerinde baskı aracına dönüşmesi ihtimalinin de bulunduğu iddia edildi. Bu konuda şu ilginç yorum yapıldı: "Böylesi sınırsız ve koşulsuz bir kıyafet serbestisinin toplumsal huzuru ve ulusal dayanışmayı zedelemesi hatta giderek ortadan kaldırması kaçınılmazdır. Çünkü dinî örtünme amaçlı kıyafetlerin giyilmesinin sınırsız, koşulsuz serbest bırakılması halinde, bu tür kıyafetlerin giyilmesi, kamu yönetiminde ve toplumsal yaşamda ayırımcılığı davet edebilecek, bu tür kıyafetleri giyenlerin giymemeyi tercih edenlere yönelik bir etkileme, baskı, dayatma ve tehdit unsuru haline gelebilecek, örtünen - örtünmeyen, inançlı - inançsız, Müslüman olan - olmayan şeklinde din eksenli ayrışmalar, kutuplaşmalar ve bunlara bağlı olarak kamu düzenini ve huzurunu tehdit edecek gerginlikler ve çatışmalar ortaya çıkabilecektir. Bu olasılığın ortaya çıkması durumunda taşınan dinsel simgenin başkalarının üzerinde yaratacağı baskı ve olası eğitim aksamaları ile kamu düzeninin bozulması karşısında, üniversite yönetimlerinin ve kamu kurumlarının müdahalesine olanak verilmemesi, herkesin eşit şekilde eğitim hakkından yararlanmasını engelleyebilecektir."

KILIÇ'IN YORUMU: KARAR ÖZGÜRLÜĞE TERS

Üniversiteler kışla değil Toplumsal yaşamda geçerli olmayan kılık kıyafet düzenleme gerekliliğini üniversitelere dayatmak, hem üniversitelerin bu olağan işlevine, hem de Anayasa'da öngörülen akademik, bilimsel, düşüncel, kolektif ve diğer entelektüel özgürlükler manzumesine ters düşmektedir. Üniversiteler kışla değildir. Ders disiplini, reşit öğrencilerin uniform bir davranış, düşünüş ve inanç modeline sokulmasının gerekçesi olamaz. Üniversitelerde düzenleme yetkisinin tek meşru gerekçesi, eğitimin üniversite gereklerine uygun olarak yürütülmesi olmalıdır.

SACİT ADALI'NIN YORUMU

Sacit Adalı, mahkemenin böyle bir kararı vermesine yetkisinin olmadığı şu şekilde ifade etti.

"Şekil bakımından denetleme esasa girmemeyi öngörmesine karşın, Anayasa
değişikliğinin gerçekte neyi amaçladığının ortaya çıkartılması kaçınılmaz olarak esas
denetimine girme mânâsına gelmektedir. Anayasa normunun anlam ve kapsamı da,
Anayasa'ya uygun yorumla ulaşılan sonucun doğuracağı esastan iptal yahut uygun bulunma
neticesi de birer esas denetim parametreleridir. Bu itibarla, normun muhtevası
hakkında bağlayıcı kararla ulaşılması, heyetin çoğunluğunun şekil yönünden değil esasa
girerek karar verdiğini gösterir ki, bu, yetkisi dışında görünmektedir. Çünkü 10. ve 42.
maddelerinde yapılan değişikliklerin salt biçim yönünden incelenmesi hâlinde, basitçe,
ortada 148. maddenin şartlarına aykırılık bulunmadığı belirtilerek dosyadan el çekilmesi
gerekecekti. Halbûki, şeklî aykırılık tartışmaları aşılmış, yapılan düzenlemenin 2. maddeyi
dolanarak veya dolaylı olarak değiştirdiği yorumlarına girmekle normun bizzat ve
kaçınılmaz tarzda esastan incelenmesine geçilmiş olmaktadır."

Adalı gerekçesinde "Bir türlü gelmeyen, ama devamlı tekrarlayarak, üsteleyerek, taze tutularak hemen geleceği vehmedilen mücerret ve mevhum bir tehlike uğruna müşahhas bir eğitim hakkının gasbına göz yumulmaktadır. Devamlı şekilde niyetleri sezmeye çalışmak, varsayımları ve olasılıkları bahane etmek problemi çözümsüzleştirmektedir. Hukuk devletinde işlemler, vehimler, tahminler veya kehanetler üzerine değil Anayasa ve yasalara uygun somut gerçeklikler üzerine bina edilir." dedi. 

Dünya Bülteni

GEREKÇELİ KARARIN TAMAMINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ



Bu haber 272 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,058 µs