Madem ki zenginim! Silahımı çekerim!

0 0 0000 00:00 tsi
Çevre Bakanı Pepe, "Acarkent'e giden Orman müdürlüğü ekipleri silahla karşılandı" dedi. Yeni zengin tarifi artık şu: Madem ki zenginim, silahımı çekerim, ormancıyı korkutur, jandarmayı geriletirim!

Vatan Gazetesi yazarı Necati Doğru'nun yazısı:

Madem ki zenginim! Silahımı da çekerim!

Akıllı kimdir? Herkesten öğrenen. Kuvvetli kimdir? Hırslarını yenen. Zengin kimdir? Halinden memnun olan. Bu tarif değişti.

Yeni zengin tarifi şu oldu:

Madem ki zenginim.

Silahımı da çekerim.

Ormancıyı korkuturum.

Jandarmayı geriletirim.

Jandarma komutanını sindiririm. Polisi yıldırırım. Polis müdürünü sünepeleştirir, valiyi göremez-duymaz- dokunamaz yaparım. Kaymakamı olduğu yere mıhlarım. Orman bakanı bile olsan senin gücün benim zenginliğime sökmez, senin bakanlığın benim param karşısında kestiğim ormandaki en zayıf ağaç bile etmez.

Yapılan budur.

Ne eksik ne fazla.

İstanbul Beykoz sırtlarında, Boğaz’ın arka görünüm bölgesinde milyonlarca dönüm orman arazisinin ağaçlarını kese biçe genişleterek; diş geçirebildiği belediye başkanlarını, valileri, kaymakamları, orman idaresi bürokratını, orman bakanını, jandarma komutanını geriletip sindirerek, diş geçiremediği belediye başkanlarının direnmelerini de “zaman aşımına” uğratarak var olmuş bir yapı, devletin memurunu silahla tehdit ediyor. Orman Bakanı’na bir bakıma “Hadi ordan fazla konuşma...” diye dayılanma tavrını koyabiliyor.

Ve karşılık bulmuyor.

Orman Bakanı, polisi, jandarmayı, orduyu toplayıp orman arazisini tırtıklayarak üstüne 300-400 bin dolardan başlayıp 1 milyon dolara, 2 milyon dolara kadar çıkan villalar yapıp satmayı planlayan bu zengin gücün üstüne gidemiyor.

Onu dertop edemiyor.

Silahlı adamlarıyla...

Kabadayılarıyla...

Beslemeleriyle...

Yemlemeleriyle...

Tetikçileriyle...

Aracı, iş bitiricileriyle...

Yakalarına yapışıp, adaletin sillesini, bu arsızlığın suratına indiremiyor. Orman Bakanı Osman Pepe, Türkiye Büyük Millet Meclisi’inde açıkladı ki; İstanbul Beykoz sırtlarında Acarlar adlı “villa-lüks konut yapıp-satıcı şirketin adamları” yeni bir lüks konut projesi başlatmak için orman arazisini de çevirmeye başlamış. Orman Bakanı da ormanı koruma memurlarını gönderip, “Bu yağmanın-işgalin-küstahlığın” durdurulmasını istemiş. Fakat Acarlar, silah çekip orman memurlarını korkutmuş.

Sonra!

Sonrası daha acı!

Hiçbir şey olmamış.

Silah çeken çektiğiyle kalmış, silah çekilen sinmiş, korkmuş, sünepeleşip susmuş. Ne polis, ne jandarma, ne ordu, ne savcı, ne mahkeme, ne adalet bu adamlara diş geçirebiliyor.

Madem ki zenginim!

Silahımı da çekerim!

Diyorlar.

Bir önerim var.

Orman Bakanı şunu yapsın:

Orman memuruna silah çekerek hem polisi hem jandarmayı hem valiyi hem kaymakamı hem bakanı susturan, bakanı Meclis’te “Acarlar’ın adamları memurumuzu silahla tehdit etti” diye garibanizm konuşması yaptıracak düzeye indirebilen Acarlar’ı Papa’ya şikâyet etsin.

Hazır Papa geliyor.

Papa’ya söylesin.

Belki yüce Papa Hazretleri 16. Benedict; “Ormanı gaspeden ve orman memuruna silah çeken Acarlar, belalarını İsa Efendimiz’den bulsun” diye beddua eder.

Derdimize bir çare üretir!

Bu haber 240 defa okundu.