'Suikastı bildiren ilk kişiyim'

13 Ekim 2008 21:48 tsi
14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün devam eden Hrant Dink suikasti soruşturmasında önemli bilgilere ulaşıldı. Meğer Dink'in öldürüleceğini sağır sultan bile biliyormuş...

Hrant Dink cinayetiyle ilgili duruşmada dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nde görevli amirlerinden Ercan Demir tanık olarak dinlendi. Demir, cinayet yapılacağıyla ilgili bilgiyi ilk kendilerinin ortaya çıkardıklarını belirtti.
Beşiktaş'taki İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tanık olarak dinlenen emniyet amiri Ercan Demir, Erhan Tuncel'in kendi döneminde, polis memuru Muhittin Zenit'in önerisiyle yardımcı istihbarat elemanı olarak kullanılmaya başlandığını söyledi. Dink cinayetine ilişkin veriler somutlaşınca Tuncel'le yapılan görüşmelere üç kez katıldığını kaydeden Demir, "Erhan Tuncel, ben Trabzon emniyet müdürlüğünde görevliyken yardımcı istihbarat elemanı olarak görev alan kişidir. Kendisiyle birebir görüşmelerim yoktur. Onun görüşmeleri sırasında arada konuşmuşluğum olmuştur" diye konuştu.

"SUİKASTİ İLK HABER VEREN KİŞİ BİZİZ"
Tuncel, bunun üzerine, "Kendisi benim olduğum dönemde görüşmelere emniyet amiri olarak katılıyordu. Bazen denetime geliyordu. Yanında Hrant Dink mevzusunun konuşulup konuşulmadığını anlatsın" dedi. Amir Demir ise, "Biz bunu İstanbul emniyetine bildirdik. Bu konuyu ilk haber veren kişi biziz. Bu süreçle ilgili, bu konu bize intikal ettikten sonra kendisine bunun önüne geçilmesi için telkinimiz olmuştur. Buradakiler ne düşünüyor bilmiyorum ama biz bu konunun ilk ortaya çıkmasını sağlayan kişiyiz. O kadar tedbir alınıp da olumsuzlukla biten başka konu yok mu? Birçok bürokratımızın ve siyasetçimizin başına o kadar olay geldi. Bu konuda elimizden geleni yaptığımızı düşünüyorum. Erhan Tuncel'e engel olması için elinden geleni yapmasını istedik. Böyle bir olayın ülkemize, bölgemize katkısı yoktur. Merhumun ailesine de taziyelerimi sunuyorum" diye cevap verdi.
Tuncel'in emniyetle ilişkisinin kesildiğinden haberi olduğunu söyleyen Demir, "Her zaman bu durumu şahsa bildirmeyiz. Belli bir dönemde soğutma olunabilir. Sürece göre değişir. Süreç gereği okuluna devam et de diyebiliriz. Efendi efendi git memleketine de demişizdir. Bu sürecin doğal sonucudur" diye konuştu.

Demir, Tuncel'in Mayıs 2006'dan itibaren yanlış ve eksik bilgiler aktardığı için ilişkilerin 'soğumaya' bırakıldığını, görevinin de Kasım 2006'da bitirildiğini anlattı. Demir, Erhan Tuncel'in, "Yardımcı istihbarat elemanlarına, görevinin sonlandırıldığını bildirilir mi?" şeklindeki sorusunu cevapsız bıraktı. Tuncel, bunun üzerine Demir'e sitem ederek, "Demir bana bir görüşmemizde, 'Biz dostun attığı gülden yaralandık' demiştiniz. Bu sözü hatırlatıyorum" dedi.

Tuncel'in ilişkisi kesildikten sonra yerine eleman alınıp alınmadığı sorusuna Demir, yardımcı eleman bulma sürecinin uzun sürdüğünü ve o dönemde Tuncel'den sonra yeni eleman bulunmadığını söyledi.

Katil zanlısı Ogün Samast'ın avukatı Levent Yıldırım ise cinayet öncesi süreçte dinlemelerde Samast'ın isminin geçip geçmediğini sordu. Demir, "Ogün Samast'ın ismi hiçbir aşamada geçmedi. Olaydan sonra Samast'ın babasının gelip basında fotoğrafı yayınlanan şahsın oğlu olduğunu söyleyene kadar ismi geçmedi." dedi.

 TANIK OLARAK DİNLENEN EMNİYET MÜDÜRÜ: "DİNK'İN ÖLDÜRÜLECEĞİ ÖNEMLİ İSTİHBARAT, GEREKENİ YAPTIK"

2004-2006 yılları arasında Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapan Engin Dinç de duruşmada tanık olarak dinlendi. Cinayetten yaklaşık 6- 7 ay önce Afyonkarahisar'a tayin olduğunu belirten Dinç, "Bir muhbirden gelen istihbaratın önemli olup olmadığı kişiye göre değişir, bana önemli gelen başkasına önemli gelmeyebilir. Hrant Dink'in öldürüleceği önemli bir istihbarattır, önemli görmeseydik zaten gerekli yerlere yazmazdık." dedi.

Müdahil avukatların cinayetin işleneceğinin konuşulduğu, Dink'in resimlerinin elden ele dolaştığını söylemesi üzerine Dinç,"Yüzde yüz her şeyi bilemeyebiliriz. Öyle olsaydı 11 Eylül olayları, İstanbul patlamaları yaşanmazdı. Biz grubun içine girdik. Elimizden geleni yaptık." diye konuştu.

Hrant Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbaratı ciddi buldukları için paylaştıklarını anlatan Dinç, somut delil yokken bir şey yapılamadığını ifade etti. Cinayet planı yapıldığını öğrendiklerinde olaya müdahil olduklarını belirten Dinç, şahısların takibini artırdıklarını, şahısların yüksek bir yapıyla organik bağını ise tespit edemediklerini kaydetti.

Hayal slogan attı

Bu haber 638 defa okundu.