'batık' ülke İzlanda! | " /> 'batık' ülke İzlanda! | "/>

En Sıcak Konular

İşte 'batık' ülke İzlanda!

17 Ekim 2008 10:11 tsi
İşte 'batık' ülke İzlanda! Krizin iflasın eşiğine getirdiği İzlanda'da halk şaşkın vaziyette; yarının onlara ne getireceğini bilemiyorlar. Dükkânlarda yaprak kıpırdamıyor..

İzlanda... Türkiye'den binlerce kilometre uzaklıkta, haritada bile bulmakta zorlandığımız, sadece 350 bin kişinin yaşadığı bir buzlar ülkesi... Geçtiğimiz yıla kadar Birleşmiş Milletler'in "en gelişmiş ülke" seçtiği, ortalama insan ömrünün 81'i bulduğu, yıllık geliri 14 milyar Euro olan, işsizlik oranının yüzde 2'yi bile geçmediği İzlanda, kimileri için gerçek bir "rüya" ülkesiydi. Artık o rüya bir kâbusa dönüşüyor. Ekonomi uzmanları ne söylerse söylesin asıl gerçek halkın artık neredeyse alışverişe çıkmadığı, akşamlarını evde geçirdiği, "lüks" sayılan taksiye adım atmadığı ve yarınından endişeli olduğu... Daha bir hafta öncesine kadar rahat bir hayat süren, şoförlük yaparak "iyi kazanan" Sigga Brynja (20), "Önümü göremiyorum" diyor... "Bir demir fabrikasında şoförüm. Haftada 4-5 gün çalışıyordum. Şimdiyse her gün sabah 7'den akşam 7'ye kadar burada ter döküyorum" diyor endişeli gözlerle. Genç İzlandalı'nın en büyük derdi ise artan kirasını ve otomobil kredisini nasıl ödeyeceği.

GÖÇMEN İŞÇİLER DÖNÜYOR
Sigga'yla birlikte çalışan Polonyalı işçilerse evlerine, ülkelerine döneceklerini anlatıyor kaygılı gözlerle. İzlanda, Polonya'nın AB üyesi olmasının ardından bu ülkeden çok fazla göç almış. Yaklaşık 30 bin Polonyalı lokantalarda veya fabrikalarda çalışıyor. Ancak ailelerine "değerli kuron" göndermeyi hayal eden bu gurbetçiler, hiç hesaba katmadıkları bir krizle karşı karşı kaldı. Evli olan Christian (26), Reykjavik'e 1.5 yıl önce geldiğini, ancak kriz yüzünden iki ay sonra tamamen döneceğini anlatıyor. 22 yaşındaki Matthew ise artık evine para gönderemediğini söylüyor: "Tüm yaşam şartlarımızı kıstık. Dışarı çıkmıyoruz, evdeki interneti kestirdik. Sürekli evde oturuyoruz. Burada kalmanın bizim için artık bir anlamı kalmadı..." Demir fabrikasının hemen arkasında ülkenin ekonomisini kalkındıran balıkçılara ait gemiler, tonlarca balık ve dev bir liman var. Balık halinde çalışanlar yanlarına yaklaştığımda, "Gazeteci olduğunuzu anladık. Bizim bu ülkeyi ayakta tutan temel olduğumuzu yazın" diyor. Bu söz aslında oldukça gerçek. İzlanda'nın finans, inşaat, endüstrinin ardından en büyük gelir kaynağı yüzde 4.4 ile balıkçılık sektörü.

HALK TEPEDEKİLERİ SUÇLUYOR
Halin ilerisindeki balık lokantası sahibi Magnusson ise bu krizle ilgili en çok "tepedeki 15'' kişiyi suçluyor. Lokantasını 1.5 yıl önce çok büyük umutlarla açtığını anlatırken öfkeleniyor: "Dolar o zaman düşüktü. İnsanlar araba aldı, yazlık ev; sonra bir de kışlık ev aldı. İşlerin tersine gidebileceği aklımıza bile gelmedi. Çok sıkıntılı zamanlar geliyor." İzlanda'da bir sonraki "hasta"nın kim olacağı belli değil. Yakın gelecekte krize güvenilir çözüm bulunmazsa, geleceğe güvensizlik nedeniyle psikolojik sorunlar yaşanacağına kesin gözüyle bakılıyor. Bu da "rüyaların buzlu ülkesi" İzlanda'nın gözdelik sıralamasında alt sıralara düşmesi anlamına geliyor...

GENÇLER ŞAŞKIN
Barın önünde sigara içen İzlandalı genç kız fotoğrafçılık okuyor. Artık alışveriş yapmıyorlar. Onun gibi yolda rastladığımız liseliler artık evden çıkmadığını ve oturup film izlediğini anlatıyor. Paraları kuronu gösterip "Artık çok değersiz" diyorlar.

PARA ÇEKEN YOK...
El konulan bankalar Landsbanki, Kaupthing ve Glitnir, yaklaşık 10 yıl önce yasaların "hafifleştirilmesinin" ardından yurtdışından büyük borçlar alarak başka alanlara kaydı. Glitnir'in önünde dakikalarca bekledim, kimse yoktu.

"BANKANIZ ÖNEMSEMİYOR"
Satıcının adı Maria... Elinde tuttuğu tişörtün üstündeki slogan ekonomik krizi çok güzel özetliyor: "Bankanız artık sizi önemsemiyor." Maria, bu tişörtten 100 adet ısmarladıklarını ve yüzde 90'ını iki haftada sattıklarını söylüyor.

ÇAMAŞIR BİLE SATILMIYOR
Uzmanlar ne söylerse söylesin asıl gerçek halkın artık neredeyse alışverişe çıkmadığı, akşamlarını evde geçirdiği, "lüks" sayılan taksiye adım atmadığı ve yarınından endişeli olduğu... İç çamaşırı satan mağazalarda bile yaprak kıpırdamıyor.

Başbakan umutlu: Krizden çıkacağız

Tarihinin en büyük ekonomik kriziyle karşı karşı olan İzlanda'nın başbakanı Geir Haarde, iyimser olduğunu söyledi. Haarde, başkent Reykjavik'te SABAH'ın sorularını yanıtladı.

* Geçtiğimiz hafta iflas açıklayabileceğinizi söylemiştiniz. Durum hâlâ o kadar kötü mü? Yoksa bir çözüme daha yakın mısınız? -Toparlanmamız biraz zaman alacak. İzlanda olarak çok sağlam bir temele sahibiz. Güçlü bir enerji alanımız var; hidrotermal ve jeotermal bakımlardan çok güçlüyüz. Ayrıca balıkçılık kaynaklarımız dünyada en önlerde geliyor. Genç ve eğitimli çalışan sınıfımız var. Turizmimiz her geçen gün büyüyor.

* İzlanda hükümeti olarak ne yapmalısınız bu krizden çıkmak için? - Öncelikle yapmamız gereken bankacılık sisteminin çalışmasını sağlamak. Her bir sorunu teker teker ele alıyoruz. Tabii ki ortalığı temizlemek biraz zaman alacak. Ama gelecek konusunda çok iyimserim. Umutla bakıyorum.

* Siz iyimsersiniz ancak sokaktaki insan çok kaygılı. 5 yıl önce değişen bankacılık sistemini sorguluyor ve suçluyorlar. İzlanda halkı, bulacağınız çözümle ileride yeniden böyle bir yıkımla karşılaşacak mı? - Böyle bir durum asla geri gelmeyecek. Bu krizin tek ve gerçek kurbanları bankalar oldu; özelleştirme değil. İzlanda'nın sistemi çok farklı etkilendi. Bizde 3 büyük banka var. Ama onlara sadece banka deyip geçemeyiz. İzlanda ekonomisinin tüm bankacılık sistemini onlar oluşturuyor. Diğer bir deyişle, onların yaşadığı sorunlar doğrudan ekonominin bir sorunu haline dönüşüyor. Burası ekonomik sorunlar yaşayan diğer ülkelerden çok farklı bir ülke. Ancak bu krizden mutlaka en az hasarla çıkacağız.

sabah



Bu haber 501 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,815 µs