Cumhurbaşkanlığı, yeniden!

0 0 0000 00:00 tsi
Mayıs ayı yaklaştıkça gerilim yeniden gündeme geliyor. Bundan sonraki dönemde nisan ayına kadar şiddetli bir Çankaya tartışmasının içine gireceğiz. Yalnız bu kez tartışmayı sürdüren Baykal değil. Mumcu ve Ağar.

Aylar önce Cumhurbaşkanlığı tartışmasını CHP lideri Baykal başlatmıştı. Baykal, Çankaya gibi önemli bir makama oturacak kişinin bu meclis tarafından seçilmesine karşı çıkmıştı. Hesabı basitti. Toplumun %30’unu temsil eden bir iktidar partisinin seçeceği Cumhurbaşkanı, toplumun bütününü kucaklamayacak. İşte bu yüzden erken seçime gidilmeli ve Cumhurbaşkanı yen oluşacak meclis tarafından seçilmeli.

Ancak erken seçim ufukta gözükmüyor. En azından seçimlerin 4 Kasım 2007’de, Mayıs’taki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 6 ay sonra yapılacağını biliyoruz. Kimileri için vakit geçmiş değil. hala nisan ayında yapılacak bir erken seçimi umanlar var ancak Başbakan Erdoğan’ın bugün de dile getirdiği gibi hükümet bu meclise Cumhurbaşkanını seçtirmekte kararlı. 

Başbakan’ın bu kararlılığı elbette Cumhurbaşkanlığı ile ilgili tartışmaları dindirmiyor. Hatta önümüzdeki dönemde tartışmanın daha da alevleneceği, riskli bir kutuplaşmanın yaşanacağı kesin. Üstelik bu kez tartışmayı sürdüren Baykal değil. Anap Genel Başkanı Mumcu ve DYP lideri Ağar, Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi gerektiğini telaffuz etmeye başladı. 

Mumcu: Cumhurbaşkanını halka seçtirelim

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ”Biz ülkeyi krizle korkutmak yerine çözümle müjdelemeyi tercih ederiz. Korkutmak yerine çözümü söylüyoruz. Gelin Anayasa'yı değiştirelim ve Cumhurbaşkanını halka seçtirelim” dedi.

Mumcu, bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili açıklamalarını sorması üzerine, şunları ifade etti:
“CHP ve lideri Baykal, Türkiye'nin gerçeklerinden çok uzaklaşmış durumda. Bütün meseleyi, Cumhurbaşkanlığından ve laiklikten ibaret sanıyorlar. Türkiye'de milyonlarca insanın açlık ve sefaletle karşı karşıya kaldığını, Türk ekonomisinin borç batağı içinde, ülkenin siyasi iradesinin de bir bağımlılık tuzağına düşecek kadar felakete sürüklendiğini görmezden gelmektedirler. 'O olsun, bu olsun, kılığı şu olsun, karısının saçı böyle olsun, kendisinin gözü böyle olsun' gibi tartışmalar, saçma tartışmalardır. Doğrusu, Anayasa'yı değiştirip sandığı milletin önüne getirip Cumhurbaşkanını iki turlu seçimle halka seçtirmektir. Adının içinde halk olan bir partinin halk gitmekten bu kadar korkuyor olması şaşırtıcıdır.”

Bir gazetecinin, “Baykal, Erdoğan'ın bu konudaki ısrarından vazgeçmezse kriz olacağından bahsetti. Sizin düşünceniz de bu yönde mi?” sorusu üzerine Mumcu, “Sayın Baykal'ın temsil ettiği siyasi anlayış, ima ettiği krizler konusunda son derece deneyimlidir. Bence kendisine sorun. Belki kendisi ayrıntıları anlatır. Biz ülkeyi krizle korkutmak yerine çözümle müjdelemeyi tercih ederiz. Korkutmak yerine çözümü söylüyoruz. Gelin Anayasa'yı değiştirelim ve Cumhurbaşkanını halka seçtirelim” dedi. DYP lideri Ağar da dün aynı isteği yineledi.

iyibilgi.com

Bu haber 353 defa okundu.